Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, deprem ile oluşan hasar arasında nedensellik ilişkisi olmadığını, hasarın sigorta kapsamı dışında kaldığını belirterek başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince; başvurunun kabulü ile 116.874,80 TL tazminatın 02/10/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta kuruluşundan alınarak başvuru sahibine verilmesine karar verilmiştir. Davalı vekili, keşif yapılarak rapor alınması gerektiği, muafiyet tutarının sigorta bedelinden hesaplanması gerektiği ve deprem ile hasar arasında nedensellik ilişkisi olmadığı belirterek Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına itiraz etmiştir. Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince; davalı tarafın itirazlarının reddine karar verilmiştir....

    zayi olduğu, olayda mücbir sebep halinin bulunduğu ileri sürülerek dava konusu edildiğinin anlaşıldığı, ancak defter ve belgelerin deprem nedeniyle zayi olduğu yolunda herhangi bir tespit veya mahkeme kararı bulunmadığından ibraz yükümlülüğünü yerine getirmeyen davacı kurum adına kesilen cezada isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle reddeden … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının; deprem nedeniyle ibraz yükümlülüğünün yerine getirilemediği ileri sürülerek bozulması istemidir....

      Beldesi ...Mevkii zemin kat 1362 parselde yer alan taşınmazın maliki olduğunu, müvekkilinin taşınmazına gelecek herhangi bir deprem riskine karşılık davalı ... şirketinin deprem sigortası yaptırdığını, müvekkiline ait taşınmazın 2012 yılında meydana gelen depremler sebebiyle hasar görmüş olup taşınmazda meydana gelen hasar nedeniyle davalı şirkete başvuru yapıldığını, davalı şirketin başvuru neticesinde 1300115291 sayılı hasar dosyası oluşturduğunu, davalı şirketin eksperlerinin hasar çalışması yaptığını,Ekspertiz tarafından 44.800,00 TL tazminat hesaplandığını, %2 muafiyet düşüldükten sonra 43.904,00 TL ödenmesi hususunda rapor hazırlandığını, davalı ... şirketinin ödeme yapmaması nedeniyle ... 4.Noterliğinin 28/11/2013 tarih ve 13356 yevmiye nolu ihtarname gönderdiklerini, söz konusu ihtarının 05/12/2013 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak davalı tarafın ödemediğini, müvekkilinin meydana gelen hasar nedeniyle evini kullanamadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle 43.904,00 TL tazminatın...

        Dosyaya sunulan banka dekontlarına göre 18/10/2011 tarihinde 150,00-TL ücretin ödendiği, 1250,00-TL'nin deprem etüdü kapsamında kesintinin yapıldığı, 22/12/2011 tarihinde 400,00-TL ödemenin yapıldığı, 1000,00-TL deprem etüdü için kesinti yapıldığı 13/11/2012 tarihli 01/10/2012-01/11/2012 dönemi için 1400 TL ödendiği görülmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık icra takibine konu kira bedellerinin ödenip ödenmediği, kiralanan için yaptırılan deprem etüt masraflarının kiradan mahsup edilip edilemeyeceği hususundadır. Takibe konu 2012 Ekim ayı kirasını davacı tarafından da kabul edilen 13/11/2012 tarihli dekont ile ödediği anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı bu kira bedelinin ödendiği kabul edildiği takdirde Kasım 2012 kirasının eksik kaldığını ileri sürse de Kasım ayına ilişkin bir takip bulunmamaktadır....

