Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi Başkanın hakem sıfatıyla verdiği karar ile iptal edilen ormanların kadastrosu 1976 yılında yapılıp ekip çalışmaları 15.09.1976 tarihinde, itirazları inceleyen 7 numaralı Orman Kadastro Komisyonu işlemleri ise 09.12.1976 tarihinde ilan edilmiştir. 36 numaralı orman kadastro komisyonunca 1988 yılında aplikasyon, sınırlandırması yapılmamış ormanların kadastrosu ve 3302 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması yapılıp 15.06.1989 tarihinde ilan edilmiştir. Hazine tarafından 19.01.2000 tarihli dilekçeyle ... Köyü 2152 sayılı parsele davalı ... ...’ın el atmasının önlenmesi ve kal istemiyle açılan davanın ... Asliye 6. Hukuk Mahkemesinin 2000/183 esasına kayıt edildiği, 12.06.2000 ... ve 2000/183-740 sayılı karar ile davanın, temyiz incelemesi yapılan ... Asliye 3....

    Daha sonra Karayolları Genel Müdürlüğünce yapılan kamulaştırma sonucu 212 parselin kamulaştırılmayan bölümü 490 parsel numarasıyla 33.399 m2 yüzölçümlü olarak davalılar adlarına tescil edilmiştir. Davacı Hazine, 207, 311 ve 490 parsel sayılı taşınmazların, 6831 sayılı Yasanın 1744 sayılı Yasa ile değişik 2. madde uygulamasıyla Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldıkları, tapu kayıtlarının iptal edilerek Hazine adına tapuya tesciline ve davalının el atmasının önlenmesine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Orman Yönetimi; çekişmeli taşınmazların orman olan bölümlerinin tapu kayıtlarının iptali ve beyanlar hanesindeki davalı lehine konulan tüm şerhlerin silinmesi istemiyle davaya katılmıştır....

      Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastro sınırları içindeyken yine kesinleşen 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tesciline ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 7 Numaralı Orman Kadastro Komisyonuna bağlı 4 numaralı ekipçe yapılıp 24.03.1976 tarihinde, itirazların incelenmesiyle sonuçları 7 numaralı komisyonca 06.04.1983 tarihinde ilan edilerek dava tarihinden önce kesinleşen aplikasyon ve 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2. madde uygulaması (bu uygulama idare mahkemesince iptal edilmiştir.) ve 1988 yılında yapılıp, 15.06.1989 tarihinde ilan edilen ve dava tarihinden önce kesinleşen aplikasyon ve 3302 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, dava konusu 121 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbiti sırasında davalıların murisi ... adına tespit görmesi sonucu bir kısım davacıların açmış oldukları tapu iptal ve tescil davası neticesinde, taşınmazın kök muris ... ağa oğlu ... adına tescil edilerek kesinleştiğini,... mirasçılarının taşınmazda diğer mirasçıların da hakları olduğunu bildikleri halde davada taraf teşkili sağlanmadan Asliye Hukuk Mahkemesinin 1988/9 Esas 1992/292 Karar sayılı kararı ile davanın reddedilmesi ve tarafların temyizi sonucu kararın Yargıtay tarafından bozularak aynı mahkemenin 1993/207 Esas 1995/396 Karar sayılı kararı ile davanın kabulü yönünde karar verilerek kesinleştiğini, kötüniyetli olan davalıların dosya Yargıtay aşamasında iken taşınmaz üzerindeki tedbiri kaldırarak bir aylık sürede taşınmazın ifrazı sonucu oluşan 15 adet parseli kendi aralarında taksim edip muvazaalı şekilde sattıkları...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 260 parsel sayılı 163.800,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı nedeniyle demiryolu ve istasyon binası ve kantar vasfı ile adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... Müdülüğü vekili, taşınmazın istimlak nedeniyle davacı idareye ait olduğu iddiasına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, niteliği itibarı ile kadastrodan önce yapılan istimlak nedeniyle kadastro sonucu oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemine yöneliktir....

            SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/03/2013 NUMARASI : 2010/31-2013/60 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ...... Mahallesi çalışma alanında bulunan 134 ada 4 parsel sayılı 371.32 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı, harici ifraz, taksim, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ......'a ait olduğu ancak davalı olduğu belirtilmek suretiyle malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiş, ...... tarafından .... .... ve arkadaşları aleyhine açılan el atmanın önlenmesi davası çekişmeli parsel hakkında tutanak tanzim edilmesi nedeniyle Kadastro Mahkemesi'ne aktarılmış ve Kadastro Mahkemesi kararı ile hükmen ..... mirasçıları adına tescil edilmiştir. ....... mirasçıları, çekişmeli taşınmazdaki paylarını mirasçılardan .....'a tapuda kayden intikal ettirmişlerdir....

              Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine, Türk Medeni Kanunu'nun 303/2. maddesinde ''Çocuğa doğumdan sonra kayyım atanmışsa, çocuk hakkında bir yıllık süre, atamanın kayyıma tebliği tarihinde; hiç kayyım atanmamışsa çocuğun ergin olduğu tarihte işlemeye başlar.'' hükmü Anayasa Mahkemesinin 2010/71 Esas 2011/143 Karar ve 27.10.2011 tarihli kararı ile iptal edilmiş olup kararın 08.02.2013 tarihinde ve mahkemece karar verilmesinden önce yürürlüğe girmesine ve Yasada çocuk için hak düşürücü sürenin bulunmamasına göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Dosyanın incelenmesinden davalıya Türk Medeni Kanunu'nun 284. maddesi uyarınca ihtarlı davetiye çıkarıldığı, davalının DNA incelemesi için icabet etmemesi üzerine davanın kabul edildiği anlaşılmaktadır....

                oluşan gerçek zararlarının saptanması gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, kadastro öncesi nedenle ve hükmen tescille oluşan tapu kaydına dayanılarak genel kadastro sonucu mera olarak sınırlandırılmış taşınmaz hakkında açılan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 16.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,1.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Dava 2981 ve 3290 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan kadastro tespiti ile tapu kaydı oluştuktan sonra yeniden 2981 sayılı Yasa ile yapılıp kesinleşen kadastro tespiti sonucu oluşan miktar farklılığından kaynaklanan ve Asliye Hukuk Mahkemesinde açılıp görülen tapu kaydının iptal davası olduğu, herhangi bir eski tapu kaydına dayanılmadığı anlaşılmakla kararı temyizen inceleme görevi Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 29.01.2007 tarih ve 1 sayılı kararı gereğince 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın Yargıtay Yüksek 1.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 21.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu