Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ya 30/01/2014 tarihli Gayrimenkul Konut Satış Sözleşmesi kapsamında dava konusu bağımsız bölümün devir ve tescil olduğunu, müvekkilinin tapu üzerindeki tüm hak ve borçlara devir ve tescil ile hak kazandığını, davaya konu taşınmaz üzerinde 30/01/2014 tarihinde hiç bir takyidat bulunmadığını, ihbar edilenlerin taşınmaz satışından dolayı davalı .......

    ye ait gayrimenkul üzerindeki 97.500,00 TL lik ipoteğin fek edilmesine, İcradan 150 c şehrinin kaldırılmasına ve ...nin kefaretten dolayı ibra edilmesi, ..., ... firmasının borcundan dolayı ... ve ...'nin oturduğu eve bu borçtan dolayı hacze gidilmemesi ve ev kaydı üzerine haciz konulmaması koşuluyla borçlu ... tarafından defaten 50.000 TL+ bir ay içerisinde 15.000 TL öedenmesi halinde mevcut ipoteğin fekki ile kefaletten dolayı belirtilen ev üzerinde haciz uygulanmaması hususlarında rücu anlaştıklarını, ...'nin sözleşme edimleri olan her iki ödemeyi de tam ve zamanında eksiksiz olarak yaptığını, bu ödemelerden ilk ödeme 500,00 TL 25.08.2008 tarihinde ikinci ödeme olan 15.000 TL ise 12.09.2008 tarihinde yapıldığı ancak tasfiye sözleşmesi gereği müvekkilinin gayrimenkulu üzerindeki toplam 97.500 TL lik ipoteğin fek edilmediğini ve müvekkiline ihbarname verilmediğini, bunun üzerine davalı bankaya Beyoğluu .......

      Davalı vekili, sözleşmeleri kefil sıfatıyla imzalayan ve davacı şirket adına borçları ödeyen ...’nın izni olmaksızın ipoteklerin fekkedilmeyeceğini bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Yargılama sırasında davalı istemi üzerine dava ...’ya ihbar edilmiş ise de, cevap vermediği görülmüştür. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda finansal kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun tamamen ödendiği ve dava dışı ...’ya çıkarılan açıklamalı tebligata rağmen itirazı olmadığı da gözetilerek, davacı yanca kanıtlanan davanın kabulüne, davaya konu dört adet taşınmaz üzerindeki ipoteklerin fekkine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

        A.Ş. cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın haksız, mesnetsiz ve hukuka aykırı olarak tapu iptal ve tescil ve ipoteklerin fekki talebiyle açılmış olduğunu, davacı taraf ile müvekkili Şirketi arasında akdedilen Kozapark Akkoza Konut Satım Sözleşmesi (bundan sonra "Sözleşme" olarak anılacaktır) doğrultusunda müvekkil Şirketin taşınmazın tapu iptal ve tescili hususunda üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmeye hazır olduğunu, takyidatsız tescil için taşınmaz üzerine konan haciz ve ipoteklerin ilgili kurum ve kişilerce kaldırılması gerektiğini, müvekkili Şirket tarafından dava konusu taşınmazın Resmi Kurumlarca yürütülmekte olan işlemlerin tamamlanmasına müteakip davacı taraf adına devir ve tescil işlemleri gerçekleştirileceğinin aşikar olduğunu, davacı yanın iş bu dava ile talep etmiş olduğu hususlara ilişkin korunacak hukuki menfaati haiz olmadığından iş bu davanın esastan reddinin gerektiğini, sözleşme hükmünde taraflarca mutabık kalınmış olup; davacı tarafın Müvekkili Şirkete Sözleşmeden...

        mülkiyet kazanamadığı için üzerine konulan haciz ve ipoteklerin de geçerli olmadığını ileri sürerek, 06.10.2009 tarih ve 8420 no'lu arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshi ile taşınmaz üzerindeki ipotek ve hacizlerin kaldırılmasına, davalı yüklenici ... adına olan tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Bir kısım davalılar T7 T8 T8 T10 vekili istinaf başvurusunda bulunarak hakkaniyete ve hukuka uygunluk yönünden denetlemeye elverişli olmayan bilirkişi raporuna dayanan mahkeme karının AİHM, Anayasa ve Yargıtay içtihatlarına, hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu değerlendirdiğini belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava ipoteğin fekki istemine ilişkindir. İpoteğin fekki davaları taşınmazın aynına ilişkin davalardan olup; Bölge Adliye mahkemeleri faaliyete geçmeden önce verilen kararlara uygulanan HMUK 427/2. madde de belirtildiği şekilde taşınır mal ve alacak davaları düzenlemesine karşılık HMK 341/2. madde malvarlığı davası ibaresini kullanmış olduğundan taşınmaz mallar bakımından da bir istisna öngörülmemektedir. 6100 sayılı HMK'nın 341. maddesinde istinaf yoluna başvurulabilen kararlar, 361 ve 362. maddelerinde de temyiz edilebilen ve temyiz edilmeyen kararlar belirlenmiştir....

          DELİLLER : Tapu kaydı, mimari proje ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yüklenicinin temlikine dayalı davacı adına satış vaadi sözleşmesine göre tescili yapılan taşınmazdaki hukuki ayıp niteliğinde bulunan ipoteklerin fekki istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Davada istem, davacılar ile davalı T8 Koza İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi arasında imzalanan gayrimenkul satış vaadi ve borçlanma sözleşmesi gereğince mülkiyeti tapuda davacı adına devir ve tescil edilen dava konusu konut niteliğindeki taşınmaz üzerindeki iddiaya göre hukuka aykırı tesis edilen ipoteklerin fekki yani hukuki ayıbın giderilmesi istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisinde mevcut dava konusu taşınmaza ait tapu kaydının incelenmesinde; dava konusu taşınmazın davacılar adına tescil edildiği anlaşılmaktadır....

          Davacı vekili istinaf dilekçesinde müvekkilinin dava konusu 4 adet taşınmazı yatırım amacı ile satın aldığını açıkça beyan ve kabul etmektedir. Davacının tacir olmadığı, dava konusu taşınmazları yatırım amacı ile satın aldığı, taşınmazların konut niteliğinde olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı-alıcı ile davalı-satıcı yüklenici şirket Garanti Koza......

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 06/10/2020 NUMARASI : 2020/487 ESAS (DERDEST) DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : K A R A R TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından Garanti Koza'dan bedelini tamamen ödeyerek satın alınan İstanbul ili Esenyurt ilçesi Çınar Mahallesi 382 ada 43 parselde yer alan D blok 31. kat 567 nolu bağımsız bölümün müvekkiline natamam olarak 01/03/2017 tarihinde teslim edildiğini, 21/02/2019 tarihinde tapu devrinin gerçekleştiğini, dava konusu taşınmaz üzerinde yer alan diğer davalılar tarafından konulan ipoteklerden dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile söz konusu ipoteklerin tapudan tüm ferileri ile birlikte terkin edilerek ipoteklerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğüne bildirilmesini ve dava konusu olan taşınmazın üzerine davalılar tarafından konulan ve tapu kaydında mevcut...

          Tarafından konulan ipoteklerden dolayı davacını borçlu olmadığının tespiti ile işbu bağımsız bölümler üzerinde yer alan diğer davalılar T5. Ve T3 A.Ş. Tarafından konulan ipoteklerin ve başkaca diğer hacizlerin terkin edilerek tüm ipoteklerin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, ipoteğin fekki talebine ilişkin olup, Hakimler ve Savcılar Kurulunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri İş Bölümü ile ilgili 01.09.2020 tarihinden itibaren geçerli İş Bölümü Kararı uyarınca, 18.Hukuk Dairesinin görevine giren dava ve uyuşmazlıkların 6502 s. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun ile 6098 s.TBK'nın 2.Kısmında düzenlenen ve diğer dairelerin görev alanında kalmayan dava ve işlere bakmakla görevli olması nedeniyle, dava konusu uyuşmazlıkta HSK'nın İş Bölümü Kararı hükümleri uyarınca, istinaf inceleme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine aittir....

          UYAP Entegrasyonu