Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, MK md. 6. gereğince bu iddiayı ispat yükünün davacıya düşeceğini, davacının borcun sona erdiğini iddia ettiğini, menfi tespit davasında ispat yükünün ilamsız olarak yapılan icra takibinde takibin kesinleşmesinderi sonra menfi tespit davası açması halinde davacıda olduğunu, icra takibinden sonra açılan menifı tespit davasının ilamsız icra takibini kendiliğinden durdurmayacağı gibi, menfî tespit davasına bakan mahkemenin ihtiyati tedbir yolu ile dahi icra takibinin durdurulmasına karar veremeyeceğini, davacının mahkeme dosyasına koymuş olduğu makbuz ve ibranamenin sahte olduğunu, söz konusu belge üzerinde doğru olan tek hususun müvekkilinin imzası olduğunu, onun dışında olan yazı ve kaşelerin davacı şirket yetkilisi tarafından sonradan doldurulmuş olduğunu, yapılacak yazı incelemesi neticesinde bu hususun açıkça ortaya çıkacağını, taraflar arasında çekişmesiz olan tek şeyin bir dönem ortaklık yapmış oldukları olduğu, müvekkili şirket yetkilisi -------- görüşmeleri yapmak için şirket dışında...

    A.Ş aleyhine menfi tespit ve taşınmazın mülkiyetinin haciz tarihinde de müvekkiline ait olduğunun tespiti ve taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması talepli olarak davanın ikame edildiğini, öncelikle aralarında bağlantı olması dolayısıyla işbu davanın ... 18. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... E. Sayılı dosyası ile birleştirilmesini, ..., ..., ..., ...Mevkii, 131 Ada, 2 Parselde kayıtlı, ... arsa paylı, 11 numaralı Bağımsız Bölümün mülkiyetinin taşınmaza koyulan haciz tarihinde müvekkiline ait olduğunun tespitini, taşınmaz tapu kaydı üzerindeki haczin kaldırılmasını, taraflar arasındaki çekişmenin giderilmesini, dava konusu hacizli taşınmazın cebir icra yoluyla satışının dava sonuna kadar durdurulması hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; 3. Şahıs tarafından açılan menfi tespit istemine ilişkindir....

      Mahkemece, kaldırma kararı uyarınca yeniden yapılan yargılama neticesinde; davacının davalı Serdar Acarhoroz'un diğer davalı şirketin gizli ortağı olduğununun tespiti talebinde bulunmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; davalı şirketin hesaplarının incelenmesi sonucu düzenlenen vergi tekniği raporuna göre, mükellef kurumu asıl yönetenin ve temsilcisinin davalı Serdar Acarhoroz olduğunun tespit edildiğini ve davalı şirketin gizli ortağı olduğu sonucuna varıldığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılarak davalının gizli ortak olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: Dava, davalı Serdar Acarhoroz'un davalı şirkete gizli ortaklığının tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir....

        u müdür olarak seçildiği, tüzel kişi olan davacı şirketin borçlanabilmesi ve kambiyo senedi tanzim edebilmesi için sözü geçen kambiyo senetlerinin temsil ve ilzama yetkili kişilerce imzalanmasının gerektiği, dava konusu senedin tanzim tarihinde şirketi temsil ve ilzama yetkili kişinin ... olduğu ve bu kişinin, senedi imzalayandan farklı bir kişi olması nedeni ile bu durumda davacı şirketin usulüne ve hukuka uygun şekilde ad ve hesabına kambiyo senedi tanzim etmediği, diğer yandan davacı şirketin bir ticaret şirketi olması ve borçlanmasından dolayı şirket kayıtlarında bir bulgu olmaması ve ticari işleri ile ilgili bir borçlanmasının söz konusu ise bunun şirket kayıtlarında yer alması gerektiği ve şirketin hangi mal ya da hizmet alımına ya da hangi ticari işine karşılık olduğunun ortaya konulması gerektiği, ayrıca incelenen ticari defter kayıtları ve belgelerde davacı şirketin davalılara borçlu olmadığının, sadece dava dışı kimi kişilere borcu olduğunun anlaşılması nedeniyle davacı...

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2017/1125 Esas KARAR NO: 2022/908 DAVA: Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 17/10/2017 KARAR TARİHİ: 23/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin dava dışı--------sahibi olduğunu, bazı sebeplerden dolayı diğer ortağı ile arasının bozulduğunu ve ortak olduğu şirkete giremez hale geldiğini, diğer ortağın zor kullandığını ve müvekkiline ait hisselerini elinden almak istediğini, dava dışı şirketin diğer ortağı şirket hesaplarını mali müşavirlere incelettiğini ve müvekkilinin mezkur şirkete ------ borçlu olduğunu tespit ettirdiğini, bu nedenle hisselerini kendisine devretmesini istediğini aksi halde dava yolu ile şirket hissesini elinden alacağını ve şirkete giremeyeceğini beyan etmiş ve somut adımlar atmış olduğunu, bu olaylar neticesinde müvekkilinin korktuğunu ve hem bu şirketin hemde...

            Petrol Ürünleri İnşaat Nakliye Ltd Şti nezdinde 01.10.2004 tarihinden 21.12.2011 tarihine kadar çalıştığını, davacının işçilik hak ve alacaklarını istediğini ancak davadışı şirket bu hak ve alacakları ödemeyince iş hukukundan kaynaklanan alacaklarını almak için dava açtığını, dava dosyasındaki 28.11.2012 tarihli bilirkişi raporuna göre davacının 24.568,06 TL alacaklı olduğunun tespit edildiğini, şirket müdürü ve ortağı olarak ve işçilerin alacaklarını bertaraf etmek için, takip konusu senedin takibe konduğunu belirterek, davacının takip konusu 25.000 TL borcunun olmadığının tespitine, alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının iddiasını senetle ispat etmesi gerektiğini, tanıklara muvaffakatinin olmadığını, ...’nın 26.12.2006 tarihi itibariyle davalı şirket ile bir ilgi ve alakasının kalmadığını, davalı şirketin ......

              Ltd.Şti payına düşen miktarın şirket hesabına gönderildiği, şirket hesabındaki bu bedellerin ise yine dilekçede ayrıntılı olarak belirtilen tarih ve miktarlarda davalıların şahsi hesabına aktarıldığı, şirket yönetiminin 10/06/2011 tarihinde değişmesinden sonra muvazaalı bir şekilde tapudan satışlar yapılarak düşük satış bedellerinin şirketlerin ortak hesabından, ... Ltd.Şti hesabına sonra da şirketin müdürleri ve ortağı olan davalıların şahsi hesabına aktarıldığı ancak müvekkilinin payına tekabül eden bedelin ödenmediğini belirterek müvekkilinin ortaklık payı olan 1/5 oranına karşılık gelen bedelin tespiti ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL'nin şirket müdürü ve ortağı olan davalılardan yasal faizi ile birlikte müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığı, tarafların kardeş olduğu gibi ......

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı şirket, davalının daha önce şirketin ortağı ve yöneticisi olup çek imzalamaya yetkili olan ...’ın oğlu olduğunu, ...'ın zamanında şirketin en büyük ortağı ... tarafından imzalanan ve lazım olduğunda kullanılmak üzere ...’a verilen çekin davalının eline geçtiğini, davalının da bu çeki doldurarak icraya koyduğunu, davalı ile herhangi bir ticari ilişkilerinin bulunmadığını ileri sürerek çekten dolayı borçlu olmadıklarının tespiti ile kötüniyet tazminatının tahsilini istemiştir. Davalı, çekin mücerret borç ikrarı niteliğinde bulunduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir....

                  in Antalya ilinde üniversite öğrencisi olan oğlu ... adına davalı şirketi kurarak aynı alanda ticari faaliyet gösterdiğinin belirlendiğini, bu tarihlerde şirketin davalının 20 yaşında ve öğrenci olduğunu, şirketin iş yerinde yapılan haciz işlemi sırasında, borçlular ile davalı şirket ve ortağı arasında organik bağın tespit edildiğini, borçlu şirketin istihkak iddiasının mahkemece reddediliğini, haciz sırasında borçlu ...'in şirketin sahibi olduğunun şirket çalışanları ve komşularınca ifade edildiğini, iş yerinde bulunan patron masasının borçlu ...'ya ait olduğunun belirtildiğini, anılan borçlunun aynı zamanda şirketin genel müdürü olarak kartvizit bastırdığını, aynı belgelerde davalı ...'...

                    İcra Müdürlüğünün 2019/44040 Esas (önceki esas 2014/31847) sayılı dosyasında 20.11.2014 tarihinde takip başlatıldığını, alacağın müvekkiline temlik edildiğini, tahsil işlemleri sırasında, borçluların borcun doğum tarihinden bu yana organik bağ bulunan kişiler üzerinden nam'ı müstear ilişkisi kurmak suretiyle alacaklılardan mal kaçırdıkları, perdeli davalı şirket ve şahısları aracı kullanarak borcun ödenmesi yollarını engellediklerinini tespit edildiğini, borcun doğumu ve takip sırasında borçlulardan Ali Rıza Türker'in Antalya ilinde üniversite öğrencisi olan oğlu T5 adına davalı şirketi kurarak aynı alanda ticari faaliyet gösterdiğinin belirlendiğini, bu tarihlerde şirketin davalının 20 yaşında ve öğrenci olduğunu, şirketin iş yerinde yapılan haciz işlemi sırasında, borçlular ile davalı şirket ve ortağı arasında organik bağın tespit edildiğini, borçlu şirketin istihkak iddiasının mahkemece reddediliğini, haciz sırasında borçlu Ali Rıza Türker'in şirketin sahibi olduğunun şirket çalışanları...

                    UYAP Entegrasyonu