Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Malların tasfiyesi ve ziynet eşyasının iadesi ... ile ... aralarındaki malların tasfiyesi, ziynet eşyasının iadesi davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ...Aile Mahkemesinden verilen 26.02.2010 gün ve 440/177 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, bu tür davalarda fedakârlığın denkleştirilmesi ve hakkaniyet ilkelerinin de uygulanması ve gözönünde tutulması gerektiğine göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 650,00 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1.950,00 TL'nin temyiz eden davacı ve davalıdan ayrı ayrı...

    Model 22 ayar altın bilezik, 1 adet 22 ayar 4'lü Kaburga model altın bilezik, 1 adet 14 ayar normal altın bilezik, 1 adet yarımlık altın, 4 adet altın yüzük, 1 adet saatin ziynet eşyası olarak takıldığını, davalı kocanın evlendikten sonra takıların tamamını müvekkilinden alarak bozdurduğunu, davalının boşanma davasındaki beyanlarında da ziynet eşyalarını ve takıları kendisinin bozdurup harcadığını beyan ettiğini, takıların müvekkiline iade edilmediğini belirterek, belirtilen ziynet eşyalarının aynen, mümkün olmadığı takdirde bedelinin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet Eşyasının İadesi K A R A R Temyize konu uyuşmazlık, ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedel tahsili isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1392 KARAR NO : 2021/1461 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ELMADAĞ ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 22/10/2019 NUMARASI : 2017/192 ESAS 2019/602 KARAR DAVA KONUSU : Ziynet Eşyasının İadesi ve Takı Parası Alacağı KARAR : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla Dairemizin 04/10/2021 tarih, 2020/216 Esas 2021/1460 Karar sayılı kararı ile ziynet eşyasının iadesi ve takı parası alacağı davasının tefrikine karar verilmiş olup, davacının ziynet eşyasının iadesi ve takı parası alacağı davasına ilişkin istinaf itirazları iş bu esas üzerinden değerlendirilmiş, HMK’nın 353. maddesi gereğince duruşma yapılmadan incelenmesine karar verilerek HMK’nın 355. maddesi gereğince de istinaf dilekçesinde yazılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak dosya incelendi....

        Dava, ziynet ve kişisel eşyaların iadesi veya bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalının ziynet eşlaranının davacıda kaldığına ve kişisel eşyalarının değerine yönelik temyiz itirazına gelince; Davacı dava dilekçesinde ziynet ve kişisel eşyalarının davalıda kaldığını ve aynen iadesi veya bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı evlenmelerinin üzernden 15 yıl geçtiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur. Davacı ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı ise onun tarafından götürüldüğünü savunmuştur....

          aşırı harcamaları olduğu için altınlarını boşmuş olabileceğinin keza müvekkilinin davacının altınlarına dokunmadığının hem işbu dava dosyası hem de taraflar arasında görülen çekişmeli boşanma davasında sabit olduğunu, davalı müvekkilinin hiçbir zaman ziynet eşyalarını almadığını, ziynet eşyalarının kime ait olduğunun tespitinde önemli olanın söz konusu ziynet eşyasının kadına özgülenip özgülenmediği olduğunu, bilezik, bileklik, kelepçe, kolye ve küpe setlerinin kadına özgü olan ziynet eşyaları olduğunu, ancak cumhuriyet altını, yarım altın, çeyrek altın, gram altın gibi ziynet eşyaları kadına özgülenmeyen ziynet eşyaları olduğunu, davacı tarafça talep edilen çeyrek altınların davanın konusu dışında kaldığını, bu yönüyle de davalının istinaf taleplerinin reddinin gerektiğini belirterek, istinaf taleplerinin kabulü ile, yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi sonucu kısmen kabul yönünden verilen kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi, davacının maddi ve manevi tazminat ve...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kendi boşanma davasının reddi, ziynet alacağı davasının kabulü ve ziynet alacağı davasındaki vekalet ücreti yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise kendi boşanma davasının reddi ve ziynet alacağının reddedilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kadının tüm, davacı-davalı erkeğin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür....

            Davalı, iade edilmemek üzere söz konusu ziynet eşyasının kendisine verildiğini ispatlamadıkça iade ve tazmin ile yükümlüdür. 1- Yukarıda da ifade edildiği üzere; ziynet eşyasının iadesi davasında: eşyanın varlığı ve akıbetine ilişkin ispat yükünün davacı kadında olduğu; düğün cd'si ya da fotoğraflarının ziynet eşyasının varlığına ilişkin HMK: 220 kapsamında, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu bir belge olmadığı; ziynet eşyasının varlığını tanık deliliyle de ispat edebileceği, kaldı ki eşyanın var olduğunun, yani düğünde takıldığının kanıtlanmasının yanında, akıbetinin de aynı şekilde kadın tarafından ispat edilmesi gerektiği; Davacı kadının bildirmiş olduğu tanıklar mahkemece dinlenmiş ise de, özellikle düğüne katılmış olan davacının yakını olan tanıklara, kadının kişisel eşya alacak davasına konu ettiği altınlar yönünden iddia ve savunma kapsamında bilgi ve görgüsünün sorulmadığı anlaşılmaktadır....

            Dava; ziynet eşyasının iadesi istemine ilişkindir. Kural olarak, düğün sırasında takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılırsa takılsın, aksine bir anlaşma bulunmadıkça kadına bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Bu eşyaların iade edilmemek üzere kocaya verildiği, kadının isteği ve onayı ile bozdurulup müşterek ihtiyaçlar için harcandığı hususu davalı tarafça kanıtlandığı takdirde, koca bu eşyaları iadeden kurtulur. "Davacı-karşı davalı kadın iş bu davada 19.10.2011 tarihinde verdiği dava dilekçesi ile; boşanma ve fer'ileri yanında ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün bulunmaması halinde bedelini talep etmiş, davalı-karşı davacı erkek ziynet eşyalarının araç alımında ve kadının borçlarının ödenmesinde kullanıldığını savunmuş, ziynet miktarına itiraz etmemiştir. Toplanan delillerden ziynetlerin bozdurulup erkek adına araç alımında kullanıldığı anlaşılmaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma ve Ziynet Eşyasının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı (1) sayılı tarifede, 4.6.2008 tarihinde kabul edilen 5766 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince; harca tabi davalarda kanunun yürürlüğe girdiği 6.6.2008 tarihinden sonra yapılan temyiz başvurularından; Temyiz başvuru harcının ve kararda gösterilen ilam harcının dörtte birinin (maktu harca tabi davalarda maktu harcın tamamı) temyiz peşin harcı olarak alınması (1 sayılı Tarife III /e bendi) zorunludur. Davacı-davalı erkekten 484.65 TL ziynetlere yönelik temyiz nispi harcının alınmadığı görülmektedir....

              UYAP Entegrasyonu