Davacı tarafından ödenmeyen ------ kullanım bedeline ilişkin fatura ve sözleşme hükümleri gereği cezai şart alacağı talep edilmektedir. Davaya konu uyuşmazlığın çözümünde cezai şarta ilişkin hükümlerin tartışılıp değerlendirilmesi gerekmektedir. Cezai şart, borçlunun alacaklıya karşı mevcut bir borcu hiç veya gereği gibi ifa etmemesi halinde ödemeyi vaat ettiği, hukuki işlem ile belirlenmiş ekonomik değeri olan bir edimdir. Cezai şartın amacı, borçluyu borca uygun davranmaya sevk etmektir. Cezai şart, asıl alacağı kuvvetlendirme amacı güder. Bu bakımdan cezai şart, kuvvetlendirilecek asıl borcun mevcut olmasını gerektirir. Asıl borç yoksa cezai şart da söz konusu olamaz. Bu niteliği itibariyle cezai şart asıl borca bağlı fer'i bir borçtur. Asıl borç, mevcut ve geçerli ise, cezai şart da borç doğurur. Asıl borç sona ermiş ya da geçersiz doğmuşsa, cezai şart bağımsız bir borç oluşturamaz. Cezai şart, asıl borcun bağlı olduğu şekle tabidir....
Bu açıklamalar çerçevesinde somut olayın değerlendirilmesine gelince, bilirkişi raporunda bu konu ile ilgili belirlemeler gözetildiğinde, sözleşmede kararlaştırılan cezai şarttan makul bir indirim yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken cezai şart talebinin tümden reddi doğru olmadığı gibi, bu şekilde indirim yapılması veya cezai şartın tamamen kaldırılması kararları hakimin takdirine bağlı hususlardan olup, davacının dava açarken cezai şarttan indirim yapılacağını bilemeyecek durumda olması nedeniyle bu sebeple reddedilen cezai şart bakımından davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken, bu yön gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir....
Ltd.Şti döneminde imzalanmış sözleşmeyi etkisiz kılmak, eski şirketinin ... ile olan ilişkisinden yararlanmak ve yeni şirketinde de ticari ilişkisini devam ettirmek için 15/01/2016 tarihli sözleşmenin ... tarafından pay devrinden sonra eski tarihli olarak düzenlendiğinin ve dolayısıyla 15/01/2016 tarihli sözleşmenin eski temsilci tarafından (pay devrinden sonra yetkisiz temsilci haline gelen ...) düzenlendiğinin kabulü konusunda vicdani kanaat oluştuğundan 08/01/2016 tarihli sözleşmenin geçerli olduğu ve bu sözleşme hükümleri gereğince davacının davalılardan koşulları oluştuğundan cezai şart, yoksun kalınan kar ve portföy tazminatı talep edebileceği belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Ancak BK’nun 19-20 ve BK’nun 161/2.maddeleri gereğince cezai şart tacir borçlunun ekonomik olarak mahvına sebep olacak derecede ağır ve yüksek ise bu husus genel adap ve ahlaka aykırı sayılacağından, mahkemece cezai şartın tamamen veya kısmen iptaline karar verilmesi mümkündür. Bu durumda mahkemece, tarafların iktisadi durumu, davalı borçlunun ödeme gücü ve kabiliyeti, sözleşmenin feshindeki kusur durumu göz önüne alınarak, bu yönde davalı defter ve kayıtları incelenip, tüm deliller birlikte değerlendirilerek uygun sonuç dairesinde cezai şart hususunda bir karar verilmesi gerekirken, sadece sermaye miktarı dikkate alınarak, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....
Bankası tarafından uygulanan avans işlemlerindeki güncel faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte Şirket ve/veya Bayi veya Distribütöre nakden ve defaten itirazsız geri ödemeyi ve ayrıca Şirkete 14.726,00 TL cezai şart ile Şirket ve/veya Bayi veya Distribütör'ün kar kaybı da dahil olmak üzere uğradığı her türlü zararını itiraz etmeksizin nakden ve defaten ödemeyi kabul ve taahhüt eder. İşletici, cezai şartın tenkisini hiçbir şekilde talep edemez. Satış noktasında başka marka bira çeşitlerinin satılması ya da iş bu sözleşmenin 3'üncü maddesindeki miktar taahhüdüne ulaşılamaması halleri iş bu madde kapsamı dışındadır ve bu durumda cezai şart hükmü uygulanmayacaktır" hükmüne yer verildiği anlaşılmıştır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ :09/11/2021 ESAS NO :2019/261 KARAR NO :2021/344 DAVANIN KONUSU : Alacak (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ :14.2.2023 GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 14.2.2023 İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi ile İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığının yargı yeri belirlenmesi yoluyla giderilmesi İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından talep edilmekle dosya kapsamı incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, tazminat (sözleşmeden kaynaklı) istemine ilişkindir. İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesince, devredilen işletmenin niteliğine göre TTK'nın 11 ve 12 maddeleri gereğince ticari işletme sayılan davaya konu maden sahasının devri ile ilgili uyuşmazlığın aynı kanunun 4. Maddesi gereğince mutlak ticari dava niteliğinde olduğu gerekçesiyle İzmir Asliye Ticaret Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir. Dosyanın gönderildiği İzmir 3....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TARİHİ: 22/04/2021 DAVANIN KONUSU: Alacak (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ: 13/05/2024 İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi. Üye hakimin görüşü değerlendirildi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dosyanın incelemesi sonucunda; Dava, işyeri devri bedeli yönünden eksik fatura kesilmesi nedeniyle uğranılan zararın tazminine dair alacak istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalılar vekili istinafa cevap dilekçesinde; "Mahkeme gerekçeli kararının hüküm kısmında; dava masrafları davacı tarafın üzerinde bırakılmıştır. Ancak dosya son bilirkişi heyetine gönderilirken 2.400,00-TL bilirkişi masrafları davalılar olarak tarafımızca karşılanmıştır....
Sözleşmenin 8.10 maddesine göre davalının taahhüdünü yerine getirmemiştir ve davacı 5.000,00 TL cezai şart bedeli talep edebilir. Davacı ayrıca davalıdan 1.205,79 TL cari hesap alacağı, 1.360,00 TL ----- alacağı talep edebilir. Davacı her ne kadar sözleşmenin 8.2.Maddesinde iş yerinde --------markası haricinde ------satan veya satmaya teşebbüs eden 10.000 TL cezai şart talebinde bulunmuş ise de davacı bu hususu ispat edememiştir. Bu sebeple davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Asıl alacak cari hesap ve sözleşmeden kaynaklı alacak olması sebebiyle likittir. Davalı haksızdır bu sebeple icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
GEREKÇE: Dava, taraflar arasında imzalanan 5 yıl süreli 10.10.2007 tarihli akaryakıt bayilik sözleşmesi, 16 yıl süreli 10.10.2007 tarihli eki protokol ve intifa hakkı tesisi sözleşmelerinin Rekabet Kurulu kararı sebebiyle sona ermesi nedeniyle; davacının kullanılmayan süreye ilişkin 961.424,58-USD intifa bedeli alacağı, 163.097,97-TL cari hesap alacağı, 545.818,29-USD eksik alım cezai şart alacağı,sözleşmenin ihlali nedeniyle 25.000-usd cezai şart alacağı istemine ilişkindir....
Anılan Sözleşmenin 48.maddesinde ise cezai şarta ilişkin düzenleme getirilmiştir.-------- Taahhütname davacının eksik alım dolayısıyla cezai şart talep edebileceği hususunda taraflar anlaşmışlardır. 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 158. maddesinin başlığı “cezai şart” iken 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun “Ceza Koşulu” başlığı altında üç çeşit ceza koşulu düzenlenmiştir. Bunlar öğretide ortaya atılan kavramlara göre seçimlik ceza koşulu (TBK. md. 179/I), ifaya eklenen ceza koşulu (TBK md. 179/II) ve ifayı engelleyen ceza koşulu (dönme cezası) (TBK md. 179/III) dur. Akaryakıt bayilik sözleşmelerinde veya sözleşme eki taahhütnamelerde yer alan yıllık asgari alım taahhüdüne uymama halinde öngörülen ceza koşulu (cezai şart) hükümleri TBK'nun 179/II. (BK. md. 158/II) maddesindeki ifaya ekli ceza koşulu (cezai şart) niteliğindedir....