Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalı kadının maddi-manevi tazminat miktarlarına yönelik istinaf talebinin KABULÜ ile, ilk derece mahkemesi kararının maddi manevi tazminata ilişkin 3 ve 4. paragraflarının KALDIRILMASINA, -Davalı kadının maddi ve manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile, takdiren 30.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE, 2- Davalı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası miktarlarına yönelik istinaf talebinin KISMEN KABULÜ ile, ilk derece mahkemesi kararının tedbir ve yoksulluk nafakasına yönelik 2. paragrafının KALDIRILMASINA, -Davalı kadının tedbir ve yoksulluk nafakasına ilişkin talebinin KISMEN KABULÜ ile, dava tarihi olan 17.05.2016 tarihinden geçerli olmak yine Büyükçekmece 2....

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı, kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur GEREKÇE : Dava, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra açılan maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesi kararı davacı tarafından kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ve tazminatların miktarları yönünden istinaf edilmiştir. Re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK m.355) inceleme sonucunda; İlk derece mahkemesince, davalının eşine şiddet uyguladığı, boşanmaya sebep olan olaylarda tamamen kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, 06.07.2018 tarihinde kesinleşen tarafların boşanmalarına ilişkin Kayseri 2....

yoksulluğa düşeceği anlaşıldığından aylık 800,00 TL yoksulluk nafakası, yoksulluk nafakasının yıllık ÜFE oranında arttırılmasına, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu, kusurlu davranışının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, kadının boşanmakla erkeğin maddî desteğini yitireceği, evlilikte geçen süre, paranın alım gücü, hakkaniyet ilkesi, tarafların ekonomik ve sosyal durumu dikkate alınarak kadın yararına 15.000,00 TL maddî tazminat, 15.000,00 TL manevî tazminat, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kusurlu olması nedeniyle manevî tazminat isteminin reddine karar verilmiştir....

    Kadın lehine maddi- manevi tazminat verilmesi açısından: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, evlilikte geçen süre, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddi desteğini yitireceği, Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alındığında kadın yararına maddi tazminat verilmesinin yerinde olduğu, takdir edilen maddi tazminat miktarının ölçülülük ilkesine uygun olduğu anlaşıldığından erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

    Tarafların karşılıklı boşanma davaları ile davalı-davacı kadının ziynet alacağı davasının yapılan yargılaması sonucunda her iki tarafın boşanma davası kabul edilerek boşanma kararı verilmiş, ayrıca kadın yararına 300 TL tedbir ve yoksulluk nafakası takdir edilmiş, tarafların tazminat istekleri reddedilmiş ve kadının ziynet alacağı davasının da kabulüne karar verilerek 15.523 TL ziynet bedelinin davacı-davalı kocadan alınarak davalı- davacı kadına verilmesine karar verilmiştir....

      Asıl ve karşı dava, evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. 1- Davacı-karşı davalının reddedilen maddi tazminat talebine yönelik istinaf başvurusunun incelenmesinde; Mahkemece davacı-karşı davalı kadının maddi tazminat talebi "...Boşanmakla kadının beklenen menfaatlerinin zedelenmeyeceği sabittir. Bu nedenle kadının maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir..." şeklindeki gerekçeyle reddedilmiştir. TMK. m. 174/1 gereğince mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir. Somut olayda; boşanmaya neden olan olaylarda davalı-karşı davacının tam kusurlu olduğu, maddi tazminat isteyen davacı-karşı davalının ise ispatlanmış bir kusurunun bulunmadığı anlaşılmıştır. Boşanmanın kadın eşin mevcut veya beklenen menfaatlerini zedeleyeceği ise açıktır....

      Sonuç olarak;Davacı karşı davalı kadının erkeğin kabul edilen boşanma davasına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine,aleyhine hükmedilen maddi ve manevi tazminat,kusur tespiti,reddedilen yoksulluk nafakası, reddedilen maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkin istinaf başvuru talebinin kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından yoksulluk nafakası ve ziynet eşyalarının iadesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı-karşı davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dairemiz bozma ilamı ile, mahkemece verilen hüküm sadece yoksulluk nafakası yönünden bozulmuş, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümler onanmıştır. Bu nedenle, mahkemece verilen hüküm boşanma, tazminat taleplerinin reddi ve ziynet eşyalarının iadesi yönünden kesinleşmiştir....

        Yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekirken, yazılı olduğu şekilde kabulü doğru görülmemiştir. 3-Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 52) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir....

          Mahkemece, boşanma kararının ekinde hükmedilen maddi tazminat, yargılama gideri ile vekalet ücretinin, boşanma kararı kesinleşmeden infaz edilemeyeceği gerekçesiyle şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmiş, hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. HUMK'nun 443/4. (HMK'nun 367/2.) maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemez. Ayrıca, boşanma kararının "eklentisi" olan yoksulluk, iştirak nafakası, maddi-manevi tazminat, yargılama gideri ve vekalet ücreti de aynı kurala tabi olup, icra takibine konu edilebilmesi için boşanma hükmünün kesinleşmesi gerekir. Bir başka anlatımla boşanma hükmü kesinleşmiş ise eklentilerin (Yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, maddi ve manevi tazminat vs.) infaz edilmesi için eklentiler yönünden kararın kesinleşmesi gerekmez. Somut olayda; 06.05.2015 tarihinde başlatılan takipte; takibe konu ... 6....

            UYAP Entegrasyonu