Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KİŞİLERCE ÖZEL MÜLKE KONU OLDUĞU İDDİASIYLA AÇILAN Taraflar arasındaki davadan dolayı ....Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 31.10.2011 gün ve 26-476 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü. -KARAR- Hükmün duruşmalı olarak temyizen incelenmesi istenilmiş ise de; duruşma gideri posta (pulu) yeterli değildir. Bu nedenle duruşma giderinin (pulunun) tebligata yeterli hale getirilmesi ondan sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 28.3.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Anılan 56'ncı maddede, oldukça yalın olarak “eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen” ibareleri yer almakta olup, kanun koyucu tarafından örneğin; “sosyal güvenlik kanunları kapsamında ölüm aylığına hak kazanmak amacıyla eşinden boşanan”, “hak sahibi sıfatını haksız yere elde etme amacıyla eşinden boşanan”, “gerçek boşanma iradesi söz konusu olmaksızın (muvazaalı olarak) eşinden boşanan” veya bunlara benzer ifadelere yer verilmemiş, sade olarak kaleme alınan metinle uygulama alanı genişletilmiştir....

    Ancak TMK 181.maddesi uyarınca "Boşanan eşler, bu sıfatla birbirlerinin yasal mirasçısı olamazlar ve boşanmadan önce yapılmış ölüme bağlı tasarruflarla, kendilerine sağlanan hakları, aksi tasarruftan anlaşılmadıkça kaybederler. Boşanma davası devam ederken, ölen eşin mirasçılarından birisinin davaya devam etmesi ve diğer eşin kusurunu ispatlaması halinde de yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır." hükmüne yer vermiş olup, bu hüküm gereğince ölen eşin mirasçılarının davayı takip etmek istemeleri mümkündür....

    TMK 181/1. maddesinde " Boşanan eşler birbirinin yasal mirasçısı olamazlar ve boşanmadan önce yapılmış olan ölüme bağlı tasarruflarla kendilerine sağlanan hakları, aksi tasarruftan anlaşılmadıkça kaybederler, 181/2 maddesinde " Boşanma davası devam ederken, ölen eşin mirasçılarından birisinin davaya devam etmesi ve diğer eşin kusurunun ispatlanması halinde de yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır" hükümleri düzenlenmiş olup muris Hayrullah Anık'ın davaya devam eden mirasçısı Emine Aydın'ın da yargılama sırasında vefat ettiği, söz konusu davanın mirasçı Emine Aydın mirasçılarının miras haklarını etkileyebileceğinden Muris Hayrullah mirasçısı Emine'nin tüm mirasçılarının davadan haberdar edilmesi, davaya devam edip etmeyecekleri yönünde tebligat çıkarılması gerektiği halde ilk derece mahkemesince mirasçılara tebligat çıkarılmayarak taraf teşkilinin sağlanmadığı anlaşılmıştır....

    den 1982 yılında boşanmadan evvel ... ada ... parsel sayılı taşınmazdaki dava konusu 11 nolu bağımsız bölümü 14.06.1982 tarihinde, ... parsel sayılı taşınmazı da 18.06.1982 tarihinde satış suretiyle davalı ...'ye devrettiğini, adı geçenin de 11 nolu bağımsız bölümü 23.05.2007 tarihinde oğlunun yakın arkadaşı olan diğer davalı ...'e aktardığını, temliklerin muvazaalı ve mal kaçırma amaçlı olduğunu ileri sürerek miras payı oranında iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalılar, mirasbırakanın temlikleri boşanmadan sonra yaptığını, mal kaçırma amaçlı olmadığını, 11 nolu bağımsız bölümün de yeni bir daire alabilmek için davalı ...'e devredildiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

      Boşanma kararı tarafların anlaşmalarına dayandığına göre, davacının boşanmadan sonra, boşanma sebebiyle artık manevi tazminat (TMK. md.174/2) talep etmesi mümkün değildir. Çünkü böyle bir durumda tarafların boşanmanın mali sonuçlarına ilişkin aralarındaki ihtilafı nihai olarak çözdükleri ve ilişkilerini tasfiye ettikleri kabul edilir. Bu itibarla anlaşmalı boşanmadan sonra artık boşanma sebebiyle manevi tazminat istenemez. Bu bakımdan davalı ... yönünden Türk Medeni Kanunu'nun 174/2 maddesine dayalı manevi tazminat davası reddedilmelidir. Bu husus nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. 2-Davalılardan ...'...

        SGK İl Müdürlüğü kontrol memurluğunun 29.04.2011 tarih ve AKK-104 sayılı raporu ile davacının boşandığı eşi Adem Bozkurt ile birlikte yaşadığının tespit edildiği, kontrol esnasında boşanan eşlerin balkonda oturup sohbet ettiklerinin görüldüğü anlaşılmaktadır. Dosya kapsamından davacının boşandığı eşiyle beraber yaşadığı ... SGK İl Müdürlüğü kontrol memurunun kontrol esnasında boşanan eşlerin balkonda oturup sohbet ettiklerinin tespiti ile sabit olduğundan davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasay aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 19/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan Sonra Açılan Katkı Payı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm katkı payı alacağına ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 01.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 30.01.2019 tarih 2019/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan Sonra Açılan Katkı Payı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm katkı payı alacağına ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 01.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 30.01.2019 tarih 2019/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan Sonra Açılan Yoksulluk Nafakası-Maddi ve Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Hukuk Genel Kurulu kararına karşı davalı tarafından karar düzeltme isteminde bulunulduğundan inceleme görevi Hukuk Genel Kurulu'na aittir. Bu itibarla dosyanın Hukuk Genel Kurulu'na gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeple dosyanın görevli Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 17.06.2019 (Pzt.)...

                UYAP Entegrasyonu