Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/09/20222 NUMARASI : 2022/263 ESAS DAVA KONUSU : CEZAİ İŞLEMİN İPTALİ KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; davalı kurumun müvekkiline yazı tebliğ ederek alacaklarından kesinti yapılacağını bildirdiğini,sözkonusu işlemin hatalı ve hukuka aykırı olduğunu belirterek 107.861,20.TL para cezası uygulanmasına ilişkin cezai işlemin iptali ile kararın uygulanmasının tedbiren durdurulmasını talep ve dava etmiştir....

gereken asgari şartların tamamının mevcut olup, reçete arkasındaki isim ve imzaların hasta veya yakınına ait olup olmadığını tespit edemeyeceğini, kaldı ki kimlik kontrol etme yükümlülüğünün de bulunmadığını, davalı kurum işleminin haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek; kurum işleminin iptalini talep etmiştir....

    Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü'nce tesis edilen 29.02.2012 tarih B.13.2.SGK.4.38.20.01.21/4.050.628 sayılı sözleşmenin feshi ve toplam 706.548,79-TL cezai şartın tahsiline ilişkin işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalı kurumca tesis edilen 29/09/2012 tarihli ve B.13.2....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, hukuki niteliği itibariyle kurum işleminin iptali-muarazanın meni, menfi tespit davasıdır. Somut olayda davacının Mersin ilinde Mersin Eczanesini işlettiği, şeklen gerçek, içerik olarak sahte olduğu iddiası ile kurum tarafından karşılanan 6 adet reçete bedeli ile faizinin tahsili amacı ile SGK İl Başkanlığı Adana SGK İl Müdürlüğü Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezinin 23.01.2019 tarihli cezai işlemin tesis edilmesi üzerine bu işlemin iptali, borçlu olmadığının tespiti için 13.02.2019 tarihinde işbu davanın açıldığı sabittir. Hukuki uyuşmazlık, kurum tarafından karşılanan 6 adet reçetenin dayanağı olan ilaç kullanım raporunun sahte olarak düzenlenmesi nedeniyle eczacının sorumlu tutulup tutulamayacağından kaynaklanmaktadır....

      Davalı, taraflar arasında ilaç temini sözleşmesinin imzalandığını davacının bu sözleşmeye ve 5510 sayılı yasaya aykırı eylemlerinin olduğunun tespit edildiğini ve suç duyurusunda bulunulduğunu, davalı kurum tarafından yapılan işlemin hukuka uygun olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının kusur ve kastının olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu para kesintisi işlemine esas teşkil eden saglık raporunun sahte olduğu tarafların ve mahkemenin kabulündedir.Davacının sahte saglık raporuna dayalı olarak dava dışı üçüncü şahıslara saglık raporuna konu ilaçları verdiği ve bu konuda davalı kuruma kusur izafe edilemeyeceği anlaşıldığına göre davacı, davalı kurumdan herhangi bir 2012/16648-22181 talepte bulunamaz. Üçüncü kişilerin suç teşkil eden eylem ve fiillerinden davalı kurum sorumlu tutulamaz....

        Bölge adliye mahkemesince; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, ancak haksız olduğu tespit edilen kurum işleminin tamamen iptali yerine sadece cezai şart ve reçete bedeli hakkında hüküm tesis edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kararın "Hüküm" fıkrasının (1) no'lu bendinde yazılı ''Davanın kabulü ile, davalı kurumca davacı için uygulanan 8 adet reçete bedeli 1.363,43 TL ile bu bedelle ilgili uygulanan 7.018,85 TL cezai şartın iptaline" cümlesinin kaldırılmasına, davanın kabulü ile davacı için tesis edilen 07/02/2014 tarihli Kurum işleminin iptaline, ilk derece mahkemesi kararının diğer kısımlarının aynen muhafazasına karar verilmiş, karar; davalı tarafça temyiz edilmiştir....

          un 8.06.2011 de trafik kazası geçirdiğinden yapılan ... hizmeti ile ilgili tedaviye ilişkin faturaların ayrı ayrı fatura edilmediği gerekçeleri ile 19.09.2012 tarihli kurum yazısı ile sözleşmenin 11.1.5 maddeleri uyarınca 6000 TLpara cezası işlemi uygulandığını, hastanın önceki kayıtta geçen trafik kaza bildiriminin tedavinin devamı mahiyetinde olduğunun muallak olduğunu, adli vaka olarak değerlendirilemeyeceğini, yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek ceza işleminin iptali ile muarazanın giderilmesini istemiştir. Davalı ,davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, karar verilmiş hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ile aralarında ... hizmeti satın alma sözleşmesi bulunduğunu, davalı kurum hastası olan ... “a uygulanan tedavinin adli vaka olarak değerlendirilemeyeceği gerekçeleri ile uygulanan cezai işlemin iptali için eldeki davayı açmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı eczacı, davalı kurumca yapılan denetimler sonucunda 2012 yılı protokolünün 5.3.6, 5.3.2, 5.3.5 ve 5.3.14 maddelerini ihlal ettiği gerekçeleri ile sözleşmesinin feshedilerek para cezası işlemi uygulandığını, yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek 13.08.2013 tarihli fesih işleminin iptali ile muarazanın giderilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

              Öğreti ve uygulamada, taleple bağlılık olarak adlandırılan bu kural; sadece sonuç istem yönünden değil, sonuç istemi oluşturan her bir alacak kaleminin dayanağını oluşturan vakıalar yönünden de uygulanır. Somut olayda, davalı tarafından 08/09/2008 tarihli yazı ile 239.160,50-TL cezai şart uygulanmasına ve protokolün 6.3.10. maddesi gereği sözleşmenin 6 ay süreyle feshedilmesine karar verildiği, davacının ise sadece sözleşmenin davalı kurum tarafından haksız olarak feshedildiğinin tespitine ve fesih işleminin iptaline karar verilmesini istediği anlaşılmakla; bölge adliye mahkemecesince, talep aşılarak, davacının cezai şartın iptali talebi olmadığı halde davalı lehine cezai şart bedeli üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 3-) Bozma nedenlerine göre, davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....

                yapan hekimlerin gelen bir kısım hasta ve durumlarıyla geldikleri zaman aralıklarıyla ilgili yapmış oldukları müşahedede acil bölümünden giriş yapmaları gerektiği kanaatiyle poliklinik bazında muayene yapıldığını ve gerek acil girişinden gerek poliklinik girişinden kayıt alınarak faturaların düzenlendiğini, davalı kurumun keyfi olarak işlem yaptığını belirterek davalı kurum tarafından uygulanan toplam 1.016.390,85 TL cezai işlemin iptalini ve muarazanın menini talep etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu