Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

a ait hissenin ise 14.1.2011 tarih ....yevmiye nolu senet ile paylı olarak intikal ettirildiği ve muris Süleyman'dan intikal eden hisse ile birleştirilerek taraflar adına paylı olarak tescil edildikleri, Dairemizin 23.5.2017 tarih 2017/ 10728 Esas ve 2017/7591 Karar sayılı geri çevirme kararı sonrası dosya arasına alınan tapu kayıtlarından ise, dava konusu 149 parsel sayılı taşınmazın tamamının 4.5.2016 tarihinde kamulaştırma nedeniyle DSİ Genel Müdürlüğü adına tescil edildiği anlaşılmıştır. Dava, miras payının devri sözleşmesine dayalı TMK'nun 677. maddesi uyarınca açılan pay iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır (TMK.m.677/1). Mirasçılar arasındaki devirler için söz konusu olan bu yazılı şeklin adi yazılı olarak yapılması yeterlidir....

    ne ortak olduklarının beyan edildiğini, o halde iş bu davanın ortaklık hisse devrinden kaynaklanan alacak davası olduğunu ve sözleşme tarihine göre 5 yıllık zamanaşımı süresinin takip tarihi itibariyle dolduğunu, alacakla birlikte ferilerinin de zamaaşımına uğradığını, davacının icra takibi yapmakla kötü niyetli olduğunu beyanla zamanaşımı nedeniyle davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, anonim şirket hisse devri sözleşmesi uyarınca ödenmediği iddia edilen hisse bedelinin tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı taleplerine ilişkindir. Mahkememizce ... İcra Müdürlüğü'nün 2020/ ... Esas sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesi ile; davacı tarafından davalı aleyhine 06/02/2020 tarihinde, davacının ... San. Tic. A.Ş.'...

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;'' Müvekkilin hak kayıplarına başlangıçta tapu sicilinde yapılan yolsuz tescil ve mahkemelerin aynı yerle ilgili pay iptali ve tesciline yönelik vermiş olduğu hükmen tescil kararları sebep olduğunu, İmar Kanunu 18. maddesi, buna uygun çıkarılan genelgeler hisse satışını yasakladığını, Dava konusu iki daire yönünden 2003 yılında tapuda hisse satışı yapıldığını, Diğer daire ve dükkân için de yine yasak olmasına rağmen mahkeme kararıyla hisse tescili sağlandığını, Konuyla ilgili açılan davalarda 87 nolu parselin 1999 yılından itibaren tüm tapu kaydı ve tedavülleri istendiğini, Ancak Tapu Müdürlüğü ısrarla 2004 yılından itibaren oluşan kayıtları gönderdiğini, Davacının tapuda kayıtlı bir taşınmazı olmadığından MK 1007 ye dayanarak dava açamayacağı gerekçe gösterildiğini, bilirkişi, hem de mahkeme bu maddeyi dar yorumlayarak sadece tapuda adına kayıtlı taşınmaz bulunanların dava açabileceği şeklinde yorumladığını...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil .K.. A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, adi yazılı şekilde düzenlenen miras payı devri, temlik ve hisse satış senedine dayalı olarak açılan tapu iptali ile tescil olmazsa tazminat istemli ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.01.2011 tarih ve 2001/237 Esas, 2011/8 Karar sayılı davanın yeniden yargılanması isteğine ilişkin olup; ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen davanın alacak yönünden kabulüne ilişkin 27.01.2011 tarihli hüküm, Yargıtay 13....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptale ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar ... ve ... vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı arsa sahibi ... vekili, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği yükleniciye tapu devri yapılmasına ve aradan 1,5 sene geçmesine rağmen yüklenicinin boşalttıkları binanın iki katını yıkıp kalanını bıraktığını, inşaata halen başlamadığını, davalı yüklenicinin adına tescil edilen 267/575 hisseden 89/575'ini ... ve 89/575'ini ... adına tapuda devir ve tescil ettirdiğini, sözleşmenin iptali halinde yükleniciden pay alanların tapularının da iptal edilmesi gerektiğini belirterek, ......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.10.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil veya tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 8.5.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalı yüklenicinin temliki nedeniyle kazanılan kişisel hakka dayalı tapu iptali tescil, ikinci kademedeki istek ise satışa konu taşınmaz bedelinden şimdilik 1.000.00 YTL.nin tahsiline ilişkindir. Mahkemece davacının tescil talebi reddedilmiş, satış bedeli 1.000.00 YTL.nin tahsiline karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin 21.03.1998 tarihinde hisse devri suretiyle davalı kooperatife ortak olarak kabul edildiğini, kooperatifin 1998 yılında yapılan genel kurul toplantısında fazla yapılan on adet dairenin satışına karar verilmesi üzerine davalı ile imzaladığı 30.10.1999 tarihli sözleşmeyle bahçe katı 2 no'lu daireyi, 151,25 TL fark bedel ödemek ve 72 no'lu hissesinden vazgeçmek suretiyle satın aldığını, 72 no'lu hissesini bedel almaksızın kooperatife devrettiğini, müvekkilinin kısmen hisse devri, kısmen de nakit ödeme yaparak daireyi satın aldığını, diğer kat maliklerine daireleri 01.06.2003 tarihinde teslim edilmesine...

              Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi heyeti davacının cari hesap yönünden 593.500,00 TL alacağının bulunduğunu bildirmiş, şirket satın alma ve birleşmelerinde danışmanlık hizmeti sunulmasının Sermaye Piyasası Kurulu'nun yetki ve görev alanına girmediği, mahkemece, davacının salt satışın tamamlanmasını kendisi tarafından danışmanlık hizmetinin verildiği anlamına geldiği yönündeki beyanına üstünlük tanıması halinde sözleşme hükümlerinden m. 3 ve 4 uyarınca ücrete hak kazanılacağını, davalının, satışın bir danışmanlık hizmeti olmaksızın gerçekleştiği, herhangi bir hizmet alınmadığı ve bu nedenle sözleşmede kararlaştırılan ücrete hak kazanılmadığı yönündeki beyanına üstünlük tanınırsa, bu halde faturaya itiraz hükümlerini doğuracak ve davacı ancak edimin ifa edildiğini ispatlamakla ücrete hak kazanabileceğini, hemen belirtmek gerekir ki, dosya kapsamındaki belgeler uyarınca hisse devri işleminin gerçekleştiği hususu açıklıkla anlaşılmakta iken satışın bir danışmanlık hizmeti...

              677 ada, 9 parselde kaim 9 ve 10 numaralı bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ve müvekkili üzerine tesciline, aksi takdirde taşınmazların her biri için 100 TL'den toplamda 200 TL bedelin fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, şirket hisse devri kapsamı dışında tutulan taşınmazlara yönelik harici sözleşmeye dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davacıların ve davalıların ticaret şirketi paydaş ve yöneticileri ile ticari şirket oldukları, dayanak sözleşmenin de her iki tarafın ticari kimliğine dayanılarak yapılmış anonim şirket hisse devrine ilişkin bulunduğuDavacıların ve davalıların ticaret şirketi paydaş ve yöneticileri ile ticari şirket oldukları, dayanak sözleşmenin de her iki tarafın ticari kimliğine dayanılarak yapılmış anonim şirket hisse devrine ilişkin bulunduğu, davacı taraf kendilerinin tacir olmaması nedeniyle İDM'ce verilen kararın hatalı olduğunu ileri sürmüş ise de bizzat dava dilekçesinde davacıların kendilerinin ve hissedarı ve yöneticisi oldukları şirketlerin ticari faaliyetlerinden söz edildiği yani tacir olduklarının ve grup şirketlerden söz edildiğinin açık olduğu sabittir....

              UYAP Entegrasyonu