WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Açılan bu davada, davalı-karşı davacı tarafından talep edilen maddi-manevi tazminat miktarı 160.000,00 TL olup, 35,90 TL peşin harç düşüldükten sonra yatırılması gereken peşin nispi harç miktarı 2.696,50 TL'dir. Davalı-karşı davacı tarafından açılan davada, kendi lehine aylık 1.500,00 TL tedbir/yoksulluk, nafakası talep edilmiş olup, talep edilen nafakanın bir yıllık toplam bedeli üzerinden yatırılması gereken nispi peşin harç miktarı 51,21 TL'dir Davalı-karşı davacı tarafından talep edilen tedbir/yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat yönünden peşin nispi harcın ikmali gerekmektedir. Nispi harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz....

Ancak,boşanmadan sonra talep edilemeyeceğine ilişkin yasada bir hüküm bulunmamaktadır.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 175.maddesi ve devamı hükümlerine göre nafaka talep edilen tarihte nafaka alacaklısının yasanın öngördüğü şartları taşıması halinde mahkemece, yoksulluk nafakasına hükmedilebilecektir. Başka bir deyişle, boşanma davası sonrasında yoksulluk nafakası isteme hakkını kaybetmemiş davacı(nafaka alacaklısı)aynı yasa 178.maddesi hükmü gereğince bir yıl içerisinde boşanmadan ayrı olarak açacağı dava ile yoksulluk nafakası isteyebilecektir. Davanın açılması için 743 sayılı Yasada herhangi bir süreye öngörülmemiştir. Oysa, 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 178.maddesinde ise 1 yıllık zamanaşımı süresi öngörülmüştür....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; maddi-manevi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden davanın kabulünü istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava boşanma sonrası açılan maddi-manevi tazminat ve yoksulluk nafakası talebine ilişkindir. Davalı erkeğin, maddi-manevi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden istinaf talebinde bulunduğu halde 162,10TL istinaf kanun yoluna başvuru harcı ile yoksulluk nafakası yönünden 59,30TL istinaf karar harcını yatırdığı, maddi-manevi tazminatlar üzerinden 478,17TL istinaf karar harcını yatırmadığı anlaşılmıştır. İstinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dâhil olmak üzere tüm giderler ödenir....

    gerekçesi ile; "15.000 TL manevi tazminat ile 10.000 TL maddi tazminatın tahsilde tekerrüre yer vermemek kaydı ile davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine ve davanın bu şekilde KABULÜNE, Davacı tarafın yoksulluk nafakası talebinin reddine,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı erkek vekili hükmün; tümü yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı kadın istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından boşanmadan sonra açılmış maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Dosyanın incelenmesinde; Antalya 5....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tazminat-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı; boşandığı eşinden yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat isteğinde bulunmuştur. Toplanan delillerden tarafların boşandığı anlaşılmaktadır. Medeni Kanununun 177. maddesinde boşanmadan sonra açılacak nafaka davasının nafaka alacaklısının yerleşim yerinde bakılacağını hükme bağlmış ise de, bu yetki genel yetkili mahkemenin yetksini ortadan kaldıracak nitelikte olmadığı gibi yetkinin kesin olduğunun kabulü yerinde değildir. Terditli yetki söz konusudur. Yetkili mahkemeyi belirlemekteki tercih hakkı davacıya bırakılmıştır. Medeni Kanununun 174. maddesinde ifadesini bulan maddi ve manevi tazminatın, boşanmadan bağımsız istenilmesi halinde de davalının yerleşim yeri yetkilidir. Buradaki yetkide kesin değildir....

      Mahkemece; davacının boşanma davasında sadece tedbir nafakası isteminde bulunduğu; boşanma kararından 6 ay gibi kısa bir süre sonra yoksulluk nafakası davası açtığı, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında bu 6 aylık sürede ani yükselme ve düşüşlerin olmadığı, davalının ekonomik durumunun yoksulluk nafakası ödeyecek kadar iyi olmadığı gerekçeleri ile davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, boşanma davasının kesinleşmesinden sonra açılan yoksulluk nafakası istemine ilişkindir. Yoksulluk nafakası boşanma kararının kesinleşmesinden sonra hüküm ifade eden, boşanmaya bağlı fer'i bir haktır. Yoksulluk nafakasının boşanmadan sonra talep edilemeyeceğine ilişkin yasada bir hüküm bulunmamaktadır. Boşanma davası sonrasında yoksulluk nafakası isteme hakkını kaybetmemiş davacı (nafaka alacaklısı) TMK'nın 178. maddesi hükmü gereğince boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren bir yıl içerisinde açacağı dava ile yoksulluk nafakası isteyebilir....

        Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada tarafların ayrı yaşadıkları, davacı ve müşterek çocuk için hükmedilen 150.00'şer TL tedbir nafakasının ayrı ayrı 500.00'er TL olarak artırılması, davalı tarafından açılan ve kabul edilen boşanma davasının(2008/816 E) kesinleştikten sonra nafakanın davacı ... için yoksulluk, müşterek çocuk... için iştira nafakası olarak devamına ve nafaka artış oranının gelecek yıllara sari olacak şekilde belirlenmesi istenmiştir. Davalı, açılan boşanma davasının kesinleşmediğini bildirerek, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece boşanma davasının henüz kesinleşmediği, yoksulluk ve iştirak nafakalarının ancak boşanmadan sonra verilen kararlardan olduğu gerekçesiyle yerinde görülmeyen talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, daha önce 10....

          Dava; boşanmadan sonra açılan maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası istemlerine ilişkindir. Davacı kadın vekilinin; kadının reddedilen yoksulluk nafakası talebine yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Parasal sınırların arttırılmasına ilişkin 6763 sayılı Yasanın 44. maddesi ile değişik Ek-1. Maddesi uyarınca 01.01.2020 tarihi itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341. maddesindeki parasal sınır 5.390 TL olmuştur. Kesinlik sınırı her bir nafaka yönünden ayrı ayrı belirlenir. Somut olayda; kadının reddedilen yoksulluk nafakası talebinin yıllık miktarı (400x12=4.800 TL) karar tarihi itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341. maddesi uyarınca belirlenen parasal sınırın altında kalıp, kesin niteliktedir....

          Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Mahkemece, kadının kabul edilen boşanma davasında boşanma sebebi olarak gösterilen olaylar kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı ve bu nedenle Türk Medeni Kanunu’nun 174/2. maddesi koşulları oluşmadığı halde; davacı kadının manevi tazminat isteminin reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup; bozmayı gerektirmiştir. 3-Davacı kadının yoksulluk nafakası (TMK m. 175) talebi bulunmadığı gibi, talep ettiği tedbir nafakasının boşanmadan sonra devam etmesi yönünde veya yoksulluk nafakası talebi anlamına gelebilecek başka bir beyanı da mevcut değildir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan Kaynaklanan Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, boşanma sebebiyle manevi tazminat isteğine ilişkindir. Mahkemece, davalı kadın tarafından açılan boşanma davasının davacı erkek tarafından açılan boşanma davası ile birleştirilmesine karar verilmiş ve her iki dava kabul edilerek (TMKm.l66/l-2) tarafların boşanmalarına karar verilmiş, davalı kadın boşanmaya sebep olan olaylarda davacı erkeğe nazaran daha kusurlu olduğundan yoksulluk nafakası ve tazminat talepleri reddedilmiş, davalı kadının temyizi üzerine Dairemizce de davalı kadının ağır kusurlu olduğu ve mahkemece de bu yönde karar verildiği belirtilerek karar onanmış ve boşanma ilamı 09.02.2012 tarihinde kesinleşmiştir....

              UYAP Entegrasyonu