WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Özellikle dernek üyeliğine kabul ve üyelikten ihraç hallerinde, son karar 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 80. maddesine göre de genel kurula aittir. Dernek genel kurulunun dernek üyeliğinden ihraca ilişkin bir kararı bulunmadıkça, dernek üyeliğinin devam edeceği de açıktır. Şu halde, davacının üyelikten ihracına dair genel kurulda alınmış bir karar bulunmadığı, davacının dernek iç denetim yollarını tüketmediği anlaşıldığından, mahkemece dava şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle kabulü doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK:nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Urla Sulh Hukuk Mahkemesince, dernek tüzüğünde dernek genel merkezi adresinin İstanbul olduğu belirtilerek yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. İstanbul Anadolu 15. Sulh Hukuk Mahkemesi ise Dernekler Kanunu 32/k maddesine göre zayi belgesi verilmesine ilişkin taleplerde yetkili mahkeme dernek merkezinin bulunduğu yer mahkemesi olup Dernek merkezi de Urla'da bulunduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. 5253 sayılı Dernekler Kanununun 32/k maddesinde; dernekler tarafından tutulması zorunlu olan defter ve belgelerin gerekli dikkat ve özen gösterilmiş olması şartıyla elde olmayan bir nedenle okunamayacak hale gelmesi veya kaybolması halinde derneğe bu hususun öğrenilmesi tarihinden itibaren 15 gün içinde dernek merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde zayi belgesi almak için dava açma zorunluluğu getirilmiş, bu gereği yerine getirmeyen yöneticilerin cezalandırılacağı hükme bağlanmıştır....

      Yine 5253 Sayılı Dernekler Kanununun 2/h maddesi hükmünde de dernek şubeleri, dernek faaliyetlerinin yürütülebilmesi için bir derneğe bağlı olarak açılan, tüzel kişiliği olmayan ve bünyesinde organları bulunan alt birim olarak tanımlanmıştır. Bu olgu gözetildiğinde, kanun ile derneklere şube açma imkanının tanınması ve dernek şubelerinin organlarının bulunması, şubelerin tüzel kişiliği bulunduğu şeklinde yorumlanamaz. Az yukarıda açıklanan hukuksal olgular gözetildiğinde, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen ve aleyhine hüküm verilen Dernek Şubesinin tüzel kişiliğinin ve dolayısıyla davada taraf ehliyetinin bulunmadığı bu nedenle davada taraf teşkilinin sağlanmadığı kuşkusuzdur....

        Bu itibarla, 5253 Sayılı Dernekler Kanununun 2/h maddesi hükmünde de dernek şubeleri, dernek faaliyetlerinin yürütülebilmesi için bir derneğe bağlı olarak açılan, tüzel kişiliği olmayan ve bünyesinde organları bulunan alt birim olarak tanımlanmıştır. Bu olgu gözetildiğinde, kanun ile derneklere şube açma imkanının tanınması ve dernek şubelerinin organlarının bulunması, şubelerin tüzel kişiliği bulunduğu sonucunu doğurmamaktadır. Somut olaya gelince; davada Karadeniz Kültür Sanat ve Yardımlaşma Derneği Beylikdüzü Şubesinin ilk genel kurul toplantısını kanunda öngörülen sürede yapılmaması ve zorunlu organlarının oluşturulmaması nedeniyle kendiliğinden dağıldığının tespiti istenilmiş, dava dilekçesinin dernek şubesine tebliği ile yargılama yapılarak hüküm verilmiştir. Yukarıda açıklanan hukuksal olgular ve şubenin tüzel kişiliğinin ve dolayısıyla davada taraf ehliyetinin bulunmadığı gözetildiğinde, davada taraf teşkili sağlanmadan yargılama yapılıp hüküm verildiği anlaşılmaktadır....

          Dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler, kurumlar vergisi mükellefi olarak ayrı bir vergi sujesi kabul edilmekle birlikte ait oldukları vakıf veya dernek tarafından yönetilirler ve sermayelerinin tamamı ilgili dernek veya vakıf tarafından tahsis edilir. Diğer taraftan, Kurumlar Vergisi Kanunu'nda yer alan düzenlemelere göre, tüzel kişiliği haiz olmayan dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler için, bunların bağlı olduğu dernek ve vakıflar tarafından beyanname verilir; kurumlar vergisi, tüzel kişiliği haiz olmayan dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler için bağlı oldukları dernek veya vakıf adına tarh olunur....

            Dava dosyasının incelenmesinden; davacı tarafından, iktisadi işletme faaliyetleri dolayısıyla elde edilen kazancın kurumlar vergisi ödendikten sonra derneğe aktarılmasının, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94. maddesine göre dernek açısından iştirak kazancı olarak kabulünün hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek gelir vergisi tevkifatı yapılmaması gerektiğinden bahisle 2017/12 dönemi için ihtirazi kayıtla verilen muhtasar beyanname üzerinden tahakkuk eden ve ödenen gelir (stopaj) vergisinin 1.050.000 TL'lik kısmının kaldırılması için yapılan başvurunun … tarih ve … sayılı işlemle reddedildiği anlaşılmaktadır. Tüzel kişiliği bulunmayan dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler, kurumlar vergisi mükellefi olarak ayrı bir vergi süjesi kabul edilmekle birlikte, bağlı bulundukları vakıf veya dernek tarafından yönetilirler ve dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmelerden her biri için, bunların bağlı olduğu tüzel kişiler ile dernek ve vakıflar tarafından ayrı beyanname verilir....

              Özetle dernek genel kurulunda dernek üyeleri tarafından seçilen derneğin yürütme ve temsil organı olan yönetim kurulu görevlerini kanuna ve dernek tüzüğüne uygun olarak yerine getirmek zorundadır. Türk Medeni Kanunu'nun derneklere dair hükümleri ile Dernekler Kanunu hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; kanun koyucu, öncelikle genel kurulu olağan toplantıya çağırma görevini yönetim kuruluna verdiği, bu yükümlülüğü yerine getirmeyen veya toplantının yapılmasına rağmen sonuç bildirisini süresinde mülki idare amirliğine bildirmeyen dernek yönetim kurulu başkanına idari para cezası verilmesini öngörerek derneğin genel kurullarının kanun ve dernek tüzüğünde belirtilen zaman aralıklarında yapılmasını ve derneğin tüzel kişiliğinin devam etmesini öngörmüşken, yönetim kurulunun bu görevini yerine getirip dernek üyelerini usulüne uygun toplantıya çağırmasına rağmen üst üste iki genel kurul toplantısının yapılamamasını ise kendiliğinden sona erme sebebi kabul etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Gerekçeli kararın, davalı olarak gösterilen ve hüküm fıkrasının 3. bendinde harçtan sorumlu tutulan ...’na, tebligat memurunun “...’da Sağlıklı Yaşam Derneği Yok İade” gerekçesiyle tebliğ edilemediği, ancak gerçekte böyle bir dernek olup olmadığının araştırılmadığı görüldüğünden; a) ... Sağlıklı Yaşam Derneği isimli bir dernek olup olmadığı, böyle bir dernek varsa halen faal olup olmadığı ve dernek adresinin mülki amirlikten sorulması, b) Derneğin varlığının tespiti halinde, tespit edilen adreste, davalı ... Sağlıklı Yaşam Derneğine gerekçeli kararın usulüne uygun olarak tebliğ edilerek tebligat parçasının eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Davalı derneğe ait tüzük, sandık yönergesi, dernek ve sandık yönetim kurulu karar defterleri ile 30.07.2010 tarihli dernek genel kurul toplantı tutanaklarının, hazirun listesinin ve dernek sandığının kuruluşundan itibaren yapılmış ise genel kurul toplantı tutanaklarının, 2-Zonguldak Valiliği Dernekler İl Müdürlüğünde bulunan dernek dosyasının, Getirtilip bu dosya içerisine konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Bu itibarla, 5253 Sayılı Dernekler Kanununun 2/h maddesi hükmünde de dernek şubeleri, dernek faaliyetlerinin yürütülebilmesi için bir derneğe bağlı olarak açılan, tüzel kişiliği olmayan ve bünyesinde organları bulunan alt birim olarak tanımlanmıştır. Bu olgu gözetildiğinde, kanun ile derneklere şube açma imkanının tanınması ve dernek şubelerinin organlarının bulunması, şubelerin tüzel kişiliği bulunduğu sonucunu doğurmamaktadır. Somut olaya gelince; davalı dernek şubesince yapılan genel kurul toplantısının kanun ve tüzük hükümlerine aykırı yapıldığı ileri sürülmüş, dava dilekçesinde davalı olarak dernek şubesi gösterilmiş ve dava dilekçesi davalı dernek şubesine tebliğ edilerek yargılama yapılmış ve hüküm verilmiştir. Az yukarıda açıklanan hukuksal olgular ve şubenin tüzel kişiliğinin ve dolayısıyla davada taraf ehliyetinin bulunmadığı gözetildiğinde davada taraf teşkili sağlanmadan yargılama yapılıp hüküm verildiği anlaşılmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu