Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Oysaki disiplin cezasının iptaline yönelik talebin normatif bir karşılığı yoktur. Bu nedenle bu davanın esasına girilerek hüküm tesis edilmesi hatalıdır. Nitekim doktrinde belirtildiği üzere ‘’ hukuk sistemimizde bu yönde açık bir yasal düzenleme yer almadığından iş mahkemesince işverenin verdiği disiplin cezasının iptali ve işverenin bu yönde bir işlem yapmaya zorlayıcı nitelikte bir karar verilmesi mümkün değildir.’’ (Süzek Sarper 15.baskı s.134) Türk Borçlar Kanunu’nun 399. maddesi ise ‘’ İşveren, işin görülmesi ve işçilerin işyerindeki davranışlarıyla ilgili genel düzenlemeler yapabilir ve onlara özel talimat verebilir. İşçiler, bunlara dürüstlük kurallarının gerektirdiği ölçüde uymak zorundadırlar.’’ hükmünü amirdir. Bu hüküm işverenin işyerinde düzenleme yapmasının ve genel kurallar tesis etmesinin normatif dayanağı olup iş bu davaya konu disiplin cezasının temel dayanağını bu hüküm temin etmektedir....

Oysaki disiplin cezasının iptaline yönelik talebin normatif bir karşılığı yoktur. Bu nedenle bu davanın esasına girilerek hüküm tesis edilmesi hatalıdır. Nitekim doktrinde belirtildiği üzere ‘’ hukuk sistemimizde bu yönde açık bir yasal düzenleme yer almadığından iş mahkemesince işverenin verdiği disiplin cezasının iptali ve işverenin bu yönde bir işlem yapmaya zorlayıcı nitelikte bir karar verilmesi mümkün değildir.’’ (Süzek Sarper 15.baskı s.134) Türk Borçlar Kanunu’nun 399. maddesi ise ‘’ İşveren, işin görülmesi ve işçilerin işyerindeki davranışlarıyla ilgili genel düzenlemeler yapabilir ve onlara özel talimat verebilir. İşçiler, bunlara dürüstlük kurallarının gerektirdiği ölçüde uymak zorundadırlar.’’ hükmünü amirdir. Bu hüküm işverenin işyerinde düzenleme yapmasının ve genel kurallar tesis etmesinin normatif dayanağı olup iş bu davaya konu disiplin cezasının temel dayanağını bu hüküm temin etmektedir....

Davalı idare; TCDD Personel Yönetmeliği hükümlerine uygun olarak verilen disiplin cezasının hukuka da uygun olduğunu ileri sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir. T.C. Anayasasının 129/2. maddesinde; memurlar ve diğer kamu görevlileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları mensuplarına savunma hakkı tanınmadıkça disiplin cezası verilemeyeceği belirtilmiştir. TCDD Personel Yönetmeliği'nin "Savunma Hakkı" başlıklı 122. maddesinde de; savunması alınmadan, personel hakkında disiplin cezası verilemeyeceği, hakkında disiplin kovuşturması yapılan personelin, soruşturmayı yapanın, disiplin cezasını vermeye yetkili amirin ve disiplin kurulunca tanınan 7 günlük süre içinde yazılı olarak savunmasını yapacağını, bu sürenin tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı, belirtilen süre içinde savunmasını yapmayan personelin, savunma hakkından vazgeçmiş sayılacağı hükmüne yer verilmiştir....

    suretiyle disiplin soruşturmasına başlanması nedeniyle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 47. maddesinde öngörülen emredici ve hak düşürücü sürelere uyulmadan verilen ve kesinleşen hücreye koyma disiplin cezasının açıkça usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, İnfaz Hakimliğinin doğrudan bu disiplin cezasını kaldırma yetkisi olmasada Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığınca verilen ve şikayet olmaksızın kesinleşen idari karar niteliğindeki bu disiplin cezasının kaldırılması için idari işlemlerin başlatılması amacıyla yetkili ve görevli idari birimlere bildirimde bulunması ve bu aşamada disiplin cezasının infazına başlanmasına yer olmadığına karar vermesi gerekirken disiplin cezasının onanmasına dair verdiği kararın yerinde olmaması nedeniyle, hükümlünün bu karara karşı yaptığı itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine dair verilen Düzce 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 29.01.2019 tarihli ve 2019/60 değişik iş sayılı kararının kanun...

      disiplin cezası yönünden şikayetin reddine karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiği, Disiplin cezasının bu aşamadaki kanun yolları tüketildiğinde kesinleşeceği, disiplin cezasının kesinleşmesi ile infazına başlanmasının birbirinden farklı olduğu ve infazına başlanması için 5275 sayılı Kanunun 48/3-a maddesinde, “Hücreye koyma cezasının infazına, infaz hâkiminin onayı ile başlanır.” şeklindeki düzenleme gereğince infaz hakimliğince sadece disiplin cezasının onaylanmasının gerektiği, gerek 5275 sayılı Kanunda gerekse 4675 sayılı Kanunda İnfaz Hakimliğince verilen onay kararına karşı yasa yolunun öngörülmediği, bu hali ile kesinleşmiş disiplin cezasının infazına başlanılması için alınan onay kararının esastan denetlenemeyeceği gözetilmeden, itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan Kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı...

