Buna göre disiplin cezasının işçiyi bağlayabilmesi sözleşme veya iç yönetmelikle önceden yazılmış olması ve işçiye bildirilmiş olması gerekir. Disiplin cezası işyerinin düzen ve disiplinini sağlamak amacıyla verilebilir. Bir disiplin cezasının uygulanabilmesi için işçin kusurlu bulunması da zorunludur. Toplu iş sözleşmesi ile öngörülen disiplin cezaları kanuna aykırılık taşımadığı ve işçi lehine olduğu takdirde geçerli sayılırlar. Örneğin, işten çıkarmayı gerektirecek nitelikteki bir eyleme yer değiştirme cezasın uygulanması işçi yararına olduğundan geçersizliği ileri sürülemez(Süzek Sarper, İş Hukukunda Disiplin Cezaları, Çalışma ve Toplum Dergisi, 2011/I, s.16). Hukukumuzda açık bir düzenleme bulunmadığı için, iş mahkemesince işverenin verdiği disiplin cezasının iptali ve işvereni bir işlem yapmaya zorlayıcı nitelikte karar verilmesi mümkün değildir....
üzerine verilen kararın ise kesin olduğu şeklindeki yasal düzenlemelere göre somut olay değerlendirildiğinde; Hükümlü hakkında firar eylemi nedeniyle yapılan disiplin soruşturması sonucunda Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığınca verilen 06.10.2017 tarihli ve 2017/1114 sayılı hücreye koyma disiplin cezasının şikayet yoluna başvurulmaksızın kesinleştiğinden, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 48/3-a maddesi uyarınca kesinleşen bu hücreye koyma disiplin cezasının infazına başlayabilmek için infaz hakiminin onayının alınması aşamasında kesinleşmiş disiplin cezasının esasına ilişkin olarak tarafların itiraz etme ve İnfaz Hakimliğinin de kesinleşmiş disiplin cezası kararıyla ilgili olarak esastan inceleme yapma ve kesinleşen disiplin cezasını bizzat kaldırma yetkisinin bulunmadığı, inceleme yetkisinin disiplin cezası verildiği sırada değerlendirme konusu yapılmayan, ancak cezanın infazı aşamasında mutlaka değerlendirmeye alınmasında zorunluluk...
Hukukumuzda işverenin disiplin cezası uygulama yetkisinin koşullarını, kapsamını, sınırlarını, usulünü, itiraz ve yargısal denetimini, bu yetkinin kullanılmasına karşı işçilere güvence sağlayan genel bir düzenleme mevcut değildir. İş Kanunu ve Borçlar Kanunu'nda konu ile ilgili bazı hükümler yer almaktadır. İş Hukuku'nun ilkeleri ile genel hükümler göz önünde bulundurularak toplu iş sözleşmeleri, bireysel sözleşmeler ve iç yönetmeliklerle disiplin hukukuna ilişkin düzenlemeler yapılabilir. Öncelikle işçiye verilecek disiplin cezasının hukuki bir dayanağı bulunmalıdır. Disiplin cezasının işçiyi bağlayabilmesi sözleşme veya iç yönetmelikle önceden yazılmış olması ve işçiye bildirilmiş olması gerekir. Disiplin cezası işyerinin düzen ve disiplinini sağlamak amacıyla verilebilir. Bir disiplin cezasının uygulanabilmesi için işçinin kusurlu bulunması zorunludur....
Hukukumuzda işverenin disiplin cezası uygulama yetkisinin koşullarını, kapsamını, sınırlarını, usulünü, itiraz ve yargısal denetimini, bu yetkinin kullanılmasına karşı işçilere güvence sağlayan genel bir düzenleme mevcut değildir. İş Kanunu ve Borçlar Kanunu'nda konu ile ilgili bazı hükümler yer almaktadır. İş Hukuku'nun ilkeleri ile genel hükümler göz önünde bulundurularak toplu iş sözleşmeleri, bireysel sözleşmeler ve iç yönetmeliklerle disiplin hukukuna ilişkin düzenlemeler yapılabilir. Öncelikle işçiye verilecek disiplin cezasının hukuki bir dayanağı bulunmalıdır. Disiplin cezasının işçiyi bağlayabilmesi sözleşme veya iç yönetmelikle önceden yazılmış olması ve işçiye bildirilmiş olması gerekir. Disiplin cezası işyerinin düzen ve disiplinini sağlamak amacıyla verilebilir. Bir disiplin cezasının uygulanabilmesi için işçinin kusurlu bulunması zorunludur....
İdare Mahkemesince, Danıştay Onikinci Dairesinin karar düzeltme aşamasında verilen 19/03/2019 tarih ve E:2016/9759, K:2019/2021 sayılı bozma kararına uyularak; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 126. maddesinde, kademe ilerlemesinin durdurulması cezalarının disiplin kurulları tarafından verileceğinin hükme bağlandığı, mevzuatta aksine bir hüküm bulunmadığı sürece disiplin cezasının verildiği tarihteki disiplin amiri veya disiplin kurulunun disiplin cezası vermeye yetkili disiplin amiri veya disiplin kurulu olduğu, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının verildiği tarihte davacının görev yaptığı yerdeki Çanakkale Valiliği İl Disiplin Kurulu tarafından işlem tesis edilmesi gerekmekteyken Diyarbakır Valiliği İl Disiplin Kurulu tarafından tesis edilen disiplin cezası işleminde yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline, davacının bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı zararının giderimine karar verilmesi yolundaki isteminin kabulüne, bu kapsamdaki...
İlgili disiplin otoritesince verilen disiplin cezasının uyuşmazlık konusu yapıldığı durumlarda yargı yerlerince, disiplin soruşturmasının usulüne uygun yapılıp yapılmadığı, ilgilinin fiilinin sübut bulup bulmadığı, sübut bulmuş ise eylemine uyan disiplin cezasıyla cezalandırılıp cezalandırılmadığı tespit edilerek hukuki denetim yapılmaktadır. İlgilinin eylemine uyan disiplin cezasıyla cezalandırılmadığının tespiti halinde; diğer bir anlatımla olayda tipiklik şartının yerine getirilmediği durumlarda yargı yerince disiplin cezasının iptaline karar verilebilecek olmakla birlikte, ayrıca ilgilinin eylemine uyan disiplin cezasının tespitinin de yapılması, disiplin otoritesinin yetki alanına girildiği anlamına gelmekte ve hukukilik denetiminin sınırlarının aşılması sonucunu doğurmaktadır....
Ağır Ceza Mahkemesinin 04/12/2017 tarihli ve 2017/1214 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak; 1-Hükümlünün “20 gün hücreye koyma” disiplin cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İzmir Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığının 25/09/2017 tarihli ve 2017/1048 sayılı kararının şikâyet edilmeden kesinleşmesini müteakip, anılan disiplin cezasının onaylanması talebinin reddi ile tüm sonuçları ile iptaline ilişkin karara karşı yapılan itirazın reddine karar verilmiş ise de, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 48/3-a maddesinde yer alan "a) Hücreye koyma cezasının infazına, infaz hâkiminin onayı ile başlanır..." şeklindeki hüküm gereğince, hükümlünün hücreye koyma disiplin cezası ile cezalandırılmasına dair disiplin cezasının şikâyet edilmeden kesinleşmesinden sonra 5275 sayılı Kanun'un 48/3-a maddesi gereğince hücre cezasının infazına başlanabilmesi için talep edilen onaylama kararında artık disiplin cezasının esasına ilişkin değerlendirme yapılamayacağı...
İdari işlem niteliğindeki disiplin cezasının da tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuata göre yargısal denetiminin yapılması gerekmekte ise de, lehe olan normun uygulanması ilkesinin disiplin cezaları yönünden de geçerli olduğunun kabulü gerekmektedir. Dolayısıyla fiilin işlendiği tarih itibarıyla yürürlükte bulunan mevzuat ile daha sonra yürürlüğe giren mevzuat hükümleri farklı ise, disiplin cezasıyla cezalandırılacak olan kişilerin lehine olan mevzuat hükmü dikkate alınmalıdır....
Yerel mahkemece, dava dilekçesinde 2-3-5-7-8-9-10-11 nolu eklerde belirtilen ve davaya dayanak yapılan iddiaların hakaret kastıyla değil, iddia ve savunma hakkı kapsamında ileri sürülen iddialar olduğu gerekçesiyle bu ekler yönünden istenen manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmiş, 4-6-12 nolu eklere dayalı manevi tazminat isteminin ise bu dilekçelerde davalının hırsızlık ile suçlanarak hakaret edildiği gerekçesiyle manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2008/1034 E. 2012/733 K sayılı dava dosyası incelendiğinde; katılanın ..., sanığın ... olduğu, yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında "bilimsel hırsız" şeklindeki yazılı beyanlarından dolayı mahkumiyet kararı verildiği; ancak kararın temyiz incelemesinin sonuçlanmadığı henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır....
Şu durumda, davanın reddine karar verilmesi gerekir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca, davanın esastan reddi halinde disiplin para cezasının takdir edilerek hüküm altına alınması gerekir. Bu konuda, dava konusu olayın gelişim biçimi ve dosyaya yansıyan olgular göz önünde tutulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda gösterilen nedenle; 1-HMK.'nun 46. maddesindeki şartlar oluşmadığından davanın esastan REDDİNE, 2-HMK.'nun 49. maddesine göre takdiren 500,00-TL disiplin para cezasının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine, 3-Alınması gerekli 31,40-TL maktu harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, 4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı yararına takdir olunan 3.000,00.- TL maktu avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine...” karar verilmiştir. Kararın Temyizi: 7. Özel Daire kararı süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmiştir. II. GEREKÇE 8....