"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Defter ve belge gizleme HÜKÜM : Beraat Finike Mal Müdürlüğünün ... vergi sicil numaralı mükellefi olan sanığın, 04.05.2012 tarihinde yapılan tebligata rağmen defter ve belgelerini süresinde ibraz etmediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın savunmasında, bahse konu defter ve belgelerin Finike Sulh Ceza Mahkemesi emanetinde olduğunu söylemesine karşın, buna ilişkin herhangi bir emanet makbuzunun bulunmaması; Mahkemece yapılan araştırmada, sanığa ait bir kısım defter ve belgelerin Finike Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/515 Esas sayılı dosyası kapsamında 21.04.2010 tarihinde adli emanete alındığının tespit edilmesine rağmen, bahse konu emanet makbuzu içeriğinde 2008-2009 yıllarına ait faturalar ve kıymetli evraklar ile hangi yıla ait olduğu belli olmayan 2 adet envanter defteri ve defter onay formu olduğunun anlaşılması karşında; sanığın 31.12.2010 tarihinde işini terk ettiği, sanıktan istenen defter ve belgelerin...
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır. Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da zorunludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Defter, kayıt ve belgeleri gizleme HÜKÜM : Beraat 1) Defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçunun oluşabilmesi için, "varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit..." olan defter ve belgelerin, saklama zorunluluğu olan 5 yıllık süre içerisinde usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen vergi incelemesi için yetkili memura ibraz edilmemesinin gerekli olduğu, ayrıca 213 sayılı VUK’nin 139/2. maddesine göre, incelemenin dairede yapılmasını gerektiren nedenlerden birinin varlığı önceden belirlenmeden, faaliyetini sürdüren mükelleflere defter ve belgelerin ibrazı için yapılan tebligatların hukuki sonuç doğurmayacağı dikkate alınarak; suç tarihinde iş yerinin faal olup olmadığının ve ibrazı istenen defter ve belgelerin varlığını kanıtlayan belgelerin bulunup bulunmadığının dosya içeriğinden anlaşılamaması karşısında; ilgili idareden, iş yerinin tebligat tarihinde faal olup olmadığının sorulması, faal olduğunun anlaşılması...
Bu nedenle, sanığın defter ve belgelerin ibrazı hususundaki yazının tebliğinden sonra 15 günlük ibraz süresinin bitmesine bir gün kala defter ve belgelerin yandığına ilişkin savunması karşısında, suçun oluşması yönünden usulüne uygun tebligatın da aranmayacağı, 22.06.2005 günlü yangın raporu ve tutanakta, çıkan yangında ne tür ticari defter ve belgenin yandığından bahsedilmemesi, şirkete ait ticari defter ve belgelerin koğuş olarak kullanılan yerde bulundurulması, sanık tarafından hukuk mahkemelerine müracaatla usulünce alınmış bir zayi belgesinin bulunmaması gözetilerek yangının mahiyeti, çıktığı alan ve yoğunluğu, ibrazı istenen defter ve belgelerin yanıp yanmadığı gerektiğinde tutanak düzenleyicisi tanıklar da dinlenerek değerlendirilip karara varılması gerekirken, eksik soruşturma ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gereğince...
uyarlık bulunmadığı, defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmeyen kısmı üzerinden yapılan katma değer vergisi tarhiyatı ile kesilen bir kat vergi ziyaı cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı, defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmeyen kısmı üzerinden kesilen vergi ziyaı cezasının bir katı aşan kısmına gelince ise; davacının ilgili dönem defter ve belgelerinin bir kısmının sonradan da olsa ibraz edilmiş olması gizleme kastının bulunmadığını gösterdiğinden kesilen üç kat vergi ziyaı cezasının bir katı aşan kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, hakkında olumsuz tespit bulunmayan ve "üzerlerinde aslı gibidir şerhi bulunan" alış belgelerinden kaynaklanan katma değer vergisi ve üzerinden kesilen üç kat vergi ziyaı cezası ile defter ve belgelerin sunulmayan kısmı üzerinden kesilen vergi ziyaı cezasının bir katı aşan kısmının kaldırılmasına karar verilmiştir....
ın 2016 yılının başından itibaren düzenlediği tüm belgelerin herhangi bir mal teslimi olmaksızın düzenlenen sahte belgeler olduğu tespit edildiğinden sahte belge düzenleme faaliyeti nedeniyle elde edilen komisyon gelirinin vergilendirilmesi gerektiği tespit ve görüşlerine yer verildiği, davacı hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı görüş ve öneri raporunda davacının sahte fatura düzenleme faaliyeti nedeniyle ziyaa uğratılan vergi ve cezalardan 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 227. maddesi ve 4 Sıra No'lu Vergi Beyannamelerinin Serbest Muhasebeci ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlerce İmzalanması Hakkında Genel Tebliğ uyarınca asıl sorumlu ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerektiğinin tespit edildiği, yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Defter, kayıt ve belgeleri gizleme 1- Sanık hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 11/09/2014 tarihli ve 2014/35095 esas sayılı iddianamesi ile “2014 takvim yılına ait yasal defter ve belgelerin ibraz edilmemesi” nedeniyle kamu davası açıldığı ve mahkemece “ 2014 takvim yılına ait yasal defter ve belgelerin ibraz edilmediği” şeklindeki gerekçe ile hüküm kurulduğu, ancak dava şartı olan 12/06/2014 tarihli Rapor Değerlendirme Komisyonu mütalaasının “2010 takvim yılına ilişkin yasal defter ve belgelerin ibraz edilmemesi” nedeniyle verildiği anlaşılmakla; mütalaa bulunmayan takvim yılına ilişkin defter ve belgelerin ibraz edilmemesi suçundan kamu davası açılması ve yargılamaya devamla mahkumiyet hükmü kurulması, 2- Kabule göre de; a) Defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçunda, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarihli ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet HÜKÜM : Beraat İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Denetim Grup Müdürlüğünün 30/11/2010 günlü yazısı ile sanıkların yetkilisi oldukları şirketin 2005 yılına ait defter ve belgelerin istendiği, bu yazının 02/12/2010 tarihinde tebliğ edildiği, ancak istenilen defter ve belgelerin 15 günlük yasal süre içerisinde ibraz edilmediğinden bahisle sanıklar hakkında defter ve belgeleri ibraz etmemek suçundan açılan kamu davasında; sanıkların evrakın içeriğini öğrenmeleri sebebiyle 7201 sayılı Tebligat Kanununun 32. maddesi de dikkate alındığında suç tarihinin ve ‘‘daha sonra ibraz için götürüldüğünde sürenin geçirilmiş olması nedeni ile defterlerin kabul edilmediğine” yönelik savunmaya göre süresinde ibraz edilip edilmediğinin belirlenebilmesi için, defter ve belgelerin ibraz yazısının tebellüğ eden ... .... anılan yasa hükümlerine göre evrakı teslim şartlarını taşıyıp taşımadığının, şirkette görevli...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Defter ve belgeleri gizleme HÜKÜM : Beraat Defter ve belgeleri gizleme suçunun, varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit ve saklama mecburiyeti bulunan defter ve belgelerin vergi incelemesine yetkili kimselere ibraz edilmemesi ile oluştuğu, defter ve belgeleri saklama sorumluluğunun mükellef sanığa ait olduğu, 213 sayılı VUK’nin 253. maddesi uyarınca defter ve belgelerin ait olduğu yılı takip eden takvim yılından başlamak üzere 5 yıl saklama ve istendiğinde ibraz edilme zorunluluğu bulunduğu, defter ve belgeleri gizleme suçunun oluşabilmesi için, bunların vergi incelemesi amacıyla ibrazının istenmesi gerektiği göz önünde bulundurularak, öncelikle 13.12.2012 tarihli tebligatta varlığı anlaşılan, VDENY-2012-1204/2 sayılı defter ve belge isteme yazısı temin edilip, defter ve belgelerin hangi amaçla istendiği belirlendikten sonra, usulüne uygun bir istek yazısının bulunduğunun tespit edilmesi halinde...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Defter ve belgeleri gizleme HÜKÜM : Beraat Defter ve belgeleri gizleme suçundan açılan kamu davasında, defter ve belgelerin “çalındığı, kaybolduğu veya bulunmadığı” ileri sürülerek ibrazından kaçınılması hâlinde usulüne uygun tebligatın aranmasına gerek bulunmadığı, defter ve belgeleri saklama sorumluluğunun mükellef sanığa ait olduğu, 213 sayılı VUK’nin 253. maddesi uyarınca defter ve belgelerin ait olduğu yılı takip eden takvim yılından başlamak üzere 5 yıl saklama ve istendiğinde ibraz edilme zorunluluğu bulunduğu, somut olayda da; varlığı matbaa basım formu, sanığın beyanı, KDV beyannamesi ve mükelleflerin verdiği BA-BS formları ile sabit olan 2010 yılına ait, defter ve belgelerin 16.05.2013 tarihli yazı ile istenildiği ve yazının 14.08.2013 tarihinde bizzat sanığa tebliğ edildiği halde, sanığın, defter ve belgelerinin muhasebecisinde olduğunu, muhasebecisinin bürosunu kapattığını, ona ulaşamadığını bu nedenle...