yönünden karar verilmemesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakaları miktarının düşük olduğunu beyan ederek, birleşen davada zina ile pek kötü muamele sebebine dayanan boşanma davalarının reddi, kusur belirlemesi, tazminat miktarları, reddedilen mehir ve ziynet alacağının reddedilen kısmı, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarları yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; 1- Davanın davalı Ayhan yönünden REDDİNE, 2- Mehir senedinde geçen 150 gram ziynet ve mehir senedinde yazılı eşyalar yönünden davalı Recep'e karşı açılan davanın husumetten REDDİNE, 3- Mehir senedinde yazılı ziynet eşyaları yönünden davalı Ahmet'e karşı açılan davanın REDDİNE, 4- Mehir senedinde yazılı eşyalar yönünden davalı Ahmet'e karşı açılan davanın KABULÜNE, a) Buzdolabı Beko marka 1 adet 800- TL, b) Çamaşır makinası Beko marka 1 adet 1.200- TL, c) Bulaşık makinası 1 adet 1.100- TL, d) Fırın Beko marka 1 adet 850- TL, e) Yatak odası(Demonte şeklinde gardrop, 2 parçalı baza, 1 adet şifonyer, 2 adet Komidin, 2 adet yatak 1.500- TL, f) Oturma grubu, (2 adet 3'lü koluk, 2 adet tekli koltuk) 1.400- TL, g) Salon grubu (2 adet 3'lü koltuk, 2 adet berjer) 1.500- TL, h) Halı...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkemece davacı kadının ziynet alacağı talebi, ispatlanamadığı gerekçesi ile dava reddedilmiş ise de; tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, davalı kocanın talep edilen ziynet eşyalarının miktarı, cinsi ve ayarına ilişkin herhangi bir itirazının bulunmadığı, tanık Nigar Akın'ın yeminli beyanında ise "ziynetlerin kuyumcuya gidilerek bozdurulduğu ve davalının borçlarına ödendiğinin" belirtildiği görülmekle kadının talep ettiği ziynet eşyalarının varlığı ve davalının borçları için bozdurulduğu sabit olduğundan, talep edilen ziynet alacağının kabulü gerekirken reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Asliye Mahkesinin 2015/290 Esas ve 2017/493 Karar sayılı davası ile boşandıklarını, davalının kusurlu olduğunun belirlendiğini, müvekkiline ait olan ziynet eşyalarının aynen iade edilmesi ile ilgili olarak açmış olduğu davada müvekkilinin ziynet eşyalarının bozdurulduğunu iddia etmiş olmalarına rağmen, aynen tahsilini talep etmelerinin çelişkili olduğunu iddia etmiş ise de, davalının ziynet eşyalarının aynısını alacağının sözünü vererek bozdurulduğunu, mahkeme yargılama aşamasında tespit edilen ziynet eşyalarının aynen teslimi mümkün olduğunu, aynı özellikleri taşıyan ziynetlerin piyasadan alınarak müvekkile verilmesini engelleyecek bir durum olmadığını, müvekkilin ziynetlerini ileride parasının kendisine verilmesi için davalıya vermediğini, mahkemece davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılarak davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir GEREKÇE : Davanın konusu ziynet alacağı davası olduğu anlaşılmıştır...
Taraflar arasındaki evliliğin nisbi butlan nedeni ile iptali, karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince evliliğin iptali talebinin reddine, davacı-karşı davalının boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı-karşı davacının ziynet eşyasına ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kısmen kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, İlk Derece Mahkemesi kararına ''karşı davanın reddine'' ibaresinin eklenmesine, diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir....
Dava; boşanma ve fer'ileri ile ziynet alacağı talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne karar verilmiş, davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet ve eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile 29/01/2014 tarihinden beri ayrı yaşadıklarını, davalının mehir senedinde yer alan eşya ve ziynetlerin bir kısmı ile bir takım şahsi eşyalarını götürdüğünü, kendisine mehir senedi ile verilen 8 adet 200 gram altın bilezik ve set takımı ile şahsi eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde bedelini, mehir senedi ile bağışlanan ve davalı tarafta kalan diğer eşyaların ise bedellerini talep etmiştir....
Dava, TMK 166/1.madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası ve kişisel mal niteliğinde ziynet eşyası alacağı ve mehir alacağı davasıdır. İlk derece mahkemesince, 21.09.2022 tarihinde boşanma ve ferilerinin kabulüne, ziynet talebinin kısmen kabulüne, mehir talebinin reddine karar verilmiş, 06.10.2022 tarihinde davacı kadının davasından feragati kapsamında ek karar ile mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Yine taraf vekillerinin vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden talepleri kapsamında 12.10.2022 tarihli tashih şerhi düzenlenmiş, vekalet ücreti taleplerinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından ek karar verilmesi, asıl karar ile verilen vekalet ücretinin kaldırılması ve itirazlarının reddine ilişkin tashih şerhinin vekalet ücreti yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle, evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. (6.Hukuk Dairesi 09.05.2011 tarih ve 2011/1701- 6067, 6. HD . 06.03.2012 tarih ve 2012/333- 3494, 3. HD. 13.03.2013 tarih ve 2013/3318- 4289) Bu halde, kural olarak, davacı kadın ziynet eşyalarının varlığını ve evden ayrılırken davalıda kaldığını ispatlamak zorundadır. Ancak, bu karinenin aksinin ispatı mümkündür. Somut dosyada, kadına ait ziynet eşyalarına ilişkin iddia, savunma ve deliller değerlendirildiğinde; öncelikle, dava ve cevaba cevap dilekçesinde ileri sürülmeyen maddi vakıalar yargılamanın diğer aşamalarında ve de istinaf yoluyla ileri sürülemez (HMK.m.141)....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı/ karşı davalı kadın vekili hükmün; müşterek çocuk lehine hükmolunan iştirak nafakasının miktarı, reddedilen ziynet alacağı ve mehir senedine ilişkin alacak davasının reddi, ziynet alacağı davası yönünden harç ve yargılama giderleri ile nispi vekalet ücretine yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı/ karşı davacı erkek hükmün; asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi, velayet ve reddedilen tazminat talepleri yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; davacı/ karşı davalı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ileri ile altın alacağına ilişkindir. Karşı dava; davalı/ karşı davacı erkek tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanmave fer'ilerine ilişkindir....