Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak gerekçesine katılmadığımdan; karar düzeltme istemin kabulüyle bozma ilamının gerekçesinin değiştirilmesi gerektiğini düşünüyorum....

    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nun 442. maddesi gereğince REDDİNE,aşağıda yazılı bakiye 06,55 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK'nun 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 219,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, 22/02/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      . … İSTEMİN_KONUSU : Arnavutluk uyruklu olan davacı tarafından, hakkında tesis edilen yurda giriş yasağının kaldırılması istemiyle yaptığı başvurunun reddine yönelik davalı idarenin … tarih ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açılan dava sonucunda, … İdare Mahkemesince dava konusu işlemin iptali yolunda verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacının yurda giriş yasağı kararının kaldırılması yönündeki talebinin uygun görülmediği, Türkiye'ye giriş yasağı kapsamında bulunan yabancıların yasak süresi içerisinde ülkemize gelmek istemeleri halinde ülkelerinde bulunan dış temsilciliklerimizden amacına uygun özel meşruhatlı vize talebinde bulunmaları gerektiği hususunun davacıya bildirildiği belirtilerek dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, bu sebeple temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir....

        İcra Hukuk Mahkemesi'nin 20.01.2014 tarihli 2013/1079 Esas- 2014/21 Karar sayılı kararının İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          İcra Dairesi’nin 2014/622 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibin iptaline karar verildiği, borçlunun bu karara dayanarak hacizlerin kaldırılması isteminin icra müdürlüğünce reddedildiği görülmektedir. Bu durumda mahkemece, borçlu hakkındaki takibin iptaline karar verildiğine göre, icra müdürlüğü işleminin iptali ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, dosya içeriğine uygun düşmeyen gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren ... gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.....2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Oysaki yukarıda açıklandığı üzere üst sınır limit ipoteklerinde ipotek veren kişilerin sorumlulukları, faiz, masraf ve benzeri her türlü eklentiler dahil ipotek limiti ile sınırlı olması sebebiyle ipoteklerde limitte gösterilen 300.000,00 TL borcun ödenmesi halinde ipoteğin fekki (kaldırılması) gerekir. Açıklanan nedenlerle şikayetin reddi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin kabulüne ve usul ve yasaya uygun olan 14.12.2012 tarihli müdürlük işleminin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 07.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde; davacı tarafın maliki bulunduğu 575 parsel ile temyiz eden davalıların maliki bulunduğu 566 parsel sayılı taşınmazlar hakkında, Kadastro Müdürlüğü tarafından 41. madde uyarınca yapılan düzeltme işleminin, kesinleşmesini müteakip 29.06.2006 tarihinde tapu siciline tescil edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, zamanaşımının başladığı kabul edilen 10.09.2009 tarihi ise; davacı tarafın maliki bulunduğu 575 parsel ile dava dışı kimselerin maliki bulunduğu (521, 524, 525, 526, 529, 575 ve 5510 parsel sayılı) taşınmazlar hakkında yine Kadastro Müdürlüğünce 41. madde uyarınca yapılan düzeltme işleminin tapu siciline tescil tarihi olup, davaya konu düzeltme işlemiyle bir ilgisi bulunmamaktadır....

                işlemine esas teşkil eden bilgi ve belgeler ile bilirkişi ve tanık anlatımlarından yararlanarak düzeltme işleminin denetlemesi istenmelidir....

                SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, vasinin fiili ehliyetsizlik nedenine dayanarak açmış olduğu ipotek işleminin iptali ve kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı, vasisi olduğu annesinin rahatsızlığından yararlanmak suretiyle dava dışı kardeşi tarafından kandırılarak annesinin evinin ipotek edildiğini, dava dışı kardeşi hakkında bu hususta açılmış bir ceza davası olduğunu ileri sürmüş, davalı banka ise vesayet tarihinin vekalet ve ipotek tesis tarihinden sonra olduğunu, kendilerine bir kusur yüklenemeyeceğini savunmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu