KARAR Davacı, davalı ile 8.7.2012 tarihinde devre mülk satış vaadi sözleşmesi imzaladıklarını, hisse devri yapılmadığını ve bağımsız bölümü henüz kullanmadığını, sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, mahkemenin görevsizliğine , görevli Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta ,davacı devremülk hissesi satın almak için davalıya verdiği bedelin iadesi ile sözleşmenin iptalini talep etmiştir. Buna göre , taraflar arasında 4077 sayılı kanunda düzenlenen devre mülk satış sözleşmesi bulunmaktadır....
Davacı vekilinin 12/04/2018 tarihli dilekçesi ile ön inceleme duruşmasındaki davanın mahkemece nitelendirilmesi birlikte değerlendirildiğinde davacının talebinin davalı T1 Arasında düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olup tapu iptal ve tescile yönelik herhangi bir talebi bulunmadığı görülmüştür. Dairemizin görev alanı HSK'nın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanacak kararında belirtilen işlerle sınırlıdır. 01/09/2021 tarihli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri ve Ceza Daireleri arasındaki iş bölümü kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar" İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18.-19.-46. Hukuk Dairesinin görev alanındadır....
Bu iki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, ilgili yönetmeliğin sadece devre tatil sözleşmelerine değil, aynı zamanda devre mülk sözleşmelerine ve diğer devre tatil temelli sözleşmelere de uygulanabileceği anlaşılmaktadır. Tanımlar bölümündeki 4.maddenin (ç) bendinde ise devre mülk hakkı 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı KMK’nun Devre Mülk Hakkı başlıklı sekizinci bölümünde düzenlenen hak olarak tanımlanmıştır....
Davacı eldeki davada, davalıyla aralarında yapılan hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin feshini, tapuların iptalini ve ödediği bedelin iadesini istemekte olup, davanın tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılmak üzere açıldığı, davacının tüketici olduğu ve taraflar arasındaki ihtilafın 4077 sayılı yasa kapsamında bulunduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davacı eldeki davada, iradesinin sakatlandığından bahisle sözleşmenin feshini, ödediği bedelin tahsilini ve adına olan tapuların iptalini istemekte olup, davacının asıl talebi sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin istirdadına ilişkindir. Sözleşmenin feshine karar verilmesi halinde, davacı adına olan tapuların iptali uyuşmazlığın ve davanın doğal sonucudur....
O halde devre tatil alanı için yapı kullanma izninin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu hali ile, davacının yapı kullanma izninin bulunmadığı tesiste tatil hakkını kullanma ve sözleşmeyi ayakta tutma zorunluluğu yoktur. Bu nedenle , mahkemece sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 26.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
O halde devre tatil alanı için yapı kullanma izninin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu hali ile, davacının yapı kullanma izninin bulunmadığı tesiste tatil hakkını kullanma ve sözleşmeyi ayakta tutma zorunluluğu yoktur. Bu nedenle , mahkemece sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 12.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesince, taraflar arasındaki sözleşmenin devre mülk sözleşmesi olduğu ve sözleşmeye konu taşınmazın ise davacı adına 09/09/2014 tarihinde tapuya tescil edildiği, sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi halinde aynı zamanda tapu iptal ve tescil de gerekeceğinden davacı talep etmese de bu yönde karar verilmesi gerektiği, bu durumda taşınmazın aynına ilişkin olması nedeniyle taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin HMK m.12 gereği kesin yetkili olduğu, kesin yetki hususunun mahkemece resen yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerektiği, somut olayda dava konusu taşınmazı ...ilçesinde olduğundan ... Asliye Hukuk Mahkemesi (tüketici mahkemesi sıfatıyla) ihtilafa bakmakla görevli olduğu gerekçesiyle İstinaf Başvurusunun kabulü ile ...7. Tüketici Mahkemesi'nin 2017/54 Esas, 2017/387 Karar sayılı mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın yetkili ve görevli ......
Mahkemece, Davanın KABULÜNE, Taraflar arasında imzalanan 23/02/2013 tarihli, 3906 sözleşme nolu ... devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, Sözleşmeye bağlı olarak yapılan senetlerden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, senetlerin iptaline, 4.129,00 TL'nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 23.02.2013 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Bu iki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, ilgili yönetmeliğin sadece devre tatil sözleşmelerine değil, aynı zamanda devre mülk sözleşmelerine ve diğer devre tatil temelli sözleşmelere de uygulanabileceği anlaşılmaktadır. Tanımlar bölümündeki 4.maddenin (ç) bendinde ise devre mülk hakkı 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı KMK’nun Devre Mülk Hakkı başlıklı sekizinci bölümünde düzenlenen hak olarak tanımlanmıştır. Taraflar arasında imzalanan Devre Mülk Hakkı Hisse Devir Satış Sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin tapuda pay devrini içeren bir devre mülk sözleşmesi olduğu, bu sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği anlaşılmaktadır....
K A R A R Davacı, davalı ile ... nolu 15.100,00 TL bedelli devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, toplamda 1.650,00 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek devremülk sözleşmesinin iptalini, sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitini ve ödenen 1.650,00 TL'nin iadesini talep etmiştir. Davalılar, ayrı ayrı davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın KABULÜNE, taraflar arasındaki ... hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin İPTALİNE, 1.650,00-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....