Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Birinci ve ikinci paragrafta tespit edilip bütçelenen giderler, o yılın ilk ayı içinde devre tatil sahiplerinden tahsil edilir. Devre tatil sahibi bu şekilde tespit edilen işletme giderlerine itiraz ve katılmaktan imtina edemez." hükümleri getirilmiştir. Devre tatil hakkı sahiplerinin her yıl ödemeleri gereken işletme giderlerinin, işletme için yapılan hangi masraf kalemlerinden oluşacağı, sözleşme hükümlerinde açıklandığı gibi, işletme giderlerini belirleme hakkı ve yetkisi de davalı şirkete aittir. Yinede davalı şirketin istediği işletme giderlerini yapılmış olan sözleşmede belirtilen masraf kalemlerinden oluşması, yapılmayan masrafların ve sözleşmede bilirtilmeyen masrafların işletme giderlerine dahil edilmemesi gerekir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki devre tatil sözleşmesinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile 3.6.2007 tarihli devre tatil sözleşmesi imzaladığını, 500,00 YTL peşin, bakiye için her biri 50,00 YTl değerinde 39 adet senet verdiğini, sözleşme konusu konutları görmediği gibi hiç de kullanmadığını ileri sürerek sözleşmenin feshi ile ödediği 500,00 YTl ile bir adet senet bedeli olan 50,00 YTLnin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... Park Resort Tur.İnş. Tic. ve Ltd.Şti. davanın reddini dilemiş, diğer davalı şirket duruşmalara katılmadığı gibi cevap da vermemiştir....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/11/2019 NUMARASI : 2019/744 ESAS - 2019/1429 KARAR DAVA KONUSU : Devre Tatil Sözleşmesin KARAR : İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK'nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı şirket arasında devre tatil sözleşmesi yapıldığını; davacının Abantbey'de devre tatil sahibi olduğunu; davacının sözleşme gereği gerekli ödemeyi yaptığını yükümlülüklerini yerine getirdiğini; davalı tarafından, davacıdan talep edilen zorunlu yenileme ve tadilat bedellerinin ev tiplerine göre belirlendiği devre servis bedeline ilave edildiğini; devre kullanımlarının bu ödemelere bağlı olduğunu; devre mülkçülerin bu gider ve masraflardan sorumlu olmadıklarını...

      KARAR Davacı, davalı ile 04.07.2009 tarihli devre tatil sözleşmesi imzaladığını, 31.07.2009 tarihinde 7.500,00 TL ödeme yaptığını, ancak devre tatil sözleşmesine konu tesisten hiç faydalanmadığını, ... 10. Noterliği'nin 15.07.2014 tarihli ihtarnamesi ile cayma hakkını kullandığını belirterek devre tatil sözleşmesinin iptalini ve ödeme yaptığı 7.500,00 TL nin ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle iadesini talep etmiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile sözleşme nedeniyle yaptığı ödemelerin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı şirket ise davanın reddini dilemiştir....

        İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasında düzenlenen devre tatil sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi talebine istemidir. Dava, 6502 sayılı TKHK hükümlerine tabidir. Yapılan sözleşme niteliği itibariyle bir devre tatil sözleşmesi olup zorunlu olarak resmi senetle düzenlenmesi gerekmektedir. Bir an için bu resmi şekle riayet edilse dahi alıcının 2 haftalık süre içerisinde sebep belirtmeden cayma hakkı vardır. Davacı ise sözleşmeyi feshettiğini ve ödediği bedelin iadesini ihtarname ile talep etmiş, ihtarnameye rağmen ödenen bedelin iade edilmediği anlaşılmıştır....

        K A R A R Davacı, tanıtım ve tatil vaadi ile götürüldüğü tesiste manevi baskı altında davalı ile 6.8.2009 tarihinde 99 yıllık devre tatil sözleşmesi imzaladığını, tatil hakkını hiç kullanmadığı gibi tatil yapacağı ünitenin sözleşmede farklı tatil sertifikasında farklı gösterildiğini bildirerek sözleşmenin iptali ile 5.350 Euronun dava tarihindeki karşılığının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....

          KARAR Davacılar, davalı .... ile 23.12.1995 tarihinde 100 yıllık devre tatil sözleşmesi imzaladıklarını, satış yapan şirketin hile ile ortadan kalktığını, tatil hakkının Mayıs ayında 3 hafta ile sınırlandırıldığını, 2012 yılından itibaren aidatların fahiş olarak artırıldığını belirterek sözleşmenin 2012 yılı başından itibaren feshedilerek 2012-2095 yılları arası için 4.399 USD'nin yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini istemiştir. Davalılar davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 23.12.1995 tarihli sözleşmenin feshine, 4.399,00 USD alacağa dava tarihinden itibaren TC Merkez Bankasınca 1 yıllık vadeli USD ye uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanarak hesaplanacak faziyle birlikte davalılar .... ve Ahmet Bayer'den tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, devre tatil sözleşmesinin feshinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davalı ... devre tatil sözleşmesini .... şirketi adına şirketi temsilen imzalamıştır....

            yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur....

              Asıl dava yönünden istinaf başvuru sebeplerinin incelenmesi neticesinde; Davacı-karşı davalı tüketici ile devre tatil sağlayıcısı konumundaki davalı-karşı davacı şirket arasında 23.05.1990 tarihinde Bolu ili, Merkez ilçe, Ömerler köyü İkisuarası Mevkiinde kain 1406 parsel sayılı taşınmaz üzerinde A bölgedeki 22 kapı numaralı evin 25/12- 01/01 tarihlerini kapsayan 21 numaralı devre tahsisi için toplam 15.075.000 TL bedelle Devre Tatil Sözleşmesi imzalandığı, tutarın 2.250.000 TL'sinin peşin olarak ödendiği, kalanının 30 ayda ödeneceğinin kararlaştırıldığı, sözleşmenin 17. maddesinde öngörülen (99) yıllık devre tatil süresinin sona ermediği ve davalı şirket tarafından davacıya gönderilen ve dava dilekçesinde bahse konu 29/09/2015 tarihli davalı şirket yazısı ile davacı tüketiciden dava konusu tesisin bulunduğu tatil köyünden faydalanmaya devam edebilmeleri için devre kullanımlarına ilişkin olarak belirlenecek devre servis bedeli (DSB) ile Bolu 2....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki tüketici tarafından açılan devre tatil sösleşmesinden kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı şirketin temsilcileri tarafından gezi amaçlı ... ilçesine götürüldüğü sırada davalı şirketin elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulanması sonucunda 04/07/2007 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzalandığını ve bedelini ödediğini, hiç tatil hakkını kullanmadığı halde davalı şirkete ayrıca 180 Euro ödemek zorunda kaldığını, tatil hakkından yaralanmadığından sözleşmenin feshi ile yapılan ödemenin iadesine karar verilmesini istemiştir....

                UYAP Entegrasyonu