Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi KARAR : Esastan Ret İLK DERECE MAHKEMESİ : Tavas Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muris muvazaasına dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince 30.11.2022 tarihli ek karar ile temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiştir....

    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Dava, davalı borçlunun icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir. 21.06.2008 tarihli genel kurul toplantısında tapu masrafı olarak kullanılmak üzere her üyeden 1.600,00 TL ek ödeme alınması kararlaştırılmıştır. Mahkemece, avans niteliğinde olduğu anlaşılan ek ödemeden tapu masrafı olarak gerçekte ne kadar harcama yapıldığının gerektiğinde bilirkişiden ek rapor alınarak tespiti gerekirken, anılan miktarın kesinleştiği gerekçesine dayalı olarak anılan istek kalemi yönünden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

      Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi kurulu raporu ek raporu ve tüm dosya içeriğine göre; davacı arsa sahibi ile davalı yüklenici ..... arasında düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve ek sözleşme imzalandığı, teslim tarihinin temel üstü ruhsatından itibaren 14 ay olduğu, buna göre teslimin .. tarihinde yapılması gerektiği ancak davalı yüklenicinin, edimini yerine getirmediği, inşaatın %80 seviyesinde kaldığı, bu durumda davacı yüklenicinin BK'nın 106/III maddesi uyarınca aktin geriye etkili olarak feshi talebinde bulunabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne, davacı ve davalı yüklenici arasında imzalanan .. tarihli asıl sözleşme ile 28.08.2009 tarihli ek sözleşmenin geriye etkili olarak feshine, diğer davalılar adına kayıtlı 2, 3 ve 5 no'lu bağımsız bölümlerin tapu kayıtların iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir. Kararı, davalılar.... ve ... ile ... vekillerinin ayrı ayrı temyiz etmiştir....

        Yerel Mahkemece, ek karar ile davalı şirketin başvurusu nedeniyle YİDK kararının iptali talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi doğru olmadığından davalı Kurum vekilinin ek karara yönelik temyiz isteminin kabulü ile 07.11.2022 tarihli ek kararın davalı Kurum yönünden kaldırılması gerekmektedir. 2.Davacının asıl davada YİDK kararının iptali yönünden davanın reddine ilişkin kararın Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine yönelik temyiz incelemesine gelince; davacının itiraza gerekçe gösterdiği önceki tarihli markalarının 93/006671 "digestive" ve 2008/59878 sayılı "mc vitie's the original digestive" şeklinde olduğu, davalının başvuru markasının 2016/39597 sayılı “Aldiva Digestive” olduğu, davacının önceki “digestive” ibareli markasına eklemiş olduğu “aldiva” ibaresinin markaya ayırt edicilik katmayacağı, aynı ve benzer mal ve hizmetler yönünden markalar arasında karıştırılma ihtimalinin oluşacağının kabulüyle YİDK kararının iptali davasının kabulüne karar verilmesi...

          ilgili ek karar verilmesinin de mümkün değildir....

          Hukuk Dairesinin 12/02/2021 tarihli ek kararı ile davalılar vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Davalılar vekili, temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararı temyiz etmiştir. Somut olayda; Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 13/01/2021 tarihli kararıyla, istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olarak karar verildiği anlaşılmaktadır. HMK 362/1-a maddesinde de açıkça belirtildiği üzere verilen karar kesin nitelikte olduğundan davalılar vekilinin temyiz talebinin ilgili bölge adliye mahkemesince reddedilmesine dair verilen ek kararda bir isabetsizlik bulunmadığından, 12/02/2021 tarihli ek kararın onanması gerekmiştir....

            Hukuk Dairesi tarafından incelemeye tabi dava ek dava olduğu ve asıl davanın kanun yolu ile bağlı olduğu belirtilmiş ise de; ek dava ayrı bir dava niteliğinde olup, asıl dava ile varılan sonuç ek davada değerlendirilse bile, ek davada verilen karar, kararın verildiği tarihteki kanun yoluna tabidir. Bölge Adliye Mahkemeleri 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 25 ve geçici 2. maddeleri uyarınca kurulmuş ve Adalet Bakanlığının 07.11.2015 tarihli 29525 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan kararı uyarınca tüm yurtta 20.07.2016 tarihinde göreve başlamışlardır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar istinaf yoluna tabidir. Yerel mahkemece itirazın iptali istemine ilişkin görülmekte olan davada nihai karar 20.07.2016 tarihinden sonra verilmiştir....

              İş Mahkemesi tarafından 15.09.2021 tarihli ek karar ile tavzih talebinin reddine karar verilmiş ve dosya tekrar Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir. 3. Ek karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 4. Hukuk Genel Kurulunca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda gereği görüşüldü: 5. Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. 6. Mahkemece, “davanın reddine” dair verilen direnme kararı, Hukuk Genel Kurulunun yukarıda esas ve karar numarası belirtilen kararı ile bozulmuş; mahkemece yeni bir karar verilmiş ve verilen kararın Yargıtay 10. Hukuk Dairesince onanarak kesinleşmesi sonrası tavzih yoluna başvurulması üzerine ek karar verilmiştir. 7. Bu durumda dosya üzerinde Hukuk Genel Kurulu tarafından yapılacak bir işlem bulunmamaktadır. Mahkemece verilen ek karara yönelik temyiz istemlerinin Özel Dairesince incelenmesi gerekir. 8. O hâlde; dosya ek karara yönelik temyiz itirazları incelenmek üzere Özel Daireye gönderilmelidir....

                DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali İSTİNAF KARARININ KARAR TARİHİ : 13/09/2022 YAZIM TARİHİ : 13/09/2022 - K A R A R - Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin vermiş olduğu karar, davalı vekili tarafından 14/06/2022 tarihinde istinaf edilmiştir. Akabinde davacı vekili 30/06/2022 tarihli, davalı vekili 01/07/2022 tarihli dilekçe ile; tarafların anlaştıklarını, davanın konusuz kaldığını, yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını belirtmişlerdir. Mahkemece, tarafların ilgili taleplerine istinaden 07/07/2022 tarihinde, sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair ek karar verildiği, ek kararın taraflara usulüne uygun tebliğ edildiği, taraf vekillerinin ek karara istinaden istinaf haklarından feragat ettiklerine dair dilekçe sundukları anlaşılmıştır....

                  Hukuk Dairesi EK KARAR TARİHİ : İLK DERECE MAHKEMESİ : Fatsa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince 19.12.2022 tarihli ek karar ile temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu