Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili aleyhine ...33. İcra Müdürlüğü’ nün 2014/35885 E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine konu borcunun olmadığı, takibe konu çekteki imzaların müvekkil şirket yetkililerine ve ortaklarına ait olmadığını, müvekkilinin adı ve imzasının kullanılarak çeklerin ciro edilip piyasaya sürüldüğünü bu nedenle borçlu olmadığının tespitini ve takibin iptalini talep ve dava etmiştir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıların dava dilekçelerinde, davalı müvekkillerinin şirket tüzel kişiliğini kendilerine zırh gibi kullanarak yabancı yatırımcıları dolandırdığı ve mağdur ettiği, şirket tüzel kişiliği perdesinin aralanarak arkasında bulunan davalılardan tazminat isteminde bulunduklarının ileri sürüldüğü, tarafların ortağı olduğu şirkete ait taşınmazın ifraz edilerek imar izni ve yapı ruhsatının alındığı, davada şirketin sermayesinin korunup korumadığı ve sermaye korunmamış ise şirket ortağı ve yöneticilerinin sorumlu olup olmadıklarının TTK hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiği bu nedenle ticaret mahkemesinin görevli olduğu, davacıların haklarının veya sermayelerinin şirket içinde korunmamış olduğunun tespiti halinde şirket ortağı davalı Selçuk Demir'e müracaat edilebileceği, diğer müvekkili Nermin Yücetürk'ün ise şirkette ortaklığı veya yönetim kurulu üyeliğinin bulunmadığı bu nedenle davacıların müvekkili Nermin...

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıların dava dilekçelerinde, davalı müvekkillerinin şirket tüzel kişiliğini kendilerine zırh gibi kullanarak yabancı yatırımcıları dolandırdığı ve mağdur ettiği, şirket tüzel kişiliği perdesinin aralanarak arkasında bulunan davalılardan tazminat isteminde bulunduklarının ileri sürüldüğü, tarafların ortağı olduğu şirkete ait taşınmazın ifraz edilerek imar izni ve yapı ruhsatının alındığı, davada şirketin sermayesinin korunup korumadığı ve sermaye korunmamış ise şirket ortağı ve yöneticilerinin sorumlu olup olmadıklarının TTK hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiği bu nedenle ticaret mahkemesinin görevli olduğu, davacıların haklarının veya sermayelerinin şirket içinde korunmamış olduğunun tespiti halinde şirket ortağı davalı ...'e müracaat edilebileceği, diğer müvekkili ...'ün ise şirkette ortaklığı veya yönetim kurulu üyeliğinin bulunmadığı bu nedenle davacıların müvekkili ...'...

      nin fatura düzenleme, mal alım satımı konusunda yetkisi olup, çek ciro etme yetkisinin olmadığını kabul etmenin hakkaniyet ve dürüstlük ilkesi ile bağdaşmayacağı, şube yetkilisinin vekaleti kötüye kullanması hali varsa bunun davalı ...'nı bağlamayacağı, davalı ... dışındaki davalıların, davacı şirket ile dava dışı ... arasındaki ilişkiyi bilmeleri gerekmediği gibi hamil davalının çeki kötüniyetli ediminin davacı tarafından ispatlanması gerektiği, davacı şirket yetkilisinden önce çeki cirolayan davalılara karşı davacının menfi tespit davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Bu durumda, davalıların yurt dışında kurulu şirket adına para toplayarak bu paraları Türkiye'deki ... şirketlere aktardıkları iddia olunup dava, organize haksız fiilden kaynaklanan alacak (istirdat) davası olduğuna ve gerek yabancı devlet kurumları raporları gerekse bilirkişi incelemesiyle ... ile Türkiye'de mukim ... şirketler arasında ikraz sözleşmeleriyle Türkiye'deki mukim ... şirketlere para akışı sağlandığı sabit olduğuna göre, artık bu aşamadan sonra davacının zararından davalıların haksız fiil hükümleri uyarınca sorumluluklarının bulunup bulunmadığı üzerinde durularak, haksız fiil, hile ve aldatma olgusunun tespiti yapılırken SPK, TBMM, MASAK raporları, davalı şirketin yöneticileri hakkındaki ceza dosyaları, bu dosyalardaki tanık beyanları da nazara alınarak, her bir davalının hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi ve davalıların zamanaşımı def'inin de buna göre değerlendirilmesi suretiyle oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar vermek gerekirken, yukarıda yazılı gerekçeyle...

          gurbetçiden nakit para topladıklarını, kısa bir süre sonra müvekkilinin parasını istediğini ancak bu güne kadar kendisine ödeme yapılmadığını, hisse senetlerinin izinsiz olarak halka arz edildiğini, Kombassan Grubu tarafından yapılan usulsüzlüklerin SPK ve diğer resmi kurum raporlarında açıklandığını, davalılar hakkında çeşitli suçlardan suç duyurusu yapıldığını, müvekkilinin şirket ortağı yapılmasının hukuken mümkün olmadığını, kanuna uygun bir ortaklık ilişkisinin kurulmadığını, davalı ... ile yönetim kurulu üyesi olan diğer davalıların zarardan sorumlu olduklarını ileri sürerek, şimdilik 7.500,00 TL’nin faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine ve geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            ortağı ve çalışanları ile bunların 2....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 05.05.2010 No : 66-125 Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davalı şirket'in 26.01.2008 tarihli faturasını istinaden davacı ve davacının ortağı olduğu ... Nakliyat Sanayi ve Tic. Ltd.Şti. hakkında icra takibi yaptığı konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Dava, davacının ticari ilişkide taraf olmadığı ticari ilişkinin şirketler arasında gerçekleştiği, davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ve kötüniyetli takip nedeni ile %40 tazminat istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacının şirket ortağı olduğu bu nedenle borçtan sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir....

                'ye ait olduğunun tespitine ve bu şirket adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı şirketin taraflar arasındaki protokolle üstlendiği yükümlülükleri ifa etmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, HMK'nın 114. maddesinde taraf ehliyetinin ve hukuki yararın dava şartı olarak düzenlendiği, somut olayda iki ortaklı davacı şirketin, ortaklarından birinin hissedarı olduğu dava dışı ... lehine hak talebinde bulunduğu, davacının bu talebinde hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, davalı adına olan maden arama ve işletme ruhsatlarının dava dışı şirkete ait olduğunun tespiti ve bu şirket adına tescili istemine ilişkindir....

                  Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10/03/2016 tarih ve 2014/1370-2016/312 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalıların her istendiği an geri ödeneceği ve yatırılan paralar karşılığı yüksek faiz verileceği garantisiyle binlerce kişiden para topladıklarını, bu kapsamda müvekkilinden de hisse senedi devir ve kabul sözleşmesi başlıklı belge karşılığında para alındığını, ancak müvekkilince istenmesine rağmen alınan paranın geri ödenmediğini, davalıların eylemlerinin hukuki dayanağının bulunmadığını, BK, TTK, Bankalar Kanunu ve SPK hükümlerinin ihlal edildiğini, anılan kanunlar uyarınca müvekkilinin şirket ortağı yapılmadığını, şirket yönetim kurulu üyelerinin...

                    UYAP Entegrasyonu