Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 10.09.2008 gün ve 2005/391-2008/282 sayılı hükmü bozan Dairemizin 12.05.2010 gün ve 2009/1755-2010/2794 sayılı ilamı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R - Dava, eser sözleşmesine dayalı bakiye alacağın ödenmesi istemiyle açılmış, mahkemece kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın taraf vekillerince temyizi üzerine, davalının temyiz istemi reddedilmiş, davacının temyiz itirazları kısmen kabul edilerek karar bozulmuştur. Bu defa davalının karar düzeltme istemiyle dosya yeniden incelenmiştir. 1-Yargıtay ilâmında belirtilen gerektirici nedenler karşısında davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer karar düzeltme istemleri reddedilmelidir. 2-Taraflar ile dava dışı ... arasında imzalanan 13.03.2002 tarihli sözleşmeyle davacı, önceki yüklenici ...'...

    temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun'un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından “neticeden sanığın 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” ibaresi çıkarılarak yerine "...sanığın cezasının 1 ay hapis cezası üzerinden infazına" ibaresi eklenmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

      Mühendislik ve İnşaat AŞ'nin karar düzeltme istemi nedeniyle dosya yeniden incelendiğinde; Dairemizin bozma ilamının ilk bendinde temyiz eden davalının (2) sayılı bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra (2) numaralı bentte, yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporlarının dava konusu zararın davalıların eyleminden kaynaklanıp kaynaklanmadığı hususunda yeterli incelemeyi içermediği, hüküm kurmaya elverişli olmadığı, aralarında jeoloji mühendisinin de bulunduğu yeni bir bilirkişi heyeti ile mahallinde keşif yapılarak illiyet bağının tespitinin gerektiği belirtilerek eksik inceleme nedeniyle ve araştırmaya yönelik olarak bozulduğu anlaşılmaktadır. Şu durumda, bu bozma nedenine göre temyiz eden davalının diğer temyiz itirazları incelenmediğinden Dairemizin bozma ilamının ilk bendi yanılgıya dayalıdır. Karar düzeltme istemi bu bakımdan kabul edilmeli ve bozma ilamının anılan bendi çıkarılmalıdır. SONUÇ: Davalılardan .......

        süresi içinde yükümlülük tayinine yer olmadığına” ibaresinin çıkartılmasına karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23/02/2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Süresi içinde davalılardan ... vekili Avukat ... tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’nun 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Temyiz ilamında bildirilen gerektirici nedenler karşısında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun değişik 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birine uygun olmayan davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan karar düzeltme talepleri reddedilmelidir. 2-Davalının diğer karar düzeltme isteğine gelince: Dava, ...... kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiş ve dairemizin 30.01.2012 tarih ve 2010\13086-2012\1049 sayılı ilamı ile onanmıştır. Davalının karar düzeltme istemi üzerine dosya yeniden incelenmiştir. ... genel bütçeye bağlı bir kuruluş olarak Harçlar Kanunu uyarınca harçtan muaftır....

            Davacıların karar düzeltme istemi nedeniyle dosya yeniden incelendiğinde; Dairemizin bozma ilamının 3/a sayılı bendinde aynı dava içerisinde ancak bir kez ıslah yapılabileceği gerekçesi ile davacılardan ...’in ıslah dilekçesinin geçersiz olduğu belirtilmiştir. Dosya kapsamından davacılardan ... ile ... tarafından ayrı dilekçeler ile ıslah işlemi yapıldığı ve yapılan bu işlemlerin geçerli bulunduğu anlaşılmaktadır. Şu durumda Dairemizin bozma ilamının 3/a numaralı bendi yanılgıya dayalıdır. Karar düzeltme istemi bu bakımdan kabul edilmeli ve bozma ilamının anılan bendi çıkarılmalıdır....

              Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla .. ’nun 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1- Davacının, temyiz ilamında bildirilen gerektirici nedenler karşısında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun değişik 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birine uygun olmayan aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan karar düzeltme istemi reddedilmelidir. 2- Davacının diğer karar düzeltme istemine gelince; Dava, maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece verilen kısmen kabule yönelik karar, Dairemizin 02/10/2014 gün 2013/16787 esas ve 2014/12799 karar sayılı ilamı ile onanmış, davacı kararın düzeltilmesini istemiştir....

                Şu durumda, Dairemizin karar düzeltme isteminin reddine ilişkin kararında maddi hata bulunmayıp davacının maddi hatanın düzeltilmesi istemi yerinde bulunmadığından istemin reddine karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davacının maddi hatanın düzeltilmesi isteminin REDDİNE 29/05/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                  SONUÇ : Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, hükmün 2. ve 3. bentler gereğince BOZULMASINA, 06.12.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                    nin soyisminin düzeltilmesi istemi yönünden davanın reddine karar verilmiş, kararı hazine vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Yargılama sonunda dava konusu parsellerden biri ile ilgili davanın reddedilmesi nedeniyle HUMK.nun 417. maddesi gereğince ve 4667 sayılı kanununun 81. maddesi ile değişik 1136 sayılı Avukatlık Kanunununun 168/son maddesi gereğince davada kendisini vekil ile temsil ettiği anlaşılan davalı taraf yararına hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu yönde bir karar verilmemesi doğru değildir. Hükmün bu nedenle bozulması gerekli ise de; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK.nun 438/VII. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu