Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ve 2013/16905 K. ) yapılan bu sözleşme davalının işyerinde ve müvekkilimin sağlıklı ve dikkatli karar verebilmesini engelleyici kalabalık ve gürültülü bir ortamda yapıldığını, yani mukayese gücünün azaltılması yönünde yapılmış çabalar sonucunda müvekkilimin hazırlıksız bulunduğu bir sırada imzalandığını, sözleşmede hukuka ve ahlaka aykırı ve yok hükmünde olan birçok genel işlem şartı da yer aldığını, kaldı ki müvekkilim zaten devre tatil hakkını hiç kullanmamıştır. bu süreçte de sözleşme askıda olup henüz bir hizmet ifası olmadığından cayma hakkını kullanma süresi de başlamadığını, bu sebepledir ki müvekkilim cayma hakkını kullanarak sözleşmeyi feshedip davalı şirkete yapmış olduğu ödemelerin iadesini istemektedir. söz konusu sözleşme davalının işyerinde imzalandığını, bu sözleşme kapıdan satış sözleşmesi niteliğinde olduğundan doğacak ihtilaflarla ilgili olarak da tkhk ve devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri yönetmeliği hükümleri uygulanacağını, dava dilekçemizde de belirttiğimiz...

TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/388 ESAS - 2021/878 KARAR DAVA KONUSU : Devremülk sözleşmesinden dönme ve bedel iadesi KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik, davalı vekilince süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 15/09/2019 tarihli ve 7710206607 numaralı sözleşme ile davalı şirket ile 2+1 daire şeklinde devremülk hususunda anlaşma yaptıklarını müvekkilinin 3.000,00 TL peşin ve 11.900,00 TL kredi kartlarından olmak üzere firmaya ödeme yaptığını, ancak daha sonra Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliğinin 7. Maddesi uyarınca cayma hakkını kullandığını ve Eskişehir 1....

Davacı, ailesi ile tatile çıktığı dönemde kuşadasında bir otelde şov amaçlı gösterimden sonra ,davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 12.10.1997 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanma imkanın kalmadığını, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil Sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinde devre tatile konu tesisin, 125 parsel üzerinde yapımı bitmiş tesis olduğu açıklanmıştır....

    Devre mülk ten bir devre mülk satın almak için 28.6.2003 tarihinde sözleşme imzalandığını, daha sonra iki haftalıktatil hakkı ve peşin ödemeli içeren yeni bir sözleşme yapıldığını, davalılara 15.000 YTL senet verilip, ayrıca 960,00 YTL peşin verildiğini, sözleşmenin 5. maddesi uyarınca başlangıcının 1.6.2004 tarihi olmasına rağmen 2004 döneminde tatil hakkını kullanamadığını, yapılan ikinci sözleşmede iki haftalık tatil belirlenmesine rağmen, sözleşmenin konusuna 1 haftalık hakkın yazılmış olduğunu, ayrıca interval İnternational şirketi ile yaptığı görüşmede bu sisteme kaydedilmediğini, bedelin ödenmesine rağmen davalıların üzerine düşen edimini yerine getirmediğini, davalıların devre mülk tapularını vermediğini, devre tatil sertifikası gönderdiklerini, devre tatil sözleşmesi olarak yorumlanması durumunda ise, cayma hakkı ile ilgili ibarelerin yer almadığını, fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydıyla 685.00 YTL aidat borcu bulunmadığının tespiti ile sözleşmenin feshi ile bu güne kadar...

      KARAR Davacı, davalı ile 28.05.2014 tarih ve ....01.7098078 numaralı devre tatil sözleşmesi imzaladığını, 17.432,62 Euro nakit ödeme yaptığını, ancak devre tatil sözleşmesine konu tesisten hiç faydalanmadığını belirterek devre tatil sözleşmesinin iptalini ve sözleşme nedeniyle ödenen 17.432,62 Euro nun yasal faizi ile birlikte iadesini talep etmiştir. Davalı cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın KABULÜNE; 28/05/2014 tarih MLDV. 01.7098078 sözleşme numaralı kira sözleşmesi başlıklı tarafları ... ......

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada Bakırköy 6.Tüketici ve Yalova 3....

          Davacı, 100 yıllık devre tatil satış sözleşmesi bedelini peşin yada 12, 24, 36 ay vadeli olarak tahsil etmesine karşın; muhasebeleştirirken sözleşme bedelinin tamamını başlangıçta "gelecek yıllara ait gelirler" hesabında izlemekte dönem sonunda ise sözleşme bedelinin 1/100'ü için fatura düzenleyerek gelir kaydetmekte, kalan 99/100'ünü ise avanslar hesabında izleyerek pasifleştirmektedir. Sözleşmede; alınan bedel müşteriye 100 yıl tatil yapma hakkı vermeyip devre tatil sistemine katılma olanağı sağlamaktadır. Tatil yapma süresi, yıllık aidatların ödenmesi koşulu ile müşteri tarafından belirlenmekte ve yıllık aidat ödenmediği sürece müşteriye ilgili yıla ait devre tatil hakkı kullandırılmamaktadır. Sözleşme ayrıca, devre tatil hakkının, mirasçılarla aynı şartlarla sözleşme yapılmasına bağlı olarak, sisteme katılma olanağının intikalini de kabul etmektedir....

            Devre mülk sözleşmesi de; tıpkı devre tatil sözleşmelerinde olduğu gibi tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşme olup, cayma hakkının sözleşmeye konu dairenin tesliminden sonra başlayacağı da açıktır. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman bu sözleşmeyi feshetme hakkına sahiptir. Buna göre, hisse tapusu davacıya devreden malik T3 Ano. Şir. ile sözleşmenin tarafı olan Termal Saray Otel İşl. Tur. İnş. Paz....

            Somut uyuşmazlıkta, davacı 4 yıl önce davalı şirketten devre mülk satın aldığını, davalıların bu satın aldığı devre mülkü satabileceklerini söylemesi üzerine davalılarla tekrar yaptığı toplantı sonrası bu kez 01/11/2021 tarihinde 52.000,00 TL ödeyerek yeni bir sözleşme imzaladığını, sözleşmeye konu yerde tatil hakkını kullanmadığını davalının edimlerini yerine getirmediğinden sözleşmenin iptali ile sözleşme için ödediği 52.000,00 TL'nin davalılardan tahsilini istemiştir. Dava devre tatil satışından kaynaklanmaktadır. Devre tatil sözleşmeleri T.B.K.nun 26. maddesine dayanılarak sözleşme özgürlüğü prensibi içerisinde yapılan ve tanımı 6502 sayılı kanunda düzenlenen sözleşmelerdir.Uyuşmazlığın niteliği itibarıyla taraflar arasında 6502 Sayılı Kanunun 3/c maddesinde tatil amaçlı taşınmaz malların da yasa kapsamında düzenlenmesine göre uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemeleri görevlidir....

            Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delilleri toplanmış, bilirkişi raporu alınmış, taraflar arasındaki devre mülk satışına ilişkin olarak adi yazılı şekilde düzenlenen sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğu, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tarafların karşılıklı olarak verdiklerini geri alma haklarına sahip oldukları, sebepsiz zenginleşme halinde geçersiz sözleşme kapsamında yapılan ödemelerin denkleştirici adalet ilkesi esas alınmak suretiyle talep edilebileceği, davacının 15.000,00 TL ödediği, davacıya tatil hakkı kullandırılmadığı, bu nedenle ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile talep edebileceği, ödeme tarihinden itibaren ayrıca faizin istenemeyeceği, denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanan 67.528,15 TL ve sözleşmenin iptali talep edilebileceği anlaşıldığından davacının davasının kısmen kabulüne, taraflar arasında akdedilen 000262 sözleşme numaralı Devremülk Sözleşmesinin...

            UYAP Entegrasyonu