        Bu nedenlerle, asıl davada istenilen disiplin cezasının iptali ile birleşen davada istenilen işe iade taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünden hüküm kurulması isabetsiz olmuştur. Kabule göre; davalı kurum harçtan muaf olduğu halde davalı aleyhine harca hükmedilmiş olması da hatalıdır. Açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ile yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....

        Bu nedenlerle, asıl davada istenilen disiplin cezasının iptali ile birleşen davada istenilen işe iade taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünden hüküm kurulması isabetsiz olmuştur. Kabule göre; davalı kurum harçtan muaf olduğu halde davalı aleyhine harca hükmedilmiş olması da hatalıdır. Açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ile yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....

        Öte yandan disiplin cezaları verilirken 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda ve kurumların özel mevzuatlarında belirtilen ilkelere uygun bir şekilde disiplin soruşturmasının tamamlanması, savunma hakkının tanınması ve gereğinin yapılması için disiplin soruşturma raporunun yetkili kişi ve kurullara gönderilmesi ve bu kişi ve kurullarca cezanın tesis edilmesi gerekmektedir. Bu süreç içinde mevzuatta belirtilen ilkelere uyulmaması halinde verilen ceza hukuka aykırı olur ve iptali gerekir. Disiplin cezasıyla cezalandırılması için hakkında soruşturma açılan kamu görevlisinin savunması alınırken disiplin suçunu oluşturan eylemi açık bir şekilde belirlenmeli, disiplin suçu oluşturan eyleminin hangi disiplin kurallarını ihlal ettiği ortaya konulmalıdır. Bunun için de disiplin soruşturmasıyla ilgili tüm hukuki delillerin toplanması ve soruşturmanın tamamlanması gerekmektedir....

          yer alan "Amirine ve mahiyetindekilere fiili tecavüzde bulunmak" fiili kapsamında değerlendirilerek Devlet memurluğundan çıkarma cezasının verilmesinin uygun görüldüğü, ancak iyi sicilden dolayı kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının teklif edildiği, disiplin kurulunda teklif edilen cezanın olayda işçi … da kusuru bulunduğundan bahisle oyçokluğu ile reddedildiği, bunun üzerine disiplin amirince davacıya aylıktan kesme cezası verildiğinin anlaşıldığı, bu durumda davacının, yapılan disiplin soruşturması sonucunda disiplin kurulunca ceza verilmesi uygun bulunmayarak reddedilmesi sonucunda disiplini amirince söz konusu fiili 657 sayılı Kanun'un 125/C bendine göre aylıktan kesme cezası verildiği görülmekte ise de, davacının fiil ve eylemi 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 125. maddesinin C bendinde belirtilen hangi fiil ve davranış kapsamında olduğu belirtilmeksizin disiplin amirince 1/8 oranında aylıktan kesme cezası ile tecziye edilmesine ilişkin işlemde şekil yönünden hukuka uyarlık...

            kadar 657 sayılı Devlet Memurları Kanunundaki disiplin hükümlerinin geçerli olacağı sonucunun ortaya çıktığı; derdest haldeki davalara konu olan disiplin cezalarının ise ceza hukukunun "sanık lehine olan hükmün uygulanması gerektiği" yönündeki ilke uyarınca işlem tarihinde yürürlükte olan disiplin düzenlemeleri ile 657 sayılı Kanun'daki disiplin düzenlemelerinden memur lehine olan kuralların uygulanması ve isnad edilen eylemin her iki düzenlemeyle kıyaslanarak hangi hüküm memur lehine ise ona göre bir disiplin cezasının tayini gerektiğinden, davalı idarece davacıya isnad edilen fiilerin 657 sayılı Kanun'un 125. maddesinde belirtilen disiplin suç ve cezaları bakımından yeniden değerlendirilerek, iptal edilen yasa hükmü yürürlükte iken verilen cezadan daha ağır olmamak üzere yeni bir ceza verilmesi gerektiğinden bahisle istinaf başvurusunun gerekçeli olarak reddine, Mahkeme kararının dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmı ile ilgili olarak kararda belirtilen gerekçe doğrultusunda davalı...

              UYAP Entegrasyonu