Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

uygulanmasında, devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet, hisseli gayrimenkul satışı ve benzeri isimler altında yapılan ve tapu tesciline konu edilen satışlara ilişkin sözleşmeler, bir yıldan uzun süre için kurulması ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı tanıması halinde devre tatil sözleşmesi olarak kabul edilir" dendiğini, taraflar arasında yapılan Devremülk Satış Vaadi Sözleşmesinin müvekkili bakımından bir yıldan uzun süre için kurulmuş ve bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı tanınmış olması dolayısıyla, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve 14.01.2015 tarih ve 29236 sayılı Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği gereğince devre tatil sözleşmesi olarak kabul edilmesi gerektiğini, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 50/2 maddesinde “Devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olması...

Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 23.7.2009 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. 4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 Sayılı TKHK'nun 8/1 maddesinde, “kapıdan satış, işyeri, fuar, panayır gibi satış mekânları dışında önceden mutabakat olmaksızın yapılan tecrübe ve muayene koşullu satışlardır.” şeklinde tanımlanmış olup, davalının sözleşmede belirtilen işyeri adresi olduğundan davacının, hediye tatil kazandığı belirtilerek davet üzerine gitmiş olduğu otelde, daha önceden düşünmediği ve devre tatil satın almak için de gitmediği halde, yapılan tanıtımlar üzerine hazırlıksız...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ Uyuşmazlık, devre tatil sözleşmesinden kaynaklanan alacak için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 14.07.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      San. ve Tic. Ltd. Şti. nin satıcı, davalı ... İnş. Turizm ve Yatırım Tic. A.Ş.'nin sağlayıcı olduğu, 05.05.2011 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, sözleşme konusu ... Tatil Kulübünün diğer davalı .... Turizm ve Yatırım A.Ş ne ait olduğunu, sözleşme konusu devre tatili bir kez kullandığını, daha sonraki taleplerinde oyalandığını, tüm edimlerini yerine getirdiğini, davalılara sözleşmeyi feshettiğini Üsküdar 9. Noterliği'nin 01.10.2012 ve 32073 yevmiye nolu ihtarnamesi ile bildirdiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sözleşmenin yerine getirilmemesi nedeniyle ödenen 6.114-TL nin fesih tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini ve ek olarak 6.000-TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiştir. Davalı ... İnş. Turizm ve Yatırım Tic....

        Tecrübe ve muayene koşullu satışlarda cayma süresinin başlangıç tarihi tüketici lehine getirilmiş bir düzenleme olup; tüketicilerin daha önceden düşünmediği, hazırlıksız bulunduğu bir sırada davet üzerine gitmiş olduğu tesislerde, devre tatil sözleşmeleri imzalamaları halinde tüketicilere tecrübe ve muayene etme imkanı ve sonrasında cayma hakkı tanımıştır.O halde tüketicinin tecrübe ve muayene ettikten sonra cayma hakkının olması karşısında sözleşme imzalandıktan sonra kullanım tarihinin ileri bir tarih olarak karalaştırıldığı durumlarda da sözleşme yine askıda olup tecrübe ve muayene etmeden de tüketicinin evleviyetle sözleşmeden cayma olduğunun kabulü gerekir. Aksi yöndeki kanaat kanunun tüketiciyi korumaya yönelik hükümleriyle bağdaşmaz. Eldeki dava; sözleşmenin düzenlemesinden sonra ancak davacının devre tatil hakkının kullanım tarihinden önce açılmış olup; Somut olayda tüketici 15.02.2011 tarihli ihtarla cayma hakkını kullanmıştır....

          A Blok, 108 bağımsız bölüm nolu, 1/52 hisseli tapu kaydının iptali ile DAVALI ADINA TAPU KAYIT VE TESCİLİNE, " karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki devre tatil sözleşmesinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 06.03.2013 tarihinde davalı şirketin temsilcileri tarafından tanıtım amacıyla ... 'de bulunan tesislere devre tatil tanıtımı amacıyla götürüldüklerini, hiç niyeti yokken psikolojik baskı yapılarak toplam 11.950 TL'lik devre mülk sözleşmesi imzaladığını, sözleşme noter ya da tapuda imzalanmadığından kapıdan satış hükmünde olduğunu,sözleşme nedeniyle hiçbir şekilde tatil hizmeti almadığını ileri sürerek sözleşmenin feshine toplam 60 adet senedin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, HMK.'...

            Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; somut olayda devre tatil sözleşmesinin feshi koşullarının oluşup oluşmadığı, bunun yanı sıra, davacı tarafından ileri sürülmeyen, tesisin yapı kullanma izin belgesinin mevcut olup olmadığı hususunun mahkemece resen dikkate alınıp alınamayacağı noktalarında toplanmaktadır. III. GEREKÇE 12. Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle devre tatil sözleşmelerinin hukuki mahiyetine kısaca değinilmesinde fayda vardır. 13. Dünya turizm sektöründe “Timeshare” olarak adlandırılan ve son yıllarda önemli bir yükseliş göstererek turizm sektörünün ulusal ve uluslararası seviyede dinamik bir alanını oluşturan “devreli tatil sistemleri” ülkemizde daha çok, sıkı koşullara (şekil, taşınmazın niteliği vb.) bağlı, sahibine aynî hak sağlayan “devre mülk sözleşmeleri” ve devre mülk sözleşmelerine göre daha kolay hayata geçirilen ve fakat yalnızca şahsî hak doğuran “devre tatil sözleşmeleri” şeklinde uygulanmaktadır. 14....

              K A R A R Davacı, davalı ile 29.06.2014 tarihli ... 1073 nolu devre tatil sözleşmesi imzaladığını, ancak devre tatil sözleşmesine konu tesisten hiç faydalanmadığını, ... 1. Noterliği nin 25.07.2014 tarihli ihtarnamesi ile cayma hakkını kullandığını belirterek devre tatil sözleşmesinin iptalini ve sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerin iadesini talep etmiştir. Davalılar, ayrı ayrı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile sözleşme nedeniyle imzalanan senetler nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmış, davalı şirketler ise davanın reddini dilemiştir....

                KARAR Davacı, sokakta yürürken davalı şirketin elemanlarınca isim ve soyisminin alındığını, bir hafta sonra da devre tatil kazandığı söylenerek şubeye çağrıldığını, ısrar üzerine davalı şirketin Kuşadasındaki şubesine gittiğini, davalı elemanları tarafından ablukaya alındığını, hulüs ve saffetinden yararlanılarak kendisine devre tatil sözleşmesi ve eklerinin imzalatıldığını ve 700 Euro peşinatı sözleşme anında ödeyip bakiyesi içinde senetleri imzaladığını, kendisine iki odalı daire vaat edilmesine rağmen 15.7.2007 tarihinde tesise gittiğinde vaat edilen dairenin verilmediğini, akabinde 24.7.2007 tarihli ihtarla sözleşmeyi feshettiğini ileri sürerek devre tatil sözleşmesinin iptalini, 6.950 Euro bedelli 36 adet senetlerin iptalini, ödediği 700 Euronun tahsilini istemiştir. Davalı, sözleşmenin kapıdan satış niteliğinde olmadığını, davacının tatil köyünü gezerek ve görerek serbest iradesi ile sözleşmeyi imzaladığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu