WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin 2015/948 Esas 2016/1152 Karar sayılı kararı ile boşanmalarına karar verildiği, boşanma kararının 14/11/2016 tarihinde kesinleştiği, davacı ve T1 resmi olarak evlenmeden iki gün önce 26/07/2007 tarihinde mehir senedi düzenlendiği, bu mehir senedine göre davacıya 400 gram 22 ayar altın verileceğinin taahhüt edildiği, iş bu mehir senedinin davalı T4 tarafından imzalandığı, davacı taraf her ne kadar evlilik gerçekleştikten sonra mehir senedinde korusu geçen 400 gram 22 ayar altının söz verildiği gibi kendisine verilmediğini iddia etmiş ise de davalı tarafça mehir altını teslimi başlığıyla dosyaya delil olarak sunulan belgeye göre davacıya mehir senedi ile vericeleği taahhüt edilen 400 gram 22 ayar altının verildiği, davacının da bu belgeyi imzaladığı, davacı tarafça bu belge üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığı yönünde itirazda bulunulması üzerine Konya 4....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile yaklaşık iki ay evli kaldığını; kendisinden kaynaklanmayan nedenlerle evlilik birliğinin sona erdiğini, boşanma davasının halen derdest olduğunu; evlenirken mehir senedinin düzenlendiğini, davalı ...'in bu mehir senedini borçlu, davalı ...'...

    Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl boşanma davasının reddine, karşı boşanma davasının kabulüne ve ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince ziynet alacağına ilişkin davalı- karşı davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile bu yönden hüküm kurulmasına, taraf vekillerinin diğer yönlere ilişkin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı- karşı davalı erkek vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmiş olup; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 27.02.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir. Belli edilen günde temyiz eden davacı-karşı davalı ... ile vekilleri gelmedi....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARINI ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;"....Davacı tanıkları davacıya düğünde takılan ziynet eşyalarının ve paraların davacı tarafından davalıya ve davalının babasına inek almaları için geri ödenmesi karşılığında verildiğini beyan ettikleri, ancak davacı kadının ziynet eşyalarını davalı kocasına hibe ettiği yönünde beyanda bulunulmadığı, davacının dava dilekçesinde ziynet eşyalarının davalı tarafından kullanıldığını, ancak iade edilmediğini belirterek ziynet eşyalarının iadesini talep ettiği, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2014/17761 E. 2015/10801 K.sayılı kararında da belirtildiği üzere, "ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, davacının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup harcandığının davalı yanca kanıtlanması halinde, davalı koca ziynet eşyalarının iadesinden kurtulur." Ancak davalı erkek ziynet eşyalarının davacı kadının yanına aldığını kanıtlayamamıştır....

      GEREKÇE : Asıl davanın konusu geçimsizlik sebebiyle boşanma ve ziynet eşyası alacağı, karşı davanın konusu geçimsizlik sebebiyle boşanma talebine ilişkindir. Mahkemece, her iki boşanma davasının kabulüne, kadının ziynet eşyası alacağının ise kısmen kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı/k.davacı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nun 355.maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; öncelikle, davacı/k.davalı kadının erkeğin boşanma davasının kabulü kararına ve de diğer hükümlere karşı istinaf başvurusunda bulunmadığı anlaşılmıştır....

      Dava ve birleşen dava; boşanma ve fer'ileri ile ziynet alacağı talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde asıl davanın kabulüne, fer'i taleplerin hüküm altına alınmasına, ziynet eşyası talebinin kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiş, davalı-birleşen dosya davacı erkek vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

      GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı Arif'in 2014 yılında evlendiklerini, ancak davalı kocanın tam kusurlu sebebiyle evliliğin ilk aylarından itibaren anlaşmazlık olduğunu, Konya 4.Aile Mahkemesinin 2018/863 Esas sayılı dosyası ile açılan boşanma davasının halen derdest olduğunu, taraflar evlenmeden önce müvekkilinin şahsi eşyaları ve mehri için 03/08/2014 tarihli mehir senedi imzalandığını, bu senedi diğer davalının kefil sıfatı ile imzaladığını belirterek mehir senedindeki 226 gram 22 ayar bileziğin aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedelinin yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de dava değerini 50.398,90 TL olarak ıslah etmiştir....

      Evliliğin teminatı noktasında, evliliğin sonlanması sonrasına ilişkin mehir, mehri müeccel olarak nitelendirilir ve mehri müeccel sebebiyle alacak istemli açılan davalar genel görevli Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülür. (E: Yargıtay 3 HD 2019/482 E. 2019/379) Somut uyuşmazlıkta ise; davacı 28/09/2017 tarihli mehir senedine dayalı olarak, evlilik nedeni ile hediye edilecek ziynet aksi halde ziynet bedelleri parasının davalıdan tahsilini istemiştir. Taraflar arasındaki resmi evlilik ise, 30/09/2017 tarihinde yapılmıştır. Davaya dayanak mehir senedi evliliğin sonlanması sonrasına ilişkin olmayıp evliliğin kurulması ve devamı sebebine dayalı düzenlenmiştir. Kişisel malların iadesi Türk Medeni Kanununun 2.kitabında yer almakta olan 226.maddesinde düzenlenmiş olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın Aile Hukuku prensiplerine göre değerlendirilmesi gerekmektedir. Oysa; dava, Asliye Hukuk Mahkemesince incelenerek karara bağlanmıştır....

      Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar evlenirken düzenlenen mehir senedi ile davaya konu edilen 500 gram altının tam ve sağlam olarak teslim alındığı belirtilmek suretiyle davacı tarafından imzalandığı, her ne kadar davacı senet içeriği ile teslim aldığı sabit olan 500 gram ziynet eşyasının kendisine teslim edilmediğini iddia etmiş ise de, bu iddiasını ancak senet kuvvetindeki bir belge veya yemin delili ile ispat etmesi gerektiği, davacının senet kuvvetindeki bir belge ibraz edemediği gibi yemin delilini de kullanmadığı, bu nedenle davanın reddinin doğru olduğu gerekçesi ile davacının istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....

        Davacı erkek tarafından yerel mahkeme kararına karşı karşı davanın reddine, asıl davanın talepleri doğrultusunda karar verilmesi gerektiği yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de, dosya üzerinde yapılan incelemede, yerel mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde; davacı-k.davalı erkeğin dava dilekçesinde iadesini talep ettiği ziynet eşyalarının tamamının niteliği itibariyle kadına özgü ziynet eşyaları olduğunun açık olup, ziynetlere ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerektiği, davalı-k.davacı kadının evden ayrılırken ziynet eşyalarını yanına aldığı ancak çeyrek altınları almadığı, bu nedenle kadının çeyrek altınların erkekte olduğu iddiasının tevsik edildiği, delil dilekçesinde bulunan düğün CD'sinin incelenmesinde tarafların düğünlerinde toplam yirmi adet çeyrek altın takıldığı, bunlardan altı tanesinin kadına, ondört tanesinin erkeğe takıldığının görüldüğü, çeyrek altın niteliği itibariyle kadına özgü bir ziynet eşyası olmadığı, bu nedenle mahkemece...

        UYAP Entegrasyonu