Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşme devre tatil mahiyetinde olmakla davanın tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiğinden bahisle davanın görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, her iki taraf vekilince temyiz edilmiştir. Devre tatil sözleşmeleri BK'nın 19/1 maddesine dayanılarak sözleşme özgürlüğü prensibi içerisinde yapılan sözleşmelerdir. Bu sözleşmeler BK'nın da düzenlenen sözleşme tiplerinden olmayıp atipik sözleşmelerdir. Atipik sözleşmelerin devre tatil sözleşmeleriyle ilgili olanları ise yasanın tanımladığı değişik akit tiplerini kapsadığından ( hizmet, kira, vekalet, satış gibi ) karma sözleşmeler olarak tanımlanmaktadır. 4077 s....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava konusu uyuşmazlık, devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup, taraflar arasındaki 22.02.2013 tanzim tarihli sözleşmenin konusu kiraya verenin devre mülk satış sözleşmesinde yer alan haklarının kiralanmasına ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararında; "4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik sözleşmesi dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların" temyiz incelemesinin Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağı belirtilmiş olmakla; uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava konusu uyuşmazlık, devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup, taraflar arasındaki 22.02.2013 tanzim tarihli sözleşmenin konusu kiraya verenin devre mülk satış sözleşmesinde yer alan haklarının kiralanmasına ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararında; "4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik sözleşmesi dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların" temyiz incelemesinin Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağı belirtilmiş olmakla; uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava konusu uyuşmazlık, devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup, taraflar arasındaki 30.08.2010 tanzim tarihli sözleşmenin konusu kiraya verenin devre mülk satış sözleşmesinde yer alan haklarının kiralanmasına ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararında; "4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik sözleşmesi dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların" temyiz incelemesinin Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağı belirtilmiş olmakla; uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....
A.Ş. ile 28.10.1995 tarihli devre tatil sözleşmesi yaptıklarını, bu davalı lehine tapu kaydında kira şerhi bulunduğunu, devre tatil yapılacak taşınmazı davalı ... Otelcilik A.Ş.'nin satın aldığını, 2003 yılında bu taşınmazı diğer davalı ... A.Ş.'ye sattığını ve bu davalı tarafından diğer davalı Karadeniz ... A.Ş.'ye kiralandığını, bu davalı tarafından da diğer davalı ... A.Ş.'ye kiralandığını, kendisine 2004 yılında devre tatil hakkının kullandırılmadığını öne sürerek, 5.600.000.000 TL maddi, 5.000.000.000 TL. manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
K A R A R Davacı, 18/08/1987 tarihinde yaptığı devre tatil sözleşmesi gereğince davalı şirketin sahibi ve işletmecisi olduğu ... Tatil Sitesindeki D bölgesi 115 kapı nolu evin 3 ve 9 nolu dönemini, H bölgesi 320 kapı nolu evin 15 nolu dönemini ve A bölgesi 15 kapı nolu evin 2 nolu dönemini kapsayan 15'er günlük devresini satın aldığını, davalı şirketin 2015 yılı devre servis bedelini fahiş miktarda artırdığını, sözleşme dışında ilave külfetler istediğini beyan ederek fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla, 99 yıl süreli iki yarı devre tatil döneminin kalan yıllarına isabet eden bedellerin denkleştirici adalet ilkesi gereğince hesaplanması ile şimdilik 5.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline, bakiye yıllara tekabül eden sözleşmenin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, sözleşmenin iptali talebinin haksız olduğunu belirterek, davanın reddini dilemiştir....
K A R A R Davacı, davalı ile 29.06.2014 tarihli ... 1073 nolu devre tatil sözleşmesi imzaladığını, ancak devre tatil sözleşmesine konu tesisten hiç faydalanmadığını, ... 1. Noterliği nin 25.07.2014 tarihli ihtarnamesi ile cayma hakkını kullandığını belirterek devre tatil sözleşmesinin iptalini ve sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerin iadesini talep etmiştir. Davalılar, ayrı ayrı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile sözleşme nedeniyle imzalanan senetler nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmış, davalı şirketler ise davanın reddini dilemiştir....
nun 50. maddesi gereğince imzalanan devre tatil sözleşmesinin haklı nedenle feshi ve bakiye kullanım devresine ait devre tatil bedelinin istirdaten tahsili istemine ilişkindir. KARŞI DAVA; taraflar arasındaki sözleşmenin 6098 sayılı TBK.'nun 138. maddesi gereğince uyarlanmasına, karar verilmesi istemine ilişkindir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile tatil bedellerine ilişkin isteğin reddine, devre tatil sözleşmesinin feshine, sözleşme bedelinin denkleştirici adalete göre ulaştığı tazminattan 1.000 TL'nin dava, 13.458,84 TL'nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacının F bölgesi 199 kapı nolu 15.dönem için 19.9.1988 tarihinde imzaladığı devre tatil sözleşmesi ile sözleşme bedeli 4.620.000 TL'nin peşin ödeneceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, sözleşmenin feshi ile dava tarihinden sözleşme sonuna kadar bakiye süreye karşılık gelen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre ulaştığı değer hesaplanırken tüfe, banka mevduat faizi, cumhuriyet altını, külçe altın, asgari ücret ve dolar bazında ortalamaları alınarak yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmaktadır....
Davalı vekili; sözleşme konusu tesisin tüm yıl boyunca kullanıma açık olduğunu, sözleşmenin bizzat tesiste imzalandığını, kullanılacak oda ve dönemin belli olduğunu, davacının seçmiş olduğu odanın seçmiş olduğu dönemde onun için hazır tutulduğunu, süresinde cayma hakkının kullanılmadığını, sözleşmenin kapıdan satış olarak da değerlendirilemeyeceğini, müvekkili şirkete ait yapı kullanma izin belgesi, yapı ruhsatı ve iş yeri açma belgesi gibi tüm belgelere sahip olduğunu, ancak bu belgelerin eldeki dava ile hiçbir ilgisinin olmadığını zira devre mülk hakkı ve devre tatil sözleşmesinin birbirine karıştırılmaması gerektiğini, bir kiracı kiralanandan faydalanabildiği sürece nasıl kira sözleşmesi ile bağlı ise devre tatil hakkı sahibinin de devre tatil hakkından faydalanabildiği sürece sözleşme ile bağlı olduğunu, devre tatile konu tesisi gezip görerek tecrübe ve muayene eden, tesisi beğenip sözleşmeyi imzalayan davacının sözleşmedeki koşullarla cayma hakkını dahi kullanmadan birtakım gerçeğe...