Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacılar vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle düzeltilerek onanmış olup, karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir....

    Davacı idare vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle onanmış olup karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır....

      Davacılar vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle onanmış olup, karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir....

        Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi raporuna göre yaşının 17 olduğunun tespit edilmesine rağmen, suça sürüklenen çocuğun yaşının düzeltilmesi halinde annesi ile arasında 12 yıldan az bir süre olduğunun anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuğun annesinin yaşının düzeltilmesi için mahalli Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunulması, bu hususun bekletici mesele yapılması ve annesinin yaşı düzeltildikten sonra sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun yaşının CMK'nın 218/2. maddesi uyarınca yaşı usulüne uygun düzeltilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuğun temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 05.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          den alınmasına, diğer davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 16.10.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            İcra Ceza Mahkemesinin 04.12.2013 tarih ve 2013/440 Değişik iş sayılı kararının incelenmesi sonucu Dairemizden verilen 20.03.2014 gün ve 2014/6569 Esas, 2014/5252 Karar sayılı kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.05.2014 gün ve 2014/32456 sayılı başvurusu ile, 5320 sayılı Yasanın 8. maddesinin 1. fıkrasına 5560 sayılı Yasanın 29. maddesiyle eklenen 2. cümle uyarınca anılan kararımızdaki maddi hatanın düzeltilmesi istemi üzerine, 20.03.2013 tarihli ilamın son paragrafındaki gün ve sayı ibarelerinin sehven farklı yazıldığının anlaşılması nedeniyle yapılan yeniden incelemede gereği görüşüldü: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının maddi hatanın düzeltilmesi niteliğindeki talebi yerinde olduğundan, kabulü ile Dairemizin 20.03.2014 gün ve 2014/6569 Esas, 2014/5242 Karar sayılı ilamının son paragrafındaki Kocaeli 1. İcra Ceza Mahkemesinin 31.10.2013 gün ve 2013/166 Değişik İş sayılı" kısmının çıkarılarak yerine "Kocaeli 1....

              Çocuk Mahkemesinin 13.10.2008 tarih ve 2007/617 Esas ve 2008/205 Ek karar sayılı kararı olduğu, ancak Dairemizin ilamında karar tarihinin 29.04.2008 olarak yazıldığı” belirtilerek maddi hatanın düzeltilmesi isteminde bulunulması üzerine, dosya Dairemize gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü: T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesinin 1. fıkrasının ikinci cümlesi uyarınca, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 16.02.2014 gün ve 6-2009/40728 sayılı yazısında belirtilen “maddi hatanın düzeltilmesi istemi” yerinde görüldüğünden kabulü ile; Dairemizin 03.02.2014 gün, 2011/15500 Esas ve 2014/1184 Karar sayılı ilamının başlık kısmında “29.4.2008” olarak yazılan mahkeme karar tarihinin “13.10.2008” olarak düzeltilmesine, kararın diğer yönlerinin aynen korunmasına, 05.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada Dalaman (Kapatılan) Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 23/06/2009 gün ve 2005/357-2009/204 sayılı kararı bozan Daire’nin 05.02.2013 gün ve 2012/16405-2013/1906 sayılı kararı aleyhinde davalılardan ... ile ... vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan yargılaması sonucunda davalılardan ... hakkındaki davanın kısmen kabulüne,diğer davalılar haklarındaki davanın ise husumet yokluğundan reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine davalı ... yönünden temyiz istemi miktar itibarıyla kesin olduğundan bahisle reddedilmiş, davacı ve diğer davalılar yararına karar bozulmuştur....

                  Buna göre, asıl olan eşlerin birlikte dava açmaları ise de, bunlardan birisi tarafından açılacak davaya diğer eşin sonradan icazetini bildirip olumlu iradesini ortaya koyması ile velayetin birlikte kullanılması gerçekleşmiş olacağından yeterlidir. Diğer eşin katılımının veya rızasının sağlanamadığı davanın ise reddi gerekir. Bu bakımdan mahkemece davacıya, eşinin davaya katılmak ya da duruşmada hazır bulunmak suretiyle icazetini bildirmesi veya icazetini gösteren imzası noterden onaylı belge ibraz etmesi için mehil verilip, bunun sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eşlerden birisinin istemi yeterli bulunarak davanın esası hakkında hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 16.02.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Buna göre, asıl olan eşlerin birlikte dava açmaları ise de, bunlardan birisi tarafından açılacak davaya diğer eşin sonradan icazetini bildirip olumlu iradesini ortaya koyması ile velayetin birlikte kullanılması gerçekleşmiş olacağından yeterlidir. Diğer eşin katılımının veya rızasının sağlanamadığı davanın ise reddi gerekir. Bu bakımdan mahkemece davacıya, eşinin davaya katılmak ya da duruşmada hazır bulunmak suretiyle icazetini bildirmesi veya icazetini gösteren imzası noterden onaylı belge ibraz etmesi için mehil verilip, bunun sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eşlerden birisinin istemi yeterli bulunarak davanın esası hakkında hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 2.3.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu