Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(TBK 237. mad.) maddesinde de, sözleşmenin biçimi başlığı altında; taşınmaz satımının geçerli olması için getirilen resmi senede bağlanması şartı, taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri için de öngörülmüştür. 1512 sayılı Noterlik Kanununun 60/3 ve 89. maddeleri taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin noterlerce düzenleme şeklinde (resen) yapılacağı kuralını getirmiştir. Öyle ise, kaynağını Borçlar Kanununun 22.maddesinden (TBK 29. mad.) alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213.maddesi ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 706 ve Noterlik Kanununun 89.maddeleri hükmü uyarınca, noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan ve tam iki tarafa borç yükleyen kişisel hak doğuran sözleşmelerdendir. O halde mahkemece; dava konusu taşınmazın dava dışı ......

    Taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile ilgili olarak kanunlarda açık bir tanıma rastlanmamaktadır. Bununla birlikte, kanun koyucu tarafından 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun (BK) 213 [6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK) m. 237], 2644 sayılı Tapu Kanunu’nun 26, 1512 sayılı Noterlik Kanunu’nun 60/3 ve 89 ile TMK’nın 706 ve 1009. maddeleri ile taşınmaz satış vaadi sözleşmelerine daha çok şekil ve şerh konuları itibariyle yer verilmiştir. 15. Taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri ile ilgili doktrinde farklı tanımlar mevcut olup çoğunluk görüşüne göre taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri; bir taşınmazın ileride belirli şartlarla belirli bir kişiye satılması borcunu içeren; bir tarafa veya iki tarafa birden taşınmazın satış sözleşmesinin yapılmasını talep etme hakkı sağlayan bir ön sözleşme olarak tanımlanmıştır. 16. Somut uyuşmazlık bakımından satış vaadi sözleşmesinin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan ve dikkate alınması gereken BK, kural olarak sözleşmelerde şekil serbestisini benimsemiştir....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/10/2020 NUMARASI : 2018/270 E - 2020/136 K DAVA KONUSU : İtirazın İptali KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 20.02.2017 tarihinde İstanbul ili, Maltepe ilçesi, Bağlarbaşı mahallesi, Beşevler mevkii, 30/1 pafta, 268 ada, 30 parselde kayıtlı 5 ve 7 nolu bağımsız bölümlere ilişkin gayrimenkul satış vaadi ön sözleşmesinin ve düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin imzalandığını, satış işlemlerinin tamamlanması için tapu müdürlüğüne gidildiğini ancak davalının gelmediğini, bu süreçte ne davalıya ne de vekaleten imzalayan kişiye ulaşılamadığını, sözleşme tarihinden hemen sonra "Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesi"nin tapuya şerh verilmek istendiğini, ancak taşınmaz üzerindeki SGK haczinin...

      DELİLLER : Tapu kaydı, Düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ve ekleri, Delil listeleri, sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde taşınmazın rayiç değerin tahsili istemine ilişkindir. Dava ve sözleşmeye konu 443 ada 13 parsel sayılı taşınmazın bahçe niteliği ile davalı ve dava dışı kişiler adına tapuda kayıtlı bulunduğu, taşınmazda davalının 190/6776 hisse oranında paydaş olduğu, davacı ile davalı arasında Beyoğlu 22.Noterliğinde akdedilen düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davalının sahibi bulunduğu 443 ada 13 parselde kayıtlı gayrimenkul üzerine yapılmış olan inşaatın 2.bodrum katındaki 1 numaralı dairedeki hak ve hisselerinin tamamını davacıya satmayı vaat ettiği, davacının da satın almayı kabul ettiği sabittir. Davalının dava konusu taşınmazda paydaş olduğu anlaşılmaktadır....

      TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 13/12/2021 NUMARASI : 2020/625 ESAS- 2021/719 KARAR DAVA KONUSU : Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesinden KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dava dosyası incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İ D D İ A: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 26.01.2017 tarihinde Bakırköy 1. Noterliğinin 2048 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesinin akdedilmiş olduğunu ve sözleşmeye ilişkin olarak taşınmazın tapu kaydına şerh tatbik edilmiş olduğunu, bu sözleşmeye göre davalı tarafın davaya konu F Blok 6....

      Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Dava konusu 748 ada 13 parsel sayılı taşınmaz tapuda satış vaadinde bulunan ... adına 1886/2400 oranında paylı mülkiyet şeklinde kayıtlıdır....

        Noterliğinin 19/06/2014 tarih ... yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi uyarınca taşınmazın satış bedelini ödeyerek bu taşınmaza malik olması ve sonrasında da ... A.Ş'nin davacı ile akdettiği Satış Vaadi Sözleşmesi'ne istinaden ... A.Ş'den mezkur taşınmazın mülkiyetinin kendisine verilmesini istemesi gerekmekte olduğunu, davacının aksi takdirde, ancak bu şartlar gerçekleştiğinde, yani ... A.Ş, ... A.Ş'den alacağını tahsil ederek taşınmazın mülkiyetini ... A.Ş'ye devrettiğini, ... A.Ş'den anılan villanın kendi adına tescilini talep edebilme olanağına kavuşacağını, bu durumda, davacının müvekkiline dava açma konusunda bu aşamada hiçbir hak ve sıfatının bulunmadığının aşikar olduğunu, davacının ... A.Ş'ye karşı dava konusu olan taleplerinin, onun ... ile akdettiği satış vaadi sözleşmesinden kaynaklandığını, buna göre davalı ......

          KARŞI OY YAZISI Dava, 23.08.1993 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dosya kapsamına göre; 08.04.1993 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile, ... dava konusu 12 parsel sayılı taşınmazdaki hak ve hisselerinin tamamını ...'e satmayı vaat etmiştir. 23.08.1993 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile, ... 12 parsel sayılı taşınmazdaki hak ve hisselerinin tamamını bu defa ...'e satmayı vaat etmiştir. 11.10.1993 tarihinde, vaat alacaklısı ... olan 23.08.1993 tarihli satış vaadi sözleşmesi tapuya şerh edilmiştir. 04.03.1994 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile, ... 12 parsel sayılı taşınmazdaki hak ve hisselerinden 8001/18288 payını ...'a satmayı vaat etmiştir. 22.08.1994 tarihli “düzenleme şeklinde temlikname” ile temlik eden ..., 08.04.1993 tarihli ve ... yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tüm hak ve alacaklarını, temlik alan ...'...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.12.2004 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 15.2.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle dava reddedilmiştir. Hükmü davacı temyiz etmiştir. Özel bir düzenleme yapılmadığından taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden ... davalar için de Borçlar Kanununun 125.maddesinde öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresi uygulanır. Gerçekten, dayanılan 11.1.1994 günlü sözleşme ile davanın açıldığı 22.12.2004 tarihleri arasında 10 yıllık süre geçmiş bulunmaktadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden doğan alacak istemine ilişkindir ve mahkeme kararında sebepsiz zenginleşme nitelemesi yoktur. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2012 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....

                UYAP Entegrasyonu