İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/01/2021 NUMARASI : 2020/513 ESAS, 2021/11KARAR DAVA KONUSU : Emekli maaş haczinin kaldırılması KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı dava dilekçesinde özetle; yaşadığı ekonomik zorluklar nedeniyle davalıdan borç para istemek zorunda kaldığını, davalının borcu hakkında bir icra takibi açarak emekli maaşına haciz konulmasına muvafakat etmesi halinde verebileceğini söylediğini, davacının bu durumda mecbur kalarak hakkında açılan Karşıyaka 3. İcra Müdürlüğü'nün 2020/3331 E sayılı takip dosyasında emekli maaşı üzerine 2.000,00 TL kesinti yapılmasını kabul etmek zorunda kaldığını, bu muvafakati borç para bulabilmek için baskı altında verdiğini, emekli maaşı olmadan geçinmesinin mümkün olmadığını, emekli maaşına konulan haczin şikayet yolu ile kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
taahhütte bulunmadığını, tüm bu sebeplerden dolayı maaşın üzerindeki blokenin kaldırılması ile yapılan kesintinin geri iade edilmesini, yargılama gideri ile avukatlık ücretinin davalı banka üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir....
ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması davasında verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile düzelterek yeniden esas hakkında verdiği kararın, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, kesin olmak üzere 12/11/2020 tarihinde...
nın 82/9 maddesi gereğince ordu ve zabıta hizmetlerinde malul olanlara bağlanan emekli maaşlarının haczedilemeyeceğini belirterek şikayetin kabulü ile 12/01/2021 tarihli kararın kaldırılarak gazilik maaşı üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17/11/2015 tarih ve 2014/1072-2015/737 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, SSK emeklisi olan müvekkilinin emekli maaşının davalı bankanın Ostim Şubesi nezdindeki hesaba yattığını, 2010 yılı başından itibaren davalı bankanın müvekkilinin emekli maaşından kesinti yaptığını, İcra İflas Kanunu gereğince emekli maaşlarına haciz konulamayacağını, bloke ve kesinti yapılamayacağını belirterek davalı bankaca haksız olarak yapılan kesinti tutarı 4.264,96 TL, bloke tutarı olan 5.424,27 TL ve ıslah ile dava açıldıktan sonra davalı bankaca kesilen 1.736 TL olmak üzere toplam 11.425,23 TL'nin kesinti tarihlerinden itibaren yasal...
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava dilekçesi ile ileri sürülen hususları tekrarla, takibin kesinleşmesinden önce verilen muvafakat geçerli olmadığını, yine dilekçelerine ekli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'nin 2017/411 Esas-2017/385 Karar sayılı ve 15/03/2017 tarihli kararında açıkça takibin kesinleşmesinden sonra yapılan muvafakatın geçerli olduğunun belirtildiğini, borçlunun muvafakatının takibin kesinleştirilmesi talebi ile birlikte aynı anda ve aynı işlem ile ve icra takibi henüz kesinleşmeden alındığından geçersiz olduğunu, bu nedenle ¼’ten fazlası üzerine konulan haczin fekkine değil, emekli maaşının üzerine konulan haczin tamamının kaldırılması gerektiğini beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile Mahkeme kararının kaldırılmasını emekli maaşı üzerine konulan haczin tamamının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, maaş hesabına konulan blokenin iptali ile yapılan kesintilerin iadesi isteğine ilişkin olup, mahkemece, 30.09.2015 tarihli celsede, davanın bankacılık işleminden kaynaklandığı saptaması yapılarak, davaya Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla bakılmasına karar verilmiş ve bu şekilde dava esastan görülerek, talebinden reddine karar verilmiştir. 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder. 6502 sayılı yasanın...
GEREKÇE :Dava İİK'nın 82- 83 maddeleri uyarınca açılmış emekli maaş haczinin kaldırılması istemine yönelik şikayettir. 5510 sayılı Yasa'nın 93. maddesinde; "Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88. maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez" hükmü yer almaktadır. 28.02.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5838 sayılı Kanun'un 32. maddesi ile 5510 sayılı Sosyal Güvenlik Kanunu'nun 93/1. maddesine eklenen fıkra ile; "Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde icra müdürü tarafından reddedilir" hükmü getirilmiştir. Buna göre muvafakatin geçerli olması için borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması yeterlidir....
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda, davacının bilgisi dahilinde emekli maaşı hesabından kesinti yapıldığı, 2008 yılından 2013 yılına kadar maaşından yapılan kesintileri bilmemenin hayatın normal akışına uygun olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava emekli maaşı üzerine konulan haczin yasaya uygun olup olmadığının tespiti ile usulsüz olduğunun belirlenmesi halinde ödenen bedelin iadesine ilişkindir. Mahkemece banka alacağının tespiti yönünden alınan bilirkişi raporunda davacının kredi kartı borcunu yasa gereği taksitlendirdiği, bu taksitlendirmeye göre borcunu ödeyerek kapattığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı bankanın kredi kartı hamilinden talep edebileceği bir alacağı bulunmamaktadır. Diğer yandan 5510 sayılı Yasa’nın 93. maddesi uyarınca emekli maaşı üzerinde haciz uygulanarak kesinti yapılamaz....
Bozma Kararı Dairemizin 25.01.2021 tarih ve 2020/2776 E. ve 2021/381 K. sayılı kararıyla davanın, taraflar arasında akdedilen sözleşmeden kaynaklanan banka alacağı sebebiyle davacının bankadaki mevduat hesabı üzerine konulan blokenin kaldırılması ve kesilen paranın iadesi istemine ilişki olduğu, alacağın dayanağını teşkil eden sözleşmede bankaya hesap ve alacaklar üzerinde rehin, takas ve mahsup hakkı tanındığını, bu durumda davacının sözleşmedeki taahhütü kapsamında davalı banka nezdindeki maaş hesabına bloke konularak kesinti yapılmasının haksız şart niteliğinde olmadığı, taraflar arasındaki sözleşme ile bu hususun taahhüt edildiği, Mahkemece bu açıklamalar karşısında sözleşme hükümleri ve verilen taahhüt değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı işaret edilerek bozulmuştur....