in ...yakın olarak çalıştığı ve Belediye Başkanının talimatları doğrultusunda hareket ettiğinin halk arasında da bilindiği, .....ise .... bulunan otoparklarda ve .....halinde çalıştıkları, ... hakkında sosyal paylaşım sitesi olan...simli internet sitesinde "..." adı altında bir hesap oluşturulduğu ve bu sitede belediye başkanının aleyhine yazılar ve resimlerin bulunduğu, bu siteye ilişkin sanık ...’nun şikayeti üzerine Demre Cumhuriyet Başsavcılığının 2013/376 sırasında soruşturma başladığı, ...." adıyla açılan sayfada da ... aleyhine bir çok yazılar ile ..., ... ve ... hakkında da aleyhe yazıların bulunduğu,.... ismiyle yazılan hakaret nitelikteki ...ve belediye çalışanlarını hedef alan yazıların akabinde yine facebook isimli internet sitesinde "..,..... isimleriyle açılan hesaplardan ..." adıyla yapılan yazılar aleyhine yazıların yazıldığı, bu yazılar içerisinde ..., mal müdürü ...,, ... gibi isimleri hedef alarak yazılar yazıldığı, bu şekilde...
a iletiler göndererek katılana küçültücü ve incitici sözlerle hakaret ettiğinin iddia edildiği olayda; sanığın, suçlamayı kabul etmediği, taraflar arasında boşanma davası nedeniyle husumet olduğu, katılanın arkadaşı ve akrabası olan tanıklar... ve ...a gönderildiği ileri sürülen iletilerin elde edilemediği, sanığın eski kız arkadaşı olan diğer tanık....'in, olayı katılandan öğrenmiş olup doğrudan bilgi ve görgüsünün bulunmadığı, katılan adına sosyal paylaşım sitesinde hesap açarak fotoğraf yayımlayan ve iletiler gönderen kullanıcıya ait IP adres bilgilerinin tespit edilemediği anlaşılmakla, atılı suçlar sabit olmadığından sanığın beraatine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiş, tebliğnamedeki bozma öneren düşünceye iştirak edilmemiştir....
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; “Taşınmazın öncesinin kök miras bırakan Hamit’e ait olup, ölümüyle terekesinin 1955 yılında paylaşıldığının tartışmasız olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın paylaşım sonunda taşınmazın davacı taraf miras bırakanı ... veya davalıların miras bırakanı ...’ye isabet edip etmediği, ... ve mirasçılarının zilyetliklerinin asli nitelikte olup olmadığı noktasında toplandığı, bu konudaki bilirkişi ve tanık beyanlarının açık ve net olmadığı belirtilerek; taraflara bu hususta delil bildirme olanağı tanınması, bildirdikleri ve bildirecekleri tüm delillerin toplanması, mahallinde keşif yapılarak taşınmazın paylaşım sonucu kime isabet ettiğinin kesin olarak saptanması, davacı ve miras bırakanının taşınmaza hangi sıfatla zilyet oldukları konusunda bilgi alınması, tutanak bilirkişilerinin tanık olarak dinlenmesi, ... mirasçılarından ... ... ile diğer mirasçıların duruşmada dinlenmesi bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmesi...
Ancak; Katılan ...’nun “facebook” isimli sosyal paylaşım sitesindeki hesabına önce “....”, daha sonra ise “...” kullanıcı adlarıyla paylaşımlar yapıldığı, profil resmine katılanın fotoğrafı ile yüzleri görünmeyecek şekilde erkek ve kadın cinsel organlarının açıkça görüldüğü fotoğraf konulduğu, ayrıca iddianamede belirtilen hakaret içeren mesajların yazıldığı şeklinde iddia olunan olayda, katılanın aşamalarda bu eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğine dair bazı delillerin bulunduğunu beyan etmesi karşısında, sanığın kullanımında olan bilgisayar ve cep telefonu üzerinde usulüne uygun biçimde konusunda uzman bilirkişilerce inceleme yaptırılması, bahsi geçen kullanıcı adlarıyla sanığın bilgisayar ve cep telefonundan “facebook” isimli sosyal paylaşım sitesine giriş yapılıp yapılmadığı, fotoğraf yüklenip yüklenmediğinin tespiti ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeyerek eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu, ... İlçesi ...Köyü çalışma alanında bulunan 122 ada 162 parsel sayılı 229,29 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, satım, ifraz ve paylaşım nedeniyle ... ve müşterekleri adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., satım, ifraz ve paylaşım iddiasına dayanarak taşınmazın bir bölümü hakkında, tapu iptali ve adına tescil istemiyle dava açmıştır....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, Sanığın, verilen emirlere rağmen sosyal paylaşım sitesinde askeri birlikte üniformalı çekilen fotoğraflarını paylaşmak suretiyle emre itaatsizlikte ısrar suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut uyuşmazlıkta; Askeri Yargıtay Daireler Kurulunun 04/04/2013 tarihli ve 2013/35-32 sayılı kararında ayrıntılı bir şekilde belirtildiği üzere, sosyal paylaşım siteleri ve internet üzerinden askeri fotoğrafların paylaşılmayacağına dair, Birlik Komutanlığınca tebliğ edilen emrin, birlik disiplini ve güvenliğinin sağlanması için istihbarata karşı koyma amaçlı getirilmiş hizmete ilişkin bir emir olduğu, bu itibarla, sanığın kendisine tebliğ edilen bu emre aykırı davranışının ASCK’nin 87/1’inci maddesinde düzenlenen emre itaatsizlikte ısrar suçunu oluşturduğu gözetilmeden mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, Kanuna aykırı ve Askeri savcının temyiz nedenleri...
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "taşınmazların ortak muristen intikal ettiğinin uyuşmazlık konusu olmadığı, uyuşmazlığın murisin terekesinin mirasçıları arasında paylaşılıp paylaşılmadığı, paylaşım varsa çekişmeli taşınmazların hangi tarafa isabet ettiği yönlerine ilişkin olduğu, paylaşmaya dayanan tarafın paylaşmanın varlığını, tarihini, bütün paydaşların ya da temsilcilerinin katıldığını, paylaşımda paydaşlara verilen payları kanıtlamakla yükümlü olduğu, harici paylaşımın belgelerle, bilirkişi ve tanık beyanları ile kanıtlanabileceği bu nedenle paylaşıma dayanan taraftan delillerin sorulması, paylaşım yapılmışsa paylaşımın yapılmadığını iddia eden tarafın bu taşınmazlardaki hissesine karşılık ne aldığı, taşınmaz almışsa nereden aldığı ve kimin adına tespit edildiğinin araştırılması, gerektiğinde tutanaklarının getirtilmesi ve uzun süreli kullanımın harici paylaşımın karinesi olduğunun düşünülmesi, paylaşımda eşitliğin zorunlu bulunmadığının göz önünde tutulması...
Köyü 142 ada 151 parsel sayılı 34.396m2 yüzölçümündeki taşınmaz, senetsiz ve belgesizden ırsen intikal, paylaşım ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, kargir depo ve tarla niteliği ile davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı ...; çekişmeli taşınmazın atalarından paylaşım yoluyla babası ... ’ye kaldığı, ... ...i mirasçıları adlarına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine ve dava konusu taşınmazın tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır. İncelenen dosya kapsamına kararın dayandığı gerekçeye, çekişmeli taşınmazın davacı ... ve kardeşi ......
Davalı 3.12.2008 havale tarihli dilekçesinde, dava konusu taşınmazın dedesinden paylaşım sonucu babası ...’a düştüğünü, ölümüyle kendisine kaldığını ve ...’ın tek mirasçısı olduğunu, iddianın doğru olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, dava konusu yerin davalının dedesinden paylaşım sonucu davalının babasına kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik, harici satın alma ve eklemeli zilyetlik hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK. nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddeleri gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır....
Gerçekleşme şekli kuşkulu ve tam olarak aydınlatılmamış olaylar ve iddialar sanık aleyhine yorumlanarak mahkumiyet hükmü kurulamaz. Ceza mahkumiyeti yargılama aşamasında toplanan ihtimali kanıya değil, kesin ve açık bir ispata dayanmalıdır. Bu ispat hiçbir kuşku ve başka türlü bir oluşa olanak vermeyecek açıklıkta olmalıdır....