Somut olayda; davacı tarafça davalının dava konusu parsele taşkın inşaat yapmak suretiyle müdahalede bulunduğunun ileri sürülerek el atmanın önlenmesi ve kal talebinde bulunduğu, davalı tarafça savunma yoluyla temliken tescil talebinde bulunulduğu, mahkemece el atmanın önlenmesi ve kal talebinin kabulüne, temliken tescil talebinin reddine yönelik kararın verildiği, davalı tarafça kararın istinafa taşındığı görülmektedir. Davalıya ait taşınmazda başka hissedarların da olduğu, bu kişilerin dosyada taraf olmadıkları, taşkın yapının taşan kısmının dava tarihindeki değerinin tespit ettirilmediği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununun 684. maddesi uyarınca, taşınmaz üzerinde bulunan muhtesatın (yapının) arzın mütemmim cüzü olacağı ve arzin mülkiyetine tabi olduğu tartışmasızdır. Bu itibarla dava dışı paydaşın bulunduğu gözetildiğinde, yıkım istekli davalarda tüm kayıt maliklerinin davada yeralmaları zorunludur....
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09/11/2010 gününde verilen dilekçe ile asıl dava elatmanın önlenmesi ve kal; karşı dava temliken tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davacıların men-i müdahale ve kal taleplerinin reddine; karşı davanın kabulüne dair verilen 21/05/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ... vd. ve katılma yolu ile karşı davacılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, 2 parsel sayılı taşınmaz maliki davalı .... Şti’nin yaptığı binanın 3 parsel sayılı taşınmazlarına taşkın olduğunu ileri sürerek, elatmanın önlenmesini ve binanın taşkın bölümünün kal’ini istemişlerdir....
Davacı vekili, müvekkili adına kayıtlı 1010 parsel sayılı taşınmaza komşu 1007 ve 1008 parsel maliki davalının taşkın inşaat yaptığını belirterek elatmanın önlenmesi ve kal istemiştir. Davalı vekili, müvekkilinin iyiniyetli olduğunu belirterek TMK'nın 725. maddesi gereğince taşınmazın mülkiyetinin muhik tazminat karşılığında davalı adına tescilini olmadığı takdirde irtifak hakkı tesisini talep etmiştir. Mahkemece, asıl davanın kabulüne1010 parsel sayılı taşınmaza fen bilirkişi raporunda (A), (B) ve (C) harfleri ile gösterilen kısımlar açısından elatmanın önlenmesine, davalıya ait taşkın yapıların yıkılmasına, karşı davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.12.2009 gününde verilen dilekçe ile taşkın inşaat nedeniyle elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16.04.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı H.... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 08.11.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 02.03.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15.07.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 6439 parsel sayılı taşınmazına komşu davalı taşınmazındaki saçağın taşınmazına taşkın bulunduğunu, penceresini engellediğini, ayrıca duvarını sökerek zarar verdiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ile zararının giderilmesini istemiştir. Davalı, saçağın kendi sınırları içinde kaldığını duvara zarar vermediğini, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.02.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.10.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Davalılar vekili, yargılama devam ederken, davacı aleyhine temliken tescil davası açtıklarını ve bu davanın neticesinin beklenmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hükmü davalılar vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.04.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal savunma yolu ile temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi kal talebinin reddine, tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne dair verilen 21.09.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, maliki olduğu 6241 parsel sayılı taşınmazına, davalının 6242 parsel sayılı taşınmazında yaptığı binanın taşkın olması nedeniyle elatmanın önlenmesi ve kal istemiştir. Davalı, savunma yoluyla iyiniyetli olduğunu ileri sürerek, Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayalı temliken tescil talebinde bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 24.05.2011 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal karşı davada temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi ve kal isteminin kabulüne, temliken tescil isteminin reddine dair verilen 10.07.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elatmanın önlenmesi ve kal, karşı dava TMK’nın 725. maddesi gereğince temliken tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve kal talebinin kabulüne, temliken tescil talebinin koşulları gerçekleşmediği gerekçesiyle reddine karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; taraflar arasındaki davanın elatmanın önlenmesi ve kal davası olduğunu, davacı tarafın davaya konu 1095 parsel numaralı taşınmazda pay sahibi olduğunu, davalıların haklı bir sebep olmaksızın söz konusu taşınmaz üzerine yapı yaptıklarını belirterek elatmanın önlenmesi ve kal talebinde bulunduğunu, davalıların ise davaya konu yeri Yusuf oğlu Bahattin Tüfenkçi ve Mehmet oğlu Hasan Tüfekçi'den haricen satın aldıklarını belirterek davanın reddine ve temliken tescil talebine yönelik talepte bulunduklarını, TMK'nin 725. maddesi uyarınca taşkın inşaat halinde savunma yoluyla temliken tescil istenebilir ise de, TMK'nin 724. maddesi uyarınca haksız inşaat durumunda açılacak dava ile temliken tescil istenmesinin zorunlu olduğunu, somut olayda, temliken tescil konusunda davalı tarafından açılmış bir dava bulunmadığı gibi verilen sürelere rağmen ayrı dava açıp birleştirme talebinde bulunmadıklarını, bu...
Dava, elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil, karşı dava ise, TMK'nın 725. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar TMK’nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır....