Nitekim, kararlaştırılan cezai şartın bu nitelikte olduğunun tespit edilmesi halinde cezai şart, aynı zamanda genel ahlak ve adaba aykırı olduğu da kabul edilecektir. Ancak cezai şartın davacı için iktisadi yıkım teşkil edip etmediğinin, tarafların veya hâkimin subjektif değerlendirilmesine göre takdir edilmesi mümkün değildir. Buna göre, davacının cezai şartın kabul edildiği tarihteki iktisadî durumunun, konusunda uzman bilirkişiler aracılığı ile tespit etmesi gerekmekte olup, bölge adliye mahkemesi tarafından bu yönde bir inceleme yapılmadan eksik inceleme ile karar verildiği anlaşılmaktadır....
Bozma Kararı Dairemizin 15.12.2021 tarih, 2020/8403 E. ve 2021/7158 K. sayılı kararıyla; dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, Mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı-karşı davacı vekilinin asıl davaya ilişkin yerinde görülmeyen tüm, davacı-karşı davalının ise sair temyiz itirazlarının reddine; asıl davanın, taşıma sözleşmesine dayalı alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali, karşı davanın aynı sözleşmeye dayalı cezai şart alacağının tahsili ile fazladan ödenen taşıma ücretinin istirdadı, bu mümkün olmazsa asıl davada hükmedilecek tazminattan mahsubu istemine ilişkin olduğu, karşı davada taraflar arasında düzenlenen sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 179 uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamında ifaya ekli cezai şart niteliğinde olduğu, bu cezai şartın istenmesi için ifa gecikmeli olarak...
Meğerki alacaklı bu hakkından sarahatan feragat etmiş veya kayıt dermeyan etmeksizin edayı kabul eylemiş olsun” hükmünü taşıyan ifaya eklenen cezai şartta ise, alacaklı akdin ifası ile birlikte cezai şartın ödenmesini de talep edebilir. Cezai şart sözleşmenin asli unsurlarından biri değildir; tersine, asıl edime bağlı, onu kuvvetlendirme amacına yönelik bir yan edim niteliğindedir. Ancak, seçimlik cezai şart, borçlunun edimini yerine getirmemesi veya eksik olarak yerine getirmesi hali için öngörülen ve aksi yönde sözleşmede hüküm olmadığı sürece, alacaklısına ya sözleşmenin ifasını ya da cezai şartın ödenmesini isteme hakkı veren bir edim olması nedeniyle (B.K. md. 158/1), ancak sözleşmedeki asıl edimin yerine istenilebilir; bu niteliği gereği olarak da, genellikle, cezai şart borçlusu bakımından, asıl edime oranla daha ağır bir yükümlülüğü içerir. Böylece, borçlu, daha ağır 2014/17372-18671 olan cezai şartı ödemekten kurtulmak için, asıl edimi ifa etmeye zorlanır....
Dava, cezai şartın iptali ve menfi tespit davasıdır. Davalı şirket ile davalı Kurum arasında sigortalıların davacı şirketin hizmetlerinden yararlanması için sözleşme bulunduğu ve sözleşme kapsamında verilen sağlık hizmeti için 271,83 TL fatura düzenlenerek Kurumdan tahsil edildiği, ancak muayene hizmeti verilmeden söz konusu faturanın tanzim edildiği gerekçesiyle davalı Kurum tarafından 10.000,00 TL tutarında cezai şart uygulanarak yapılan ödemenin iadesinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık görevli mahkemenin belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Mahkemelerin görevi kamu düzeni ile ilgili olup kıyas veya yorum yolu ile genişletilmesi ya da değiştirilmesi mümkün değildir. Yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmelidir. İş Mahkemeleri 5521 sayılı Kanun ile kurulmuş olan istisnai nitelikteki özel mahkemelerdir....
05.04.2002 tarihli sözleşmenin iptaline, bu istemin kabul edilmemesi halinde sözleşmenin cezai şartla ilgili 3.maddesinin iptaline, cezai şartla ilgili 3.maddenin iptali talebimizin de kabul edilmemesi halinde ise 3. madde hükmünün tarafların amacına uygun olarak objektif iyiniyet, hak ve nesafet kurallarına göre uyarlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İki taraflı cezai şartta işçi aleyhine bir eşitsizlik durumunda, cezai şart hükmü tümden geçersiz olmamakla birlikte, işçinin yükümlülüğü işverenin sorumlu olduğu miktarı ve halleri aşamaz. İşçiye verilen eğitim karşılığı belli bir süre çalışması koşuluna bağlı olarak kararlaştırılan cezai şart tek taraflı olarak değerlendirilemez. İşçiye verilen eğitim bedeli kadar cezai şartın karşılığı bulunmakla eğitim karşılığı cezai şart hükmü belirtilen ölçüler içinde geçerlidir. Gerek belirli gerekse belirsiz iş sözleşmelerinde, cezai şart içeren hükümler, karşılıklılık prensibinin bulunması hâlinde kural olarak geçerlidir. Ancak, belirli süreli olduğu iddia edilen iş sözleşmesinin süresinden önce feshi koşuluna bağlı cezai şartın sonuç doğurabilmesi için, öncelikle taraflar arasındaki iş sözleşmesinin belirli süreli olup olmadığının tespiti gerekir....
KARAR Davacı eczacı, davalı kurumca yapılan denetimler sonucunda 2009 protokolünün 6.3.2 ve 6.3.7 maddelerini ihlal ettiği gerekçeleri ile sözleşmesinin feshedilerek para cezası işlemi uygulandığını, yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek 17.05.2011 tarihli fes İh işleminin iptali ile muarazanın giderilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece,davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Sözleşmede kararlaştırılan “aksi takdirde aylık olarak 10.000 USD tazminat ödemeyi kabul beyan ve taahhüt ederler.“ ifadesi niteliği itibariyle cezai şart mahiyetindedir. Davacının kararlaştırılan cezai şartı isteme hakkı doğmuştur. Ancak BK.nun 161/son maddesine göre hakim fahiş gördüğü cezai şartları tenkis ile mükelleftir. Bu hükmü hakimin resen gözetmesi gerekir. Cezai şartın fahiş olup olmadığı belirlenirken tarafların iktisadi durumları, özel olarak borçlunun ödeme kabiliyeti ile beraber borcunu yerine getirmemiş olması sebebiyle sağladığı menfaat, borçlunun kusur derecesi ve borca aykırı davranışın ağırlığı ölçü olarak alınmalıdır....
İlk derece mahkemesince, asıl davada kira tazminatı isteminin yerinde olmadığı, cezai şartın ise davacı arsa sahibinin temerrüdüne kadar geçen dönem için istenebileceği belirtilerek, takibin 2.750 Euro asıl alacak üzerinden devamı gerektiği, karşı davada ise maddi tazminat isteminin cezai şart gerekçeleriyle aynı olgulara dayanması nedeniyle maddi tazminat talep edilemeyeceği, 12.000 Euro cezai şart alacağı doğmuş olduğu ve dava öncesi iskan alınmış olduğundan tapu iptali ve tescil isteminin kabulü gerektiği belirtilerek, kısmen kabul kısmen ret kararı verilmiş, asıl davada davacı-karşı davada davalı arsa sahibi vekilinin istinaf başvurusu, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10....
Bu noktada BK’nın 158 ile 161. maddelerinde düzenlenen “cezai şarta” (TBK’da (m.179-182) yer alan terimi ile “ceza koşulu”) değinmekte fayda bulunmaktadır. BK’nın 158. maddesinde seçimlik cezai şart, ifaya ekli cezai şart ve ifayı engelleyen cezai şart olmak üzere üç tür cezai şart düzenlenmiş ise de, cezai şartın BK’da tanımı yapılmamış, hukuki sonuçlarına yer verilmiştir. Doktrinde ve uygulamada farklı tanımları yapılan cezai şartı genel bir anlatımla asıl borç olarak nitelendirilen borcun hiç ya da gereği gibi yerine getirilmemesi hâlinde borçlunun alacaklıya ödemekle yükümlü olduğu borç olarak ifade etmek mümkündür. Asıl borcun fer’isi olan cezai şart, asıl borca bağlıdır, fakat ondan ayrı bir edim niteliğini taşır ve cezai şartın istenebilmesi için zararın gerçekleşmesi şart değildir....