Esas sayılı dosyasında dava vekalet ücreti ve icra inkar tazminatı bedelleri de eklenip kapak hesapları yaptırılarak teminat mektubu sunulduğu, İcra İflas Kanunun 266. Maddesinde "Borçlu, para veya mahkemece kabul edilecek rehin veya esham yahut tahvilat depo etmek veya taşınmaz rehin yahut muteber bir banka kefaleti göstermek şartı ile ihtiyati haczin kaldırılmasını mahkemeden isteyebilir" ifadesine yer verildiğine dayanılmıştır.Mahkemenin itiraz dilekçesi olarak değerlendirdiği 20/10/2022 tarihli dilekçe ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin olarak sunulmuş olup, ihtiyati hacze itiraz niteliği taşımamaktadır. Hal böyleyken mahkemece dosya ele alınarak, kabule göre de dilekçe karşı tarafa tebliğ edilmeden ve duruşma açılmadan itiraz incelemesi yapılması doğru olmamıştır.Kaldı ki, aleyhine ihtiyati haciz verilen tarafından, ileri sürülen sebepler ihtiyati hacze itiraz sebepleri arasında değildir....
Davacı taraf hükmü özellikle 18.06.2014 tarihinde yapılan dosya kapak hesabında ana alacağa işlemiş toplam faizin 15.165,12- TL sı olarak belirlenmiş iken bu kapak hesabından sonra 01.07.2014 tarihinde satılan taşınmazdan elde edilen ve dosyaya yatan 28.838,05- TL ödemenin o tarihte işlemiş bulunan faizi karşıladığı gibi ana paranın da bir kısmını karşıladığı ancak itiraz edilen 27.11.2018 tarihli kapak hesabında hiç ödeme yapılmamış gibi faiz miktarının belirlendiğini bildirerek itiraz etmiş ayrıca taraflar arasındaki ilişkinin ticari nitelikte olmaması sebebiyle ticari faiz uygulanmasının da doğru olmadığından bahisle hükmün kaldırılmasını talep etmiştir. Davacının bu itirazları dikkate alındığında; Mahkemece yapılan inceleme hüküm kurmaya yeterli olmadığından Dairemizce duruşma açılarak Hesap Bilirkişisi Bilgin Belgin'den rapor alınmıştır....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, kapak hesabına yönelik şikayete ilişkindir. Kozan İcra Dairesinin 2000/595 esas sayılı dosyası incelendiğinde, takip türünün kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi olduğu, dosya borcunun 31/01/2014 tarihinde 57.486,96 TL olarak hesap edildiği, 11/12/2017 tarihinde ise 35.542,14 TL olarak hesap edildiği görülmüştür. Alacaklı vekili 11.12.2017 tarihinde yapılan kapak hesabında masraflar ve işlemiş faiz alacağının eksik hesap edildiğinden bahisle kapak hesabının iptaline karar verilmesi istemiş, icra mahkemesince, şikayetin reddine karar verilmiş, alacaklı vekili kararı istinaf etmiştir. Somut olayda, alacaklı, takip talebinde, alacağın %70 oranında ticari faiziyle tahsilini talep etmiştir. TCMB'nin internet sitesindeki bilgilere göre, 28/03/2000 olan takip tarihinde avans işlemlerinde uygulanan faiz oranı %70'dir....
Bu durumda, davaya konu icra takibine davalı tarafından itiraz edilerek icra takibinin durması sağlanmış olduğundan ve mahkemece itirazın iptali yönünde bir karar verilmediği sürece icra müdürlüğünce bu dosya üzerinde alacaklının istemi yönünde bir işlem yapılmayacağından davacının icra takip tarihinden itibaren işleyecek faiz ve icra giderleri hakkında sonuç doğuracak şekilde itiraz konusunda karar verilmesi isteminde hukuki yararının bulunduğu anlaşılmakla icra dosyasının kapak hesabı ve HMK’nın “taleple bağlılık ilkesi” nazara alınarak davalının itirazının kısmen iptaline karar vermek gerekmiştir (Aynı yönde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi'nin 2018/379 esas, 2018/1263 karar numaralı ilamı)....
İcra Müdürlüğü 2017/17297 E sayılı takipte 14.06.2021 tarihli kapak hesabının hatalı olduğunu ileri sürerek şikayet yoluna gelmiş olup; Dosya ayrıntılı hesaplama gerektirdiğinden Nitelikli Hesap Bilirkişine tevdi edilmiş ve dosyaya ibraz edilen 13/09/2021 tarihli raporda 14.06.2021 tarihli kapak hesap tarihi itibariyle 31.151.224,00 TL bekiye borcun bulunduğuna dair hesaplama yapıldığı, raporun Mahkememizce hüküm kurmaya elverişli bulunduğu, şikayet konusu kapak hesabında 32.949.264,93 TL borç hesaplandığı ve şikayetin bu yönüyle yerinde olduğu anlaşılmakla şikayetin kabulüne dair aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir...'' şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Şikayetin kabulü ile İstanbul 2.İcra Müdürlüğü 2017/17297 E sayılı takipten yapılan 14/06/2021 tarihli kapak hesabının İptaline, 14.06.2021 tarihli kapak hesap tarihi itibariyle bakiye borç tutarının 31.151.224,00 TL olduğunun Tespitine, Dosya içeriğindeki 13/09/2021 tarihli Bilirkişi raporunun ilam eki sayılarak ilama eklenmesine...
Davalının 24/09/2020 tarihli İstinaf yasa yolu başvurusu, Mahkemenin 24/09/2020 tarihli ek kararı ile istinafın kesin karara karşı yapıldığı gerekçesi ile reddedilmiş ise de, şikayetin yapılan kapak hesabına ilişkin olduğu, kapak hesabında davacı borçlunun 24.869,15 TL borçlu olduğunun tespit edildiği, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacı borçlunun borçlu olmadığı gibi 9.699,01 TL fazla ödeme yapıldığı tespit edildiğine göre davalı tarafın istinaf başvurusunun yasal kesinlik sınırının üstünde olduğu anlaşılmakla, Mahkemenin 24/09/2020 tarihli ek kararın kaldırılmasına ve işin istinaf başvurusunun esasının incelenmesine karar verilmiştir. Borçlu İcra Mahkemesine başvurusunda, İcra Müdürlüğü'nce yapılan kapak hesabında, takibin kesinleşmesinden sonra Merkez Bankasının açıklamış olduğu kademeli faiz oranlarına göre dosya hesabının yapılması gerekirken %84 oranında dosya hesabı yapılmasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle fazla ödeme olduğunu iddia etmiştir....
itiraz etmiş olduğu ve takibin bu yönüyle durdurulmasına karar verildiği, itirazın kaldırılmasına dair bir dava açılmış olmadığı görüldüğünden davacı alacaklının yeniden kapak hesabı yapılması talebinin dosya içinde mevcut itiraz kararının kaldırılmadan yapılamayacağı anlaşılmış olmakla icra memur işleminin usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek davacının davasının reddine" dair karar verildiği görülmektedir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2345 KARAR NO : 2023/485 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MERSİN 2. İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/06/2021 NUMARASI : 2021/271 ESAS 2021/370 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (Dosya Kapak Hesabına İtiraz) KARAR : Mersin 2....
Açıklanan maddi ve hukuki olgular çerçevesinde, davacının bu dosya kapsamında talep edebileceği alacak olarak sadece kabul edilen borç miktarı olan 30.345,00 TL'nin icra takip tarihi olan 23.07.2014 ilâ ödeme tarihi olan 07.08.2014 tarihleri arasında işlemiş faiz alacağı kalmıştır. Mahkemece açıklanan bu duruma göre davanın sonuçlandırılması yerine davacı tarafından yapıldığı anlaşılan icra dosyası kapak hesabına göre davanın sonuçlandırılması doğru olmadığı gibi dava tarihi itibariyle davalı borçlunun takip dosyasına konu borç aslının tamamını ödediği anlaşıldığından ortada likit bir alacağın varlığı söz konusu olmadığından icra inkâr tazminatı isteminin de reddi yerine kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir. Kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir....
hizmetine istinaden borçlu ------- tarafından hizmet bedelini ödeme yükümlülüğü yerine getirmediğini, iş bu sebeple davacı şirket tarafından alacağına kavuşabilmek adına borçlu şirket hakkında icra takipleri başlattığını, davacı şirket tarafından ---- asıl alacağına istinaden------ dosya ile ilamsız icra takibi başlattığını, söz konusu takipten kaynaklanan ---- ------tarihli kapak hesabına istinaden ------ alacağı bulunduğunu, yine davacı şirketin tarafından ---- asıl alacağına istinaden----- dosya ile ilamsız icra takibi başlattığını, söz konusu takipten kaynaklanan ------- tarihli kapak hesabına istinaden ----- alacağı olduğunu,--- alacak kaydı dilekçeleri, iş bu iki takipten kaynaklanan kapak hesaplarına istinaden alacakları bildirilmiş olup, ekinde tarafların imzalamış oldukları sözleşme, ----- tarihi itibari ile icra dosyalarından alınan kapak hesapları, takibe konu faturaları eklenerek talepte bulunduklarını, ancak ------ tarafından ----- tarihinde----- alacaklarının kesinleşme...