Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından kendi davasının reddi, kadının davasının kabulü, ziynet alacağının kabulü ve tefrikine karar verilen mal rejiminin tasfiyesi davasında kendi lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacı erkeğin ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Hükme esas ziynet alacağı davasına yönelik talep edilen bedel karar tarihi itibariyle temyiz edilebilirlik sınırının altında kaldığından bölge adliye mahkemesi kararı 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun madde 362/1-a bendine göre kesin niteliktedir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; davacı/ karşı davalı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ileri ile mal paylaşımı ve ziynet alacağı istemine ilişkindir. Karşı dava; davalı/ karşı davacı erkek tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. 1- Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davalı/ karşı davacı erkeğin kadına karşı basit yaralama eylemi nedeniyle kusurlu olduğu, kadının ise aile sırrı niteliğinde cinsel münasebet ve diğer olguları 3.kişilere anlatmak, evi terk etmek ve aile büyüklerine karşı saygılı davranmamak şeklindeki eylemleri nedeniyle kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Davacı/karşı davalı kadın istinaf yasa yoluna başvurmadığından kadına yüklenen kusurlar kesinleşmiştir. Erkeğe yüklenen kusurda ise bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak taraflara yüklenen kusurların karşılaştırılmasında mahkemece yapılan kusur derecelendirmesi doğru bulunmamıştır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; davacı/ karşı davalı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ileri ile mal paylaşımı ve ziynet alacağı istemine ilişkindir. Karşı dava; davalı/ karşı davacı erkek tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. 1- Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davalı/ karşı davacı erkeğin kadına karşı basit yaralama eylemi nedeniyle kusurlu olduğu, kadının ise aile sırrı niteliğinde cinsel münasebet ve diğer olguları 3.kişilere anlatmak, evi terk etmek ve aile büyüklerine karşı saygılı davranmamak şeklindeki eylemleri nedeniyle kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Davacı/karşı davalı kadın istinaf yasa yoluna başvurmadığından kadına yüklenen kusurlar kesinleşmiştir. Erkeğe yüklenen kusurda ise bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak taraflara yüklenen kusurların karşılaştırılmasında mahkemece yapılan kusur derecelendirmesi doğru bulunmamıştır....

    İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı/ karşı davalı kadın vekili hükmün; reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile lehine hükmolunan tazminatlarının miktarları yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı/ karşı davacı erkek vekili hükmün; kusur belirlenmesi, asıl davanın ve ziynet alacağı davasının kabulü, aleyhine hükmolunan tazminatlar ile karşı davanın reddi yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; davacı/ karşı davalı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet alacağı istemine ilişkindir....

    Dava, TMK 166/1.madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası ve kişisel mal niteliğinde ziynet eşyası alacağı davasıdır. Yargılama sırasında davalı erkeğin vefat etmesi ve kadının boşanma davasından feragat etmesi nedeniyle boşanma talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığını, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiş, dahili davalılarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Yargılama sırasında dinlenen tanıkların yakın akraba olması, tanıklığa engel olmadığı gibi aksine HMK 255.madde gereğince ciddi ve inandırıcı delil ve olaylar bulunmadıkça asıl olan tanıkların gerçeği söylemiş olmalarıdır. Akrabalık veya diğer bir yakınlık başlı başına tanık beyanını değerden düşürücü bir sebep sayılamaz. Bu haliyle dahili davalıların tanıkların yakın akrabalığına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Boşanma davası devam ederken davalı erkek eşin 04.05.2019 tarihinde vefatı nedeniyle evlilik birliği ölümle sona ermiştir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/12/2021 NUMARASI : 2019/711 ESAS-2021/934 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, davacı kadın yararına aylık 1500- TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verilmesine, müşterek çocuk yararına aylık 500- TL tedbir ve iştirak nafakasına, 250.000- TL maddi ve 250.000- TL manevi tazminatın faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5000- TL ziynet alacağının faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir....

    ödemeler yapılabileceğinin anlaşıldığı, dolayısıyla davalının elinde OYAK'dan elde edilmiş herhangi bir alacak olmadığından birleşen dosya yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği, birleşen 2015/925 Esas sayılı dosya yönünden; davacının dava dilekçesinde belirttiği ziynet eşyasının aynen iadesini olmadığı takdirde bedeline hükmedilmesini talep ettiği, davalının 01/03/2013 tarihinde davacının ortak konutu kendi iradesi ile terk ettiğini, evi terk ederken çalıştığı kurumdan ücretsiz izne ayrıldığını, babasını ve halasının oğlunu kendisini almaları için çağırdığını, dolayısıyla davacının planlı olarak ziynet eşyasını da yanına alarak evi terk ettiğini bildirdiği, dinlenen tanık beyanları ve boşanma dosyası kapsamından davacının ortak konuttan ayrılırken eşyalarını alarak ayrıldığı ve bir kısım ziynet eşylarını aldığı, dosya içerisindeki tanık beyanları ve tarafların beyanlarından evlenmeden kısa bir süre sonra ziynet eşyalarının bir kısmının düğün giderlerinde kullanıldığı ve aracın...

    kaydıyla, mahkemeye müvekkili tarafından boşanma ve mal paylaşımı davası da açılacağı duruşmada sözlü olarak ifade edilmiş ancak bu hususlar mahkemece tutanağa geçirilmemiş ve hiçbir suretle dikkate alınmadığını, nitekim belirtildiği üzere, müvekkili tarafından dava dışı İbrahim Kenan Püryan'a karşı Ankara 3....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacı tarafından açılan boşanma davası ve ziynet alacağı davasının İlk Derece Mahkemesinin 2021/209 Esasına kaydedildiği, tensip zaptının 19.bendi ile davacıya talep ettiği ziynet eşyaları için bedel belirtmek üzere HMK 119/1- d maddesi gereğince süre verildiği, işbu zaptın davacı asile 26/07/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacının adli yardım talebinin mahkeme tarafından kabul edilerek bu karara istinaden baro tarafından Avukat Ali Keskin'in 07/01/2022 tarihinde 2021/209 sayılı dosyada davacı vekili olarak adli yarımdan atandığı, 14/02/2022 tarihinde de vekaletnamenin dosyaya ibraz edildiği, 11/10/2022 tarihinde ziynet alacağı yönünden tefrik kararı verildiği, her ne kadar baronun görevlendirme yazısında vekilin 2021/209 sayılı boşanma dosyası için görevlendirildiği belirtilmiş ise de, baronun görevlendirme tarihinde 2021/209 sayılı dosyanın hem boşanma hem de ziynet alacağı davasını içermesi, ziynet alacağı yönünden henüz bir tefrik...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak, Ziynet Eşyası İadesi ... ile ... aralarındaki Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak, Ziynet Eşyası İadesi davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... 5. Aile Mahkemesi'nden verilen 08.04.2014 gün ve 380/284 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı ... vekili, boşanma davası ile birlikte açılıp tefrik edilen davada, dava dilekçesinde belirtilen araç nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak, ayrıca 03.10.2012 tarihli dilekçede sayılan ziynet eşyaları nedeniyle alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur....

      UYAP Entegrasyonu