Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme tarafından davacının kişisel ilişkinin değiştirilmesi talebinin kabulüne karar verilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müşterek çocukların her ikisinin de sürekli ve kesintisiz olarak anne ilgi ve bakımına muhtaç yaşta olduklarını, bununla beraber müşterek çocuk Lina'nın rahatsızlığı sebebiyle annesinin yardımına daha çok ihtiyaç duyduğunu, müşterek çocukların sık sık yer değiştirmesi ve anneleriyle beraber oluşturdukları düzenin sürekli olarak bozulmasının müşterek çocukların ruhsal ve fiziksel gelişimi açısından olumsuz sonuçlar doğuracağını, annelerinden çok fazla ayrı kalacaklarını bildirerek yerel mahkeme kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava Velayetin Değiştirilmesi, Nafakanın Kaldırılması, Kişisel İlişkinin Değiştirilmesi davasıdır....
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı tarafından kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin kabulü, davacı tarafından, kişisel ilişkinin kaldırılmasına yönelik talebin reddi yönünden süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur. Kişisel ilişki kamu düzenine ilişkin olduğundan karar tarihinden sonra gelişen olayların da göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Kişisel ilişki de aslolan çocuğun yüksek yararına, bedensel ve zihinsel gelişimini sağlamaya en uygun çözüme ulaşmaktır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Somut olaya gelindiğinde; tarafların Ankara 8....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece zina yönünden red kararı verilmişse de delillerin dosyada bulunduğunu, ses kaydının uygun delil olduğunu, müşterek çocukların baba tarafından yönlendirilerek kadın aleyhine zina delili oluşturulduğu iddiasının yanlış olduğunu, bu hususun tamamen gerçek dışı olduğunu, dosyada dinlenen Gülten ve Eyüphan isimli tanıkların somut bilgiye ve görgüye dayalı beyanlarının olduğunu, çocuklarla annenin kişisel ilişkisinin temininde icra marifeti ile işlemler yapıldığından çocuklarda travma oluştuğunu, kadının defalarca icra marifetiyle çocuklarla kişisel ilişki sağlamaya çalıştığını, zina davasının kabulünün gerektiğini, kişisel ilişkinin uygun olmadığını, bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı karar verildiğini belirterek, kararın kaldırılmasına ve erkeğin zina davasının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece zina yönünden red kararı verilmişse de delillerin dosyada bulunduğunu, ses kaydının uygun delil olduğunu, müşterek çocukların baba tarafından yönlendirilerek kadın aleyhine zina delili oluşturulduğu iddiasının yanlış olduğunu, bu hususun tamamen gerçek dışı olduğunu, dosyada dinlenen Gülten ve Eyüphan isimli tanıkların somut bilgiye ve görgüye dayalı beyanlarının olduğunu, çocuklarla annenin kişisel ilişkisinin temininde icra marifeti ile işlemler yapıldığından çocuklarda travma oluştuğunu, kadının defalarca icra marifetiyle çocuklarla kişisel ilişki sağlamaya çalıştığını, zina davasının kabulünün gerektiğini, kişisel ilişkinin uygun olmadığını, bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı karar verildiğini belirterek, kararın kaldırılmasına ve erkeğin zina davasının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
yeni eşine karşı doldurarak olumsuz yönde etkilediğini, babanın ekonomik ve sosyal durumunun davalıya göre daha iyi olduğunu ileri sürerek, müşterek çocukların velayetlerinin müvekkiline verilmesine, bu mümkün olmadığı takdirde mevcut kişisel ilişkiye ek olarak her yıl yarı öğrenim dönemi boyunca ve yaz ile sömestr tatilinin tamamında, bunun mümkün olmadığı takdirde ise yine mevcut kişisel ilişkiye ek olarak yaz ve sömestr talillerinin tamamında yatılı olarak bu da mümkün olmaz ise mahkemenin uygun göreceği şekilde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmesini istemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, müşterek çocuklar ile davacı anne arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkindir. Tarafların boşanma kararı ile ortak çocuklar arasında yatısız kişisel ilişki düzenlendiği; Boyabat Asliye Hukuk Mahkemesinden talimat yoluyla aldırılan sosyal inceleme raporlarında; yatılı kişisel ilişkinin müşterek çocukları psikolojik ve fiziksel yönden olumsuz etkileyeceği, İstanbul Aile Mahkemesinden talimat yoluyla aldırılan sosyal inceleme raporlarında; davacı ve müşterek çocuklar arasında yatılı şekilde şahsi ilişki tesisine karar verilmesinin, ayrıca haftanın iki günü de müşterek çocuklarla davacı anne arasında görüntülü sesli telefonla görüşmeye karar verilmesinin çocukların duygusal ve ruhsal gelişimlerine üstün yarar sağlayacağı belirtilmiştir. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından kurulan kişisel ilişkinin süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yüksek yararı, yaşı, anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir....
istediğini, müşterek çocuğun davalıyı tanımayarak korktuğunu, okul yönetiminin durumu polise bildirdiğini, polisin gelerek tutanak düzenlediğini, müşterek çocuğun bu durumdan ciddi şekilde etkilendiğini, psikolojisinin bozulduğunu, müşterek çocuğun ruhsal ve bedensel gelişiminin sağlanması ve devamı için davalının müşterek çocuk ile kişisel ilişki kurma hakkının kaldırılmasını talep etmiştir....
Kişisel ilişkiye dair kararın kesinleşmesinden sonra davalının, boşanma kararında yer alan kişisel ilişki hakkını amacına aykırı olarak kullandığına, çocukların eğitimine ve yetiştirilmesine engel olduğuna, kişisel ilişki sebebiyle çocukların huzurunun tehlikeye girdiğine ve çocuklarıyla ilgilenmediğine ilişkin bir delil bulunmadığı gibi, tanınan kişisel ilişkinin sınırlandırılmasını gerektiren başkaca önemli bir sebep ve olgu da ileri sürülmemiştir. Mahkeme de, böyle kabul etmiştir. Uzman raporunda da mevcut kişisel ilişkinin korunması gerektiği ifade edilmiştir. Bu durumda davanın reddi gerekirken, yetersiz gerekçe ile boşanma kararındaki kişisel ilişkinin kaldırılıp, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....
Anayasanın 41 ve Türk Medeni Kanununun 346, 347, 348 ve 404. maddelerinde yer alan kurallarda da açıklandığı üzere boşanma veya ayrılık vukuunda hakim müşterek çocukların velayet haklarının kullanılması biçimi ile çocuklarla, ana babanın şahsi ilişkilerine dair gerekli düzenlemeleri, oluşturulan kararın bir sonucu olarak ve görevi gereği, resen gözetmek zorundadır (TMK.md. 182, 336/2) Kişisel ilişkinin kamu düzenini ilgilendirmesi, resen araştırma ilkesinin uygulanması gerektiği ve dosyaya sunulan çocuk-ergen psikoterapi gözlem raporu da gözetildiğinde, kişisel ilişkinin çocukların yüksek yararına uygun düşüp düşmeyeceği ve bu ilişkinin çocukların huzuru bakımından ciddi tehlike oluşturup oluşturmayacağı ve kişisel ilişki kuralacak ise çocukların yaşları da gözetilerek kurulacak kişisel ilişkinin şekli ve süresi konusunda, pedagog, psikolog veya sosyal çalışmacıdan oluşan uzman veya uzmanlardan yeniden taraflarla görüşerek rapor alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek, kişisel...