Öyleyse, ihtarnamenin davalıya tebliği tarihinden sonraki dönem için haksız işgalcinin taşınmazı kullanmasından dolayı taşınmaz malikine ödemekle yükümlü olduğu haksız işgal tazminatı olan ecrimisilden sorumlu olduğu açıktır. O halde, mahkemece alanında uzman bilirkişilerce dava konusu taşınmazda keşif yapılarak, Daire ve Yargıtay uygulamaları gözetilmek suretiyle ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihinden itibaren dava tarihine kadarki dönem için hesaplanacak ecrimisile hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde ecrimisil talebinin reddi yönünde hüküm kurulması doğru görülmemiştir ....
Mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş ise de, Mahkemece ödemelerin kim tarafından ve ne miktarda yapıldığı tam olarak tespit edilmeden ve davacının dava dilekçesi ile belirttiği miktar dahi tam olarak hesaplanan ecrimisilden düşülmeden sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, yapılan ödemelerin kim tarafından ve ne miktarda yapıldığının tam olarak saptanması, tespit edilen/edilecek ecrimisilden belirlenen miktarın eksiksiz düşülmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....
İNCELEME ve GEREKÇE : Hukuki niteliği itibariyle , davalı tarafından tanzim edilen, -----kaynaklı borçlu olmadığının tespiti ilişkin bulunmaktadır. Mahkememizin ----Esasında davacı tarafça davalı aleyhine açılan davada ---- Esas sayılı dosyasında takibe konu edilen ------ borçlu olmadığının tespiti talep edilmiş, İş bu davada da aynı icra takip dosyasında takibi konu edilen ----faturadan dolayı davalı/takip alacaklısına borçlu olmadığının tespiti istenmektedir. 6100 Sayılı HMK.'nın 166. maddesi uyarınca, aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar....
Bu durumda, davalıların kötüniyetli olduklarından, dolayısıyla ecrimisilden sorumlu olacaklarından sözedilemez. Hâl böyle olunca; davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. Davalıların temyiz itirazları belirtilen nedenlerle yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin hacrın temyiz edene geri verilmesine, 01.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
in 46.332,82 TL den borçlu olmadığının tespiti istenilmiş olmasına rağmen mahkemece talebin aşılması suretiyle davacı ...'in 63.680,91 TL asıl alacak ve 57.801,21 TL faiz yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 14.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava ve ıslah dilekçesinde, eğitim ve öğretim giderinden kaynaklanan 46.248,94 YTL. borcun tamamından davacı ...'ın, 27.265,49 YTL'sinden davacı ....'in ve 26.869 YTL'sinden davacı ....'in sorumlu olmadıklarının tespiti, birleşen dosya ile de davacı ....'in istenen borcu 11.818 YTL'sinden daha sorumlu olmadığının tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, eğitim ve öğretim giderinden kaynaklanan 49.506,43 TL borcun 6.500 TL'sinden, birleşen dava ile de ilaveten 16.198 TL'sinden sorumlu olmadığının tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı idarece istenen 49.506,43 TL borcun 6.500 TL’sinden, birleşen dosya ile de yine davalı idarece istenen borcun ayrıca 16.198 TL’sinden davacının sorumlu olmadığının tespitini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava ve ıslah dilekçesinde, eğitim ve öğretim giderlerinden kaynaklanan 117.412,04 TL borcun 84.412,66 TL'sinden davacılar .... ve ...'un 105.642,21 TL'sinden davacı ...'ın borçlu olmadığının tespiti, birleşen dava dilekçesinde ise, 117.412,04 TL borcun 892,69 TL'sinden davacı ...'un, 19.269,36 TL'sinden davacı ...'un borçlu olmadığının tespiti istenilmiştir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
Ancak; Davada davacı, davalı idareye 73.345 YTL. borçlu olmadığının tespitini istemiş iken mahkemece istem aşılarak 73.471,52 YTL'den davacıların borçlu olmadığının tespiti yönünde hüküm kurulmuş ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, mahkeme kararının hüküm fıkrasının birinci bendindeki "73.471,52 YTL" yerine "73.345 YTL" yazılmasına hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 7.4.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA :İflas DAVA TARİHİ :08/09/2022 KARAR TARİHİ :04/05/2023 GR.KR.YZM.TARİHİ :04/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan doğrudan alacaklı tarafından talep edilen iflas davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; müvekkilinin davalı firmada çalıştığı dönemlere ilişkin işçilik alacaklarının ödenmemesinden kaynaklanan mahkeme kararı doğrultusunda davalı-borçu firma hakkında ... Esas sayılı dosyası üzerinden ilamlı...takibi başlatıldığını, derdest olan...takibi kapsamında...müdürlükleri tarafından icra/haciz muameleleri gerçekleştirildiğini, dava tarihi itibariyle davalı borçlu firmanın adına kayıtlı gayrimenkuller üzerinde 668 adet haciz şerhi bulunduğunu, yine...takibi kapsamında davalı-borçlu firmanın araçları üzerine haciz konulması için ... müdürlüklerine müzekkereler yazıldığını, ......