Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Olağan koruma eylemleri; onarımlar, mahsullerin toplanması, bozulacak olanların satılması, acele olarak yapılması zorunlu bulunan işlemlerin yerine getirilmesi ile istihkak, elatmanın önlenmesi ve tapu sicilinde hak sahipliğinin saptanması gibi taksimi mümkün olmayan taleplerdir. Bu hususlarla ilgili olmak üzere elbirliği ortaklarından her biri bağımsız olarak dava hakkını kullanabilir. Türk Medeni Kanununun 702/2 maddesinde aranan ortakların oybirliği şartı hiç şüphesiz terekeye ait bir hakkın tasarrufu işlemleridir. Bu durumda mülkiyet değişikliği söz konusu olacağından ortaklar oybirliği ile karar vermelidir. Belirtilen nedenle, elbirliği mülkiyete konu taşınmaza elatılması halinde bu elatmanın önlenmesini ortakların tek başına istemesi mümkün ise de elatmanın yanısıra kal isteminin de söz konusu olduğu hallerde tüm ortakların davada birlikte yer almaları gereklidir....

    Yönetimi taşınmazın tamamının kesinleşen orman sınırları içinde kaldığı iddiasıyla, tapu kaydının iptaline ve elatmanın önlenmesine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptaliyle orman niteliğiyle ... adına tapuya kayıt ve tesciline, davalı tarafın halen adına kayıtlı olan taşınmaz üzerinden tasarrufta bulunduğu anlaşıldığından elatmanın önlenmesi talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman tahdidi içinde kalan tapu kaydının iptali, tescil, el atmanın önlenmesi istemlerine ilişkindir.Yörede 6831 sayılı Orman Kanununa göre orman kadastrosu ve aynı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik .../B maddesi uygulama çalışmaları 02/.../2000 - 31/.../2000 tarihleri arasında yapılarak .../04/2001 tarihinde ilan edilip kesinleşmiş, genel arazi kadastrosu 1975 yılında yapılmıştır. ...)...

      SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı gerçek kişiler vekilinin tapu iptali ve tescil davasına yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, 2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı gerçek kişiler vekilinin elatmanın önlenmesi davasına yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 04/05/2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

        Ancak, zarar henüz doğmadığı halde, zararın doğacağı muhakkak ve pek muhtemel ise veya beklenen taşkın kullanma ile ileride telafisi mümkün olmayacak zarar meydana gelecekse, davalının alacağı önlemlerle zararı önleme ihtimali yoksa, zarar verme tehlikesi taşıyan eylem ve işlemler hakkında davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....

          Diğer taraftan, T.M.K. 683/2. maddesinde "Malik malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir" denilerek mülkiyet hakkına değer verileceği hükme bağlanmıştır. Ayrıca anayasanın 35. maddesi de paralel bir düzenleme getirmiştir. O halde, mülkiyet hakkı ile kişisel hakkın karşı karşıya gelmesi durumunda, mülkiyet hakkına değer verilmesi gerekeceği kuşkusuzdur. Somut olaya gelince, davacının, T.M.K. 683.maddesinden kaynaklanan mülkiyet hakkına dayalı olarak eldeki davayı açtığı ve dava açarak taşınmazın kullanımına ilişkin rızasını geri aldığına göre, mülkiyet hakkına üstünlük tanınarak elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile anılan isteğin reddine karar verilmiş olması isabetsizdir. Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir....

            Mahkemece, davanın kısmen kabulüne; dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline, elatmanın önlenmesi isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından elatmanın önlenmesi istemine; davalı Hazine tarafından esasa yönelik temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan taşınmazın, tapu kaydının iptali ve tescili ile elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde, 2008 yılında kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B çalışması bulunmaktadır....

              Yine aynı hüküm uyarınca haksız bir elatma varsa anılan hüküm malike her türlü haksız elatmanın önlenmesini isteme yetkisi de tanımıştır. Somut olayda, davanın açıldığı tarihte dava konusu taşınmaz davalı gerçek kişiler adına tapuda kayıtlıdır. Davalı gerçek kişiler dava tarihinden önce taşınmaz üzerinde tapu kaydına dayanarak tasarruf ettiğinden, davalıların dava konusu taşınmaza haksız bir elatmasından söz edilemez. Bu itibarla, Orman Yönetiminin elatmanın önlenmesini ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yolunda hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırı olup, elatmanın önlenmesine ilişkin hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-karşı davalı vekili tarafından, davalı-karşı davacı aleyhine 12.12.2011 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, ecrimisil, 19.01.2012 tarihli dilekçe ile karşı davada temliken tescil, 2. kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davada elatmanın önlenmesi yönünden davanın açılmamış sayılmasına ecrimisil yönünden reddine, karşı davada temliken tescil talebinin reddine, tazminat talebinin ise kısmen kabulüne dair verilen 20.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil, karşı dava tapu iptal ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.06.2013 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 0707.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir....

                    Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece, tapu tahsis belgesi sahipleri ... ve ... adına bu tapu tahsis belgesine dayanılarak bir başka yerden taşınmaz tahsisi yapılıp yapılmadığı hususunun ilgili kurumdan sorularak dosyaya eklenmesi ve temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 04.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu