Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. Kanun yoluna başvurulmuş olması, tedbirin uygulanmasını durdurmaz. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun, 28/07/2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7251 sayılı Yasanın 34.maddesi ile değişik 341.maddesine göre ilk derece mahkemelerinin ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Kural olarak çek, bir ödeme vasıtası olup, aksi kararlaştırılmadıkça mevcut bir borcun tediyesi amacı ile verildiği yönünde bir karine mevcuttur....

Talep, eser sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshinin haklı olduğunun tespiti, temlikin iptali ile borçlu olmadığının tespiti talepli davada ihtiyati tedbir kararına itiraz istemine ilişkin olup, mahkemece itirazın reddine dair verilen ara kararına karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İnceleme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu 355. madde uyarınca istinaf nedenleriyle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla ihtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 madde gereğince esastan reddine karar verilmiştir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 20/01/2023 (Ara Karar) NUMARASI: 2023/41 Esas TALEP: İhtiyati Tedbir İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/04/2023 İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin 20/01/2023 tarihli ara kararın ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü....

      davanın ispatına elverişli delil bulunmasının zorunlu olmaması, istekte haklı olma ihtimalinin mevcut olmasının yeterli oluşu, ihtiyati tedbire karar verilebilmesi için ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve ihtiyati tedbirin bir sebebinin mevcut olması gerekliliği, taraflar arasındaki hak ve adalet dengesi birlikte değerlendirildiğinde, HMK'nun 389, 390/3.maddeleri karşısında tedbir talebinin hukuki ve fiili dayanaklarının bulunduğu anlaşılmakla yerel mahkemece yazılı gerekçe ile tedbire itirazın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamıştır....

      Sayılı 15.12.2020 tarihli ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine ilişkin hukuka aykırı kararın istinaf incelemesi yapılmak suretiyle kaldırılmasına, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ihtiyati tedbir talepli konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ipotek ve hacizlerin kaldırılması, eksik ifa nedeniyle tazminat, geç teslimden dolayı kira alacağı istemine ilişkindir....

      sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebildiği, ihtiyati tedbir isteyen davacının; ihtiyati tedbir sebeplerinin varlığını, ihtiyati tedbir kararı verilmesini gerektirir biçimde delillendirdiği söylenemeyeceğini, başka bir anlatımla davacının ihtiyati tedbir için gerekli olan “yaklaşık ispat” yükümlülüğünü yerine getirmediğini, kaldı ki, ihtiyati tedbir kararının ancak ve ancak dava konusu ile ilgili olarak ve dava konusu üzerinde uygulanmak üzere verilebildiğini, bu şartların hiçbiri oluşmadığından ihtiyati tedbirin reddinin gerektiğini belirterek haksız, mesnetsiz ve kötüniyetli davanın reddine, masraf ve ücreti vekaletin davacı tarafa tahmiline, karar verilmesini istemiştir....

      sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebildiği, ihtiyati tedbir isteyen davacının; ihtiyati tedbir sebeplerinin varlığını, ihtiyati tedbir kararı verilmesini gerektirir biçimde delillendirdiği söylenemeyeceğini, başka bir anlatımla davacının ihtiyati tedbir için gerekli olan “yaklaşık ispat” yükümlülüğünü yerine getirmediğini, kaldı ki, ihtiyati tedbir kararının ancak ve ancak dava konusu ile ilgili olarak ve dava konusu üzerinde uygulanmak üzere verilebildiğini, bu şartların hiçbiri oluşmadığından ihtiyati tedbirin reddinin gerektiğini belirterek haksız, mesnetsiz ve kötüniyetli davanın reddine, masraf ve ücreti vekaletin davacı tarafa tahmiline, karar verilmesini istemiştir....

      İhtiyati tedbir kararı verilmesinde hakime geniş bir takdir alanı bırakılmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemelidir ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararını verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Yasa’nın öngördüğü ölçüde ispat edilememişse, ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. Anayasanın 141/3. Maddesine göre mahkeme ihtiyati tedbir isteminin kabulü ile ihtiyati tedbir kararı vermesi veya istemin reddine karar vermesi hallerinde kararında hukuksal gerekçe göstermek zorundadır. Öte yandan, Yargıtay'ın, davanın ve uyuşmazlığın esasını halleder şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği yönündeki görüşü de istikrar kazanmıştır....

        Talep, markanın hükümsüzlüğü ve terkini davası kapsamında ve davadan önce verilmiş ihtiyati tedbir kararlarına vaki itirazın reddine ilişkin kararın ve ihtiyati tedbir kararlarının kaldırılması istemine ilişkindir. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun (SMK) 159/1. maddesinde, sinai mülkiyet haklarına tecavüz olduğunu ispatlamak şartıyla ihtiyati tedbir talep edilebileceği, 159/3. maddesinde ise ihtiyati tedbirlerle ilgili bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir....

        olarak TPMK sicil kaydına tedbir konulmasına, sair tedbir taleplerinin TPMK kayıtları ve mevcut delil durumuna göre bu aşamada reddine" dair karar verildiğini; davadan önce Bakırköy 2....

          UYAP Entegrasyonu