          Keşif sırasında yapılan gözlemlerde; mevcut yapıların yaklaşık %80 civarındaki önemli bir bölümünün yapısal sisteminin yığma olduğu, yaklaşık %10 civarında betonarme ve %10’luk bölümünün ise harabe yapılardan oluştuğu, 1 ve 2 katlı binaların yoğun olarak bulunduğu bölgede binaların genellikle düzensiz ve birbirlerine yakın inşa edildikleri, görünen kalitesi kötü olan pek çok yığma binaya rastlandığı, 3. derece deprem bölgesinde olan alanın deprem tehlikesinin çok yüksek olmadığı; ancak, yapı stokunun çoğunluğunun yaşı ve görünen kalitesi dikkate alındığında, özellikle yeterli mühendislik hizmeti görmeden inşa edilmiş olan ve zamanla çevre koşulları nedeniyle yapısal özelliğini kaybetmiş olan bazı yapıların deprem etkisi altında riskli olduğu, bölgedeki oldukça dar olan ara sokaklar nedeniyle olası bir deprem sırasında bu bölgelerde ulaşımı engelleyen durumlar ortaya çıkabileceği görüşüne yer verilmiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Talep, deprem nedeniyle yıkılan binada vefat eden muristen dolayı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davada talep edilen ihtiyati tedbirin reddine dair kararın kaldırılması istemine ilişkindir. Davalılar, bina malikleri ve müteahhitleridir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 28/02/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              CEVAP DASK vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kurumun davacı sigortalının hasar talebini, eksper raporlarının tespitlerine göre değerlendirildiğini, binada meydana gelen hasarın deprem sebebiyle meydana gelip gelmediğinin nasıl ve kimlerce yapılacağı ise yasal düzenlemelerle açıkça düzenlendiğini, somut olayda ise binanın yıkılmasına karar veren kamu otoritesinin yalnızca yıkıma karar verdiğini, binanın deprem öncesi durumu ile deprem sonrası durumu arasındaki deprem güvenliği farklılığına ilişkin bir değerlendirme içermediğini, binanın yapısal sorunları ve mevcut yönetmeliklere uymaması nedeni ile yıkılıp yapılmasının yasal olarak iyileştirme olduğunu ve zorunlu deprem sigortası kapsamında olmadığını, davacının deprem sonucunda konutunda meydana gelen hasarın tespiti amacıyla davalı müvekkili kuruma yapılan başvuru sonucunda hasar dosyası oluşturularak davacının konutundaki hasarın miktar ve niteliğini tespit etmek amacıyla konusunda uzman bağımsız eksper atandığını, atanan eksperin...

              da 09.11.2012 günü meydana gelen deprem nedeniyle... Otelde konakladığı sırada yaşamını yitirmiş ve davacılar bu nedenle destekten yoksun kalarak zarara uğramışlardır. Bina; plan ve projesine, imar düzenlemelerine ve deprem yönetmeliğine uygun yapılmış olsa bile, gerçekleşen depremin şiddeti gözönünde tutulduğunda binanın deprem nedeniyle hasara uğraması kaçınılmazdır. (06.03.2013 Tarih, 2012/786 Esas 2013/318 Karar Sayılı Hukuk genel Kurulu ilamı) Öyle ise; depremin mücbir sebep olarak kabul edilip, zararla illiyet bağını kestiği kabul edilemez ise de; ne zaman ve hangi büyüklükte olacağı öngörülemeyen ve sonucu gerçekleştiğinde büyük bir yıkıma sebebiyet veren, bölgede herkesi etkileyen en büyük doğal afet olduğu da kabul edilmek zorundadır. Ayrıca, bölgenin birinci derecede deprem kuşağında yer aldığı ve oluşan depremin şiddet büyüklüğü de gözden kaçırılmamalıdır....

                Dava konusu zarar 09.11.2011 günü gerçekleşen deprem nedeniyle oluşmuştur. Bina; plan ve projesine, imar düzenlemelerine ve deprem yönetmeliğine uygun yapılmış olsa bile, gerçekleşen depremin şiddeti gözönünde tutulduğunda binanın deprem nedeniyle hasara uğraması kaçınılmazdır. (06.03.2013 Tarih, 2012/786 Esas 2013/318 Karar sayılı Hukuk Genel Kurulu ilamı) BK'nun 43/1 (TBK 51/1) maddesine göre, "Hakim, hal ve mevkiin icabına ve hatanın ağırlığına göre tazminatın suretini ve şumülünün derecesine tayin eyler." Depremin mücbir sebep olarak kabul edilip, zararla illiyet bağını kestiği kabul edilemez ise de; ne zaman ve hangi büyüklükte olacağı öngörülemeyen ve sonucu gerçekleştiğinde büyük bir yıkıma sebebiyet veren, bölgede herkesi etkileyen en büyük doğal afet olduğu da kabul edilmek zorundadır. Ayrıca, bölgenin birinci derecede deprem kuşağında yer aldığı ve oluşan depremin şiddet büyüklüğü de gözden kaçırılmamalıdır....

                  K. sayılı kararları) Somut olayda; davacı vekili, müvekkilinin davalıya ... sigortalı konutunun depremde zarar görmesi nedeniyle maddi zararını Zorunlu Deprem Sigorta Poliçesi uyarınca davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmektedir. Davacı ile davalı şirket arasında akdi bir ilişki olup, davalının sorumluluğunun kaynağı bu sözleşmedir. Davacının tacir olduğu yönünde iddia olmadığı gibi bilgi ve belgeye de rastlanılmamış olup sigortalı ev ise hususi bir konuttur. Bu durumda uyuşmazlığın 6502 sayılı yasa hükümleri uyarınca çözümlenecek olduğu ve davaya bakma görevi Tüketici Mahkemelerine ait olduğu anlaşılmakla Mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla görevsizlik kararı vermek gerekmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu