Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Devre mülk ten bir devre mülk satın almak için 28.6.2003 tarihinde sözleşme imzalandığını, daha sonra iki haftalıktatil hakkı ve peşin ödemeli içeren yeni bir sözleşme yapıldığını, davalılara 15.000 YTL senet verilip, ayrıca 960,00 YTL peşin verildiğini, sözleşmenin 5. maddesi uyarınca başlangıcının 1.6.2004 tarihi olmasına rağmen 2004 döneminde tatil hakkını kullanamadığını, yapılan ikinci sözleşmede iki haftalık tatil belirlenmesine rağmen, sözleşmenin konusuna 1 haftalık hakkın yazılmış olduğunu, ayrıca interval İnternational şirketi ile yaptığı görüşmede bu sisteme kaydedilmediğini, bedelin ödenmesine rağmen davalıların üzerine düşen edimini yerine getirmediğini, davalıların devre mülk tapularını vermediğini, devre tatil sertifikası gönderdiklerini, devre tatil sözleşmesi olarak yorumlanması durumunda ise, cayma hakkı ile ilgili ibarelerin yer almadığını, fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydıyla 685.00 YTL aidat borcu bulunmadığının tespiti ile sözleşmenin feshi ile bu güne kadar...

    GEREKÇE : Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir....

    Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davaya konu devre mülk hissesinin davacı adına tapuda tescili yapılmış olmakla birlikte, tesliminin yapılmamış olduğu, harici devre mülk satış sözleşmesi tapuda pay devriyle geçerli hale gelmiş olsa da, sözleşmeye konu davacıya satışı yapılan devre mülkün fiilen teslim edilerek kullanıldığı veya davacının teslimden imtina ettiğinin ispat edilemediği, gönderilen kısa mesajların hukuken geçerli bir davet olarak nitelendirilemeyeceği, tecrübe ve muayene koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmış olduğundan, davacının cayma hakkını kullanarak sözleşmenin feshini ve yaptığı ödemeyi talep hakkının bulunduğu gerekçesiyle, " 1- Davanın KABULÜ ile, taraflar arasında düzenlenen bila tarih ve 97380 sayılı Devremülk Devir Sözleşmesinin İPTALİNE, 2- Sözleşme bedeli olan 21.200,00 TL'nin 22/02/2021 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, 3- Ankara İli, Ayaş İlçesi, Uğurçayırı Mahallesi, 118 ada 3 sırasında...

    Maddesi uyarınca ek süre sonunda 30/12/2014 tarihinde teslim edileceğinin vaat edildiğini, ancak davalı şirketin devre mülkleri teslim etmediği gibi tapu kaydında da devre mülk hakkını tesis ettirmemiş ve bu nedenle müvekkilinin elde etmiş olduğunu haktan sözleşme tarihinden bugüne kadar yararlanamadığını, davacının sözleşme gereğince bütün edimini ifa ettiğini, borçlarını ödediğini ancak davalı şirketin edimini ifa etmediğini, taşınmazı teslim etmediği gibi tapu kay dı ile devre mülk hakkının tesisini de sağlamadığını ve böylece müvekkilinin sözleşmeden cayma hakkını kullanma olacağını doğduğunu, açıklanan nedenlerle edimin ifa edilmemesi ve aldatma sebebiyle davalı şirket ile davacı arasında 26/11/2013 ve 28/11/2013 tarihli devre mülk satış vaadi sözleşmelerinin yargı kararı ile geçersiz sayılması neticesinde davalı şirket nezdinde sebepsiz zenginleşmeye sebep olan alacağın denkleştirici adalet ilkesi ve munzam zarar hesaplaması yapılarak şimdilik 10.000 TL'sinin ilk dava tarihi olan...

      Davalılardan ..., sözleşme tarihi itibariyle zamanaşımı yönünden dava süresinin dolduğunu, 1997 tarihinde yapı ruhsatının iptal edildiğini, bu tarihten sonra devre mülk inşaatlarına çivi çakmanın imkansız hale geldiğini, inşaatlara mühür vurulduğunu, edimin ifasının imkansızlığının bu tarih olduğunu, devre mülkle ilgili ihalenin feshedildiğini, 1998/179 Esas sayılı dosyası ile belediyenin %20 ortağı olduğu şirketin feshi için dava açıldığını, edimin ifa edilemeyeceğinin hem yerel hem de genel basında defalarca yer aldığını, ayıplı ifa kapsamında değerlendirilerek zamanaşımının 5 yıl olduğunun kabulünde zorunluluk olduğunu, aradan 15 sene geçtikten sonra davalı şirket tarafından sahte sözleşmeler hazırlandığını, şirketin dava dosyasına her hangi bir belge, bilgi ibraz etmediğini, bugüne kadar sayısı 300'ü geçen ve sadece bir kişinin 238 adet devre mülk aldığının iddia edildiğini, davanın belediye başkanlığı açısından husumetten reddi gerektiğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2010/13-...

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/150 KARAR NO : 2022/908 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BEYPAZARI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/11/2021 NUMARASI : 2020/677 ESAS - 2021/857 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 10/03/2013 tarihinde 14.093,00- TL bedelli devre mülk satış vaadi sözleşmesi düzenlendiğini, müvekkiline tapu kaydının devredilmesine rağmen inşaatın tamamlanmadığını ve müvekkilinin devre mülkten faydalanamadığını belirterek sözleşmenin iptali ile yaptıkları ödemelerden şimdilik 100,00- TL'sinin ödeme tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 18/03/2021 tarihli duruşmada davayı ıslah ederek talebini 14.093,00- TL nin denkleştirici adalet ilkesi gereğince hesaplanacak miktarın hüküm altına alınmasını talep etmiştir...

        KARAR Davacı, davalı şirket ile 20/04/2014 tarihli İD 02008 nolu 16.500,00 TL bedelli Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi imzaladığını, 4.320 TL bedeli ödediğini ve 36 adet senet imzaladığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek sözleşmenin iptalini, yaptığı ödemenin iadesini ve senetlerin iptalini talep etmiştir. Davalılar, duruşmada davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, taraflar arasında imzalanan 20/04/2014 tarihli... Ltd. ŞTİ....

          Dava konusu sözleşme, devre tatile ilişkin olmayıp devre mülk satışına yönelik olduğundan, bu nitelikteki sözleşmelerin tapuda resmi şekilde yapılması zorunludur. Zira, TMK.'nun 706., TBK.'nun 213. ve Noterlik Kanunu 60. maddeleri gereğince; taşınmazların satışının resmi şekilde yapılması gerekmektedir. Aksi halde yapılan sözleşme geçersizdir. Devre mülk dahi olsa taşınmaz satışı resmi şekil şartına tabidir. Adi yazılı şekilde yapılan bu sözleşmeler; Kat Mülkiyeti Kanununda yapılan açık düzenleme uyarınca geçersizdir. Yapılan satış ve devir işleminin asgari noterde resen düzenleme şeklinde veya tapuda yetkili memur huzurunda yapılması zorunludur. O halde geçersiz sözleşme sebebiyle iki taraf aldıklarını iade sorumluluğu altındadır. Davacı, sözleşme nedeniyle davalıya ödediği bedeli denkleştirici adalet ilkesi gereğince güncellenmiş değerini talep edebilecektir....

          Tüketici Mahkemesi ise, devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların Tüketici mahkemesinin görevine girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştirDosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır.4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır.Somut olayda davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin davcı tarafça tek taraflı olarak feshedilmesi üzerine, davcının ödediği bedelin iadesi ve ödenmeyen geri kalan senetlerin iptal edilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

            sözleşme olduğunu ve bu geçersiz sözleşme gereğince tarafların verdiklerini iade etme yükümlülüklerinin doğacağını, Osmaniye 1....

            UYAP Entegrasyonu