hususların ileriye yönelik bir anlaşma olduğuna dahi taraflar arasında bir görüşme veya iletişimin bulunmadığını belirttiklerini, mehir senedinde ziynetlerin mehri müeccel olduğuna ilişkin görgüye dayalı bilgilerinin olmadığını, sadece bu şekilde düşündüklerini ayrıca davalı tanıklarının davacıya taktıklarını belirttikleri 10 bileziğin mehir senedinde kararlaştırılan 200 grama tekabül ettiği de gözetildiğinde ilgili talep yönünden davacı tarafın mehir senedinde yazılı ziynetin mehri müeccel olduğunu ispatlayamadığının kabulü gerektiği gerekçesi ile, mehri müeccel ziynet talebi yönünden davanın esastan reddine, düğünde takılan ziynet talepleri yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkeme kararı gerekçesinin tatmin etmediğini, yeterli olmadığını , bilakis ziynet eşyalarının davacıda kaldığını, boşanma davasında da görüleceği üzere karşı tarafın müşterek haneyi sebepsiz ve habersiz terk ettiğini ve yanına da takıları aldığını bu nedenle kararın kaldırılarak davanın reddini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
Davacı vekili dilekçesinde kişisel mal niteliğinde 3 adet mehir bedeli olarak 1 adet olmak üzere toplam 4 adet bileziğin davalıya verildiğini, davalının ziynet eşyalarını iade etmediğini öne sürerek talepte bulunmuştur. Mahkemece ziynet eşyalarının dava tarihindeki değeri esas alınarak iadeye esas bedelin belirlenmesi gerekirken, ziynet eşyalarının verildiği tarihteki değerlerinin esas alınması ve yazılı şekilde aynen, olmadığı takdirde kararda yazılı bedelin davalıdan alınmasına karar verilmesi hatalