-TL değer gösterilmek suretiyle açılmış, çekişme konusu bağımsız bölümün keşfen değeri 21.361,00.-TL olarak saptanmış, eksik harç ikmal edilmemiştir. Dava reddedildiğine göre davada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına, keşfen belirlenen dava değeri üzerinden yargılama sırasında harcın ikmal edilmediği gözetilerek "dava dilekçesinde gösterilen ve harcı tamamlanan değer üzerinden" karar tarihinde yürürlükte bulunan...’nin 6. maddesindeki düzenleme uyarınca avukatlık ücreti taktir edilmesi gerekirken "harcı tamamlanmayan keşfen belirlenen değer üzerinden" fazla avukatlık parasına karar verilmiş olması doğru değildir. Ne varki; anılan bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden; yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının 4. bendindeki; “ Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, dava konusu olan taşınmazın değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ... gereğince taktir edilen 2.563,37....
Özçakır ın 200/64800 payından davacılar hissesine isabet eden bölümün iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, ) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının ...... irad kaydedilmesine, 14/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; ... plakalı araç müvekkili şirket tarafından trafik sigorta poliçesi ile sigortalanmış olduğunu, aracın dava konusu kaza tarihinden daha önce geçirdiği bir kaza nedeniyle değer kaybına uğrayıp uğramadığının araştırılmasını, davacı yanın davada değer kaybı ve kazanç kaybı taleplerinin belirsiz alacak davasına konu edilmesi mümkün olmadığını, zira ortada eğer bir kazanç kaybı var ise bunun ne kadar olduğu belli olduğunu, yine değer kaybının da hesaplanması mümkün olan bir alacak kalemi olduğunu davanın reddini talep etmiştir....
Blok, 8. kattaki mesken niteliğindeki (16) numaralı daire nedeniyle katkı payı, değer artış payı ve elde edilen kiradan kira alacağı bulunduğu açıklanarak; fazlaya ilişkin hak saklı tutularak 8.000 TL.si katkı ve değer artış payından, 2.000 TL.si ise kira gelirinden olmak üzere toplam 10.000 TL. alacak talep edilmiş; daha sonra 05.05.2014 tarihinde peşin harcı yatırılmak suretiyle, 8.000 olan talep 47.000 TL. daha arttırılarak 55.000 TL.na çıkarılmış ve bu şekilde toplam 57.000 TL'nin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi istenilmiştir. Davalı yargılama aşamalarında yinelenen cevap ve beyan dilekçelerinde; kooperatif aidat ve diğer ödemelerini tamamen kendi gelirinden karşıladığını, davalının herhangi katkı ve ödemesinin bulunmadığını savunarak;davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Temyiz Sebepleri 1.Davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde öne sürdükleri sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesinin kararının hatalı olduğunu belirterek araç yönünden katılma alacağına hükmedilmemesi ve ziynet eşyaları kapsamında değer artış payına hükmedilmemesi yönünden yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. 2.Davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde öne sürdükleri sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesinin kararının hatalı olduğunu belirterek hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, katılma alacağı ve değer artış payı istemine ilişkindir. Davacının katılma alacağının bulunup bulunmadığı ve katılma alacağının miktarı ile davacının değer artış payına esas ziynetlerinin evlilik birliği içerisinde bozdurularak davalı adına taşınmaz alıp alınmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
Davacı vekili ise, ...’da bulunan 1415 sayılı parselin satışında ½ paya isabet eden paranın vekil edeni tarafından 57 nolu bağımsız bölümün alım bedeline katkı yaptığını açıklayarak davalı tarafından edinilmiş maldan karşılanan 57 nolu bağımsız bölümden kaynaklanan katılma alacağı ile ...’da bulunan 1415 parsel sayılı taşınmazın ½ satışına isabet eden kişisel mal nedeniyle aynı bağımsız bölüme yapılan katkıdan doğan değer artış payını istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlık eşler arasında katkı payından kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 13.12.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Dava, katkı payından kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup kararın temyizen inceleme görevi Yargıtay 8.Hukuk Dairesi’ne aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 8.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kişisel mal olarak kabul edilen bu katkı oranı, 01.01.2002 tarihinden sonra geçerli olacak edinilmiş mallara katılma rejimi kurallarına göre, hesap edilecek "değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak" miktarlarının tespitinde gözetilecektir. Bunun için, öncelikle iddia ve savunmalar doğrultusunda kooperatif üyeliğine ve ödemelere ilişkin belgeler, eşlerin katkıda kullandıklarını ileri sürdükleri malvarlıkları(miras, ziynet, bağış vs) ile mal ayrılığı dönemine ilişkin düzenli ve sürekli gelirlerine(maaş, gündelik, kar payı vs) ilişkin belgeler bulundukları yerlerden eksiksiz olarak getirtilerek uyuşmazlığın çözümünde göz önünde bulundurulmalıdır. İhtiyaç duyulması halinde, değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır....
Aile Mahkemesinin 2013/881 Esas sayılı dosyasında tanzim edilen 23.07.2020 tarihli bilirkişi kök raporunda açıkça ifade edilmesi ve bu taşınmaza ilişkin müvekkilinin 71.400,00 TL değer artış payı alacağı olduğu yazılmasına rağmen işbu alacak kalemi nazara alınmadığını ve hakkaniyete aykırı olarak görevsizlik kararı verildiğini, taşınmaza ilişkin davacı olarak taraflarınca talep edilen gayrimenkulün güncel değerinin yarısı değil dosyada mevcut bilirkişi raporuyla da sabit olduğu üzere söz konusu taşınmazın değer artış payından olan alacakları olduğunu, iş bu dosya tahtında tanzim edilen bilirkişi kök, ek ve 2. ek raporlarında davalının sorumlulukları ve ödeyeceği alacak kalemleri açıkça ifade edilmiş olmasına rağmen mahkeme tarafından bu konuda bir değerlendirme yapılmadan hiçbir gerekçe gösterilmeden verilen bu kararın kaldırılmasını telep etme zarureti hasıl olduğunu, bu bağlamda yerel mahkeme tarafından bilirkişi hesaplamaları ve tüm yazılı beyanlarını, delillerini dikkate alınmadan hukuka...