Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatların Tarzı İcrasına Dair Kanunun 71. maddesi uyarınca diş hekimi ile hastası arasındaki tedavi giderlerinden kaynaklanan ihtilafları çözümleme görevi dava değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine, yasal süresi içinde başvurulduğu takdirde dosyanın görevli Antalya Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, diş hekimi (ortodondist) olan davalıya yaptırdığı diş tedavisi ücretini ödemesine rağmen tedavinin başarısız olması nedeni ile yeniden yaptıracağı tedavi nedeni İle oluşacak maddi ve manevi zararının tazmini istemi ile bu davayı açmıştır....

    Ancak; 1-Suça sürüklenen çocuk hırsızlık suçunu işledikten sonra yakalanması üzerine, müştekiye ait çaldığı eşyalardan diş protezi ve çakmağı yer göstererek teslim ettiğinin arama ve zapt etme tutanağı, sanığın savunması ve müştekinin anlatımı ile tespit edilmesi karşısında, kısmi iade nedeniyle müştekiden rızası sorularak, suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK.nun 168/1-4. maddesinin uygulama koşullarının tartışılmaması, 2-5237 sayılı TCK'nın 2/1. maddesinin 2. cümlesi uyarınca, “Kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunamaz.” Aynı Kanun'un 31. maddesi uyarınca, fiili işlediği sırada 12 yaşından küçük olan ya da 12 – 15 yaş grubunda olup ta işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya davranışlarını yönlendirme yeteneği yeterince gelişmeyen kişilerin(çocukların) cezai sorumluluğu yoktur....

      , üst damak protezi damağa uygun yapılmadığı için 21/12/2012 tarihinde ......

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/10/2021 NUMARASI : 2018/110 ESAS - 2021/484 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Maddi-Manevi Tazminat) KARAR : İDDİA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2011- 2012 yıllarında davalıya diş tedavisini yaptırdığını, ancak davalının yapmış olduğu işlemlerden müvekkilinin gerekli ve yeterli sonucu alamadığını, sonrasında zirkonyumdan 8.000,00TL karşılığında yeniden diş yaptırdığını, ancak yine yeterli bir netice alınamadığını, yanlış tedavi nedeniyle ağrılarından yemek yiyemez hale geldiğini, yüzünde şişmeler olduğunu, dayanılmaz acılar çektiğini beyan ederek şimdilik 1.500,00TL yapılmış olan yanlış tedavi ve yapılması zorunlu olan tedaviler için; 500,00TL şimdiye kadar alınmış olan ve yeni yapılacak tedavi sonrası alınacak olan ilaç bedelleri için, uygun olan faiz miktarlarıyla birlikte hesaplanarak ödenmesine, ayrıca müvekkili için davalı aleyhine 10.000,00TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Mahkemece ,diş implantı ve protezi ile bunların maliyetleri konusunda uzman resen seçilecek bir bilirkişinin daha önce rapor veren bilirkişi heyetine eklenmesi ile,dosyanın bu bilirkişi heyetine tevdi edilerek,öncelikle bu olay açısından davacının talepleri arasında bulunan işgücü kayıp oranı ve işgücü kaybından kaynaklanan varsa tazminat tutarının hesaplanmasına, aynı zamanda davacının yapılan işlerden halen kullanımında olan ve yararlandığı hizmet ve tutarı varsa belirlenerek, iş bedelinden indirim yapılması gerekip gerekmediği tartışılarak, davacının talep ettiği alacak miktarlarının hesaplanmasına dair ek rapor alınması gerektiğinden, bu doğrultuda talep edilen tüm alacak kalemlerinin ayrı ayrı kapsamı belirlenerek toplanacak deliller uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ve yetersiz ATK ve bilirkişi raporu benimsenerek hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır....

        T5 Dava Türü : Alacak ve Manevi Tazminat (Diş Tedavisinden Kaynaklanan) Mahalli mahkemenin kararına karşı istinafa başvurulmuş olmakla, Dairemiz Üyesi tarafından hazırlanan rapor incelendi....

          Davacı, önceki dönem belediye başkanı ve mali hizmetler müdürü olan davalıların, su ve kanalizasyon tesisi yapımından kaynaklanan harcamalar için vatandaştan katılım payı almayarak kamunun zarara uğramasına neden olduklarını iddia ederek, zararın tazmini isteminde bulunmuştur. Davalılar, davacı belediyenin alacağını vatandaştan tahsil etme imkanı varken kendilerinden istemesinin yasal olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır. Yerel mahkemece, davacı belediyenin su ve kanalizasyon katılım bedellerini bu hizmetlerden yararlanan vatandaşlardan 6183 sayılı Yasa uyarınca tahsil etme imkanının bulunduğu, sorumluluğun hizmetten yararlanan kişilere ait olduğu, bu nedenle davalıların pasif husumet ehliyetlerinin bulunmadığı kabul edilerek, davanın reddine karar verilmiştir....

            Yargıtay uygulamasında diş hekimi ile hasta arasındaki ilişki bilhassa tedaviye yönelik bir müdahale varsa esas itibariyle vekâlet sözleşmeleri hükümlerince çözümlenmiş, hekimce yapılan işlem tedaviye yönelik olmayıp estetik veya tamamen dışarıdan elde edilen bir malzeme (diş protezi gibi) ile yapılmış bir işlem ise eser sözleşmesinin varlığı kabul edilmiştir. 15. Eldeki davada da davacı diş sağlığı ile ilgili sorunların tedavisi amacıyla davalı diş hekimine başvurduğundan taraflar arasında uygun düştüğü ölçüde Borçlar Kanunu’nun vekâlet hükümleri çerçevesinde değerlendirilmesi gereken bir hukukî ilişkinin bulunduğu çekişmesizdir. 16. Vekâlet sözleşmesi, mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun (BK) 386 ve devamı maddelerinde [6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK), m.502 vd.] düzenlenmiştir. 17....

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/841 KARAR NO : 2022/1104 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MAHKEMESİ TARİHİ : 08/10/2019 NUMARASI : 2016/275 ESAS-2019/465 KARAR DAVA KONUSU : Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan Maddi ve Manevi Tazminat KARAR : Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasında mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilen dosyanın yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM; Davacı vekili tarafından verilen 18/02/2016 tarihli dava dilekçesinde özetle;Davacının, diş ağrısı şikayeti ile 27/01/2014 tarihinde Özkaya Tıp Merkezine başvurduğunu, burada yapılan muayenede 14 ile 16 numaralı dişlerin çürük olduğunun tespit edildiğini, bu sebeple 31/01/2014 tarihinde...

              O halde davacının sadece kaza nedeniyle gerçekleşen diş kayıpları ve yapılması gereken zorunlu diş tedavisi için gerekli iyişletirme giderinin ne kadar olduğu hususu araştırılarak bunun hüküm altına alınması gerekirken davacının kaza ile ilgili olmayan diş kayıpları ve yapılması gereken zorunlu diş tedavisi dışındaki lüks diş tedavisi giderlerinden de davalıların sorumlu tutulması doğru görülmemiş ve bozma nedeni yapılmıştır. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2, 3, 4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... şirketi vekili ile davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ..., ... ve Axa Sigorta A.Ş'ne geri verilmesine 04/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu