Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre disiplin cezasının işçiyi bağlayabilmesi sözleşme veya iç yönetmelikle önceden yazılmış olması ve işçiye bildirilmiş olması gerekir. Disiplin cezası işyerinin düzen ve disiplinini sağlamak amacıyla verilebilir. Bir disiplin cezasının uygulanabilmesi için işçin kusurlu bulunması da zorunludur. Toplu iş sözleşmesi ile öngörülen disiplin cezaları kanuna aykırılık taşımadığı ve işçi lehine olduğu takdirde geçerli sayılırlar. Örneğin, işten çıkarmayı gerektirecek nitelikteki bir eyleme yer değiştirme cezasın uygulanması işçi yararına olduğundan geçersizliği ileri sürülemez(Süzek Sarper, İş Hukukunda Disiplin Cezaları, Çalışma ve Toplum Dergisi, 2011/I, s.16). Hukukumuzda açık bir düzenleme bulunmadığı için, iş mahkemesince işverenin verdiği disiplin cezasının iptali ve işvereni bir işlem yapmaya zorlayıcı nitelikte karar verilmesi mümkün değildir....

Valiliği İl Polis Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır. İLGİLİ MEVZUAT : Uyuşmazlığa konu disiplin cezasının tesis edildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 8/24. maddesinde; "Yurda girmesi veya çıkması yasaklanan kişilerin girip çıkmalarına göz yummak, aracı olmak veya yol göstermek" fiili meslekten çıkarma cezasını gerektiren eylem, işlem, tutum ve davranışlar arasında sayılmıştır....

    belirtilen cezaların verilmesindeki amacın Oda Disiplin Kurullarının hızlı bir şekilde karar almasını sağlamaya yönelik olduğu, diğer taraftan iptali istenen düzenlemeyle İdare'nin yerinden yönetim kuruluşunun yerine geçerek onun adına işlem tesis etmesi söz konusu olmayıp disiplin cezasını verecek makamın yine Oda Disiplin Kurulu olduğu, Vergi Usul Kanunu 153/A maddesinde, cezaların uygulanmasında 3568 sayılı Kanun'da yer alan usullerin tatbik edileceği hükmü ile Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Disiplin Yönetmeliği'nin 12. maddesinde yer alan disiplin cezalarının uygulanmasına yönelik usullerin tatbikinin zorunlu kılındığı belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur....

      İçişleri Bakanlığı Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Yönetmeliğinin 4. maddesinin (a) bendinde, " Bakan, İçişleri Bakanlığı Merkez, bağlı kuruluşlar ve iller teşkilatında çalışan bütün memurların disiplin amiridir." aynı maddenin 3.fıkrasında da " Bakan ... başında bulundukları teşkilatta görevli bütün memurlar üzerinde disiplin amiri sıfatıyla haiz bulundukları yetkileri doğrudan kullanabilirler, anılan Yönetmeliğin 15.maddesinin 1. fıkrasında ise, " Disiplin cezalarından uyarma, kınama, aylıktan kesme cezaları Bakan ve ekli cetvelde ünvanları belirtilen disiplin,üst disiplin, en üst disiplin amirleri tarafından verilir. " hükümleri yer almış olup bu hükümler karşısında, davacının, İçişleri Bakanının, Valinin disiplin amiri olduğuna dair açık bir hüküm bulunmadığı ve disiplin cezası verme yetkisi olmadığı yolundaki iddiaları hukuki dayanaktan yoksun bulunmaktadır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 135. maddesinin 1....

        Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 02.....2022 tarihli ve 2020/2481 Esas, 2022/2105 Karar sayılı kararıyla; davacıya verilen ilk cezanın aynı Disiplin Kurulu kararında kaldırıldığı, ortada tekerrüre esas fiil bulunmadığı, ayrıca iptali istenen disiplin cezasının Sendika Disiplin Yönetmeliği'nin 19/a maddesine göre tesis edildiği, davacının hangi eylemiyle görev ve yükümlülüğünü yerine getirmekte ihmal gösterdiği belirtilmediği gibi davalının cevap dilekçesinde açıkladığı dayanağın da Disiplin Yönetmeliği'ne uygun olmadığı anlaşılmakla davalının istinaf başvurusunun yerinde olmadığı, ayrıca İlk Derece Mahkemesi karar gerekçesinin dosya içeriğine uygun olmadığının anlaşılması karşısında gerekçenin düzeltilmesine karar verildiği belirtilerek davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1....

          Bu itibarla, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının yürürlüğe girdiği 08/01/2016 tarihine kadar Yükseköğretim Kurumları, Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği'nin dayanağı olan 2547 sayılı Kanunun 53. maddesinin (b) bendinin ikinci cümlesi yürürlükte olduğundan, uyuşmazlığın dava konusu işlemin tesis edildiği tarihteki mevzuat dikkate alınarak çözümlenmesi gerekmekte olup, işin esasına geçilerek bir karar verilmesi gerekirken, davacıya verilen disiplin cezasının yasal dayanağının Anayasaya ve hukuka aykırı olduğunun Anayasa Mahkemesi kararı ile ortaya konulduğu gerekçesi ile dava konusu işlemin iptali yönünde verilen İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır....

            Bu itibarla, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının yürürlüğe girdiği 08/01/2016 tarihine kadar Yükseköğretim Kurumları, Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği'nin dayanağı olan 2547 sayılı Kanunun 53. maddesinin (b) bendinin ikinci cümlesi yürürlükte olduğundan, uyuşmazlığın dava konusu işlemin tesis edildiği tarihteki mevzuat dikkate alınarak çözümlenmesi gerekmekte olup, işin esasına geçilerek bir karar verilmesi gerekirken, davacıya verilen disiplin cezasının yasal dayanağının Anayasaya ve hukuka aykırı olduğunun Anayasa Mahkemesi kararı ile ortaya konulduğu gerekçesi ile dava konusu işlemin iptali yönünde verilen İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır....

              Olayımızda davacıya verilen disiplin cezasının bölge müdürlüğü disiplin kurulunca karara bağlandığı, davacı hakkında yürütülen disiplin soruşturmasında disiplin kurulunun başkan ve iki üyesinin de aynı soruşturma kapsamında olduğu ve aynı disiplin cezasıyla cezalandırılmasının teklif edildiği, önerilen disiplin cezasının disiplin kurulunca kabul gerekçesi olarak da, davacının tahakkuk memuru ve ita amirine gerçeğe aykırı yanıltıcı belge sunduğu hususunun gösterildiği, tahakkuk memuru ve ita amirinin ise önerilen cezayı değerlendiren disiplin kurulu başkanı ve bir üyesi olduğu görülmüş olup, bu haliyle olayın tarafı olan disiplin kurulu üyelerinin katılımıyla oluşan disiplin kurulunun, isnat edilen fiilin, önerilen disiplin cezası ile uygunluğunu objektif değerlendiremeyeceği ve bunun sonucunda verilen disiplin cezasının da hukuka uygun olmayacağı tartışmasızdır. Bu durum gözardı edilerek, işin esası hakkında verilen kararda isabet görülmemiştir....

                Belirtilen düzenlemeler uyarınca ilk derece mahkemelerinden 25.10.2017 tarihinden sonra verilen, işveren tarafından toplu ... sözleşmesi veya işyeri düzenlemeleri uyarınca işçiye verilen disiplin cezalarının iptali için açılan davalarda verilen kararlar hakkında bölge adliye mahkemesi kararları kesindir, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz. Dosya içeriğine göre, disiplin cezasının iptali talepli somut davada İlk Derece Mahkemesinin karar tarihi 25.10.2017 tarihinden sonra olduğundan; karara yönelik temyiz isteminin, 7036 sayılı Kanun'un 8 ... maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ve geçici 1 ... maddesinin dördüncü fıkrası ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince reddine karar verilmiştir....

                  Dosya içeriğine göre, disiplin cezasının iptali talepli somut davada İlk Derece Mahkemesinin karar tarihi 25.10.2017 tarihinden sonra olduğundan; karara yönelik temyiz isteminin 7036 Sayılı Kanun'un 8/1-a maddesi gereğince REDDİNE, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 28.10.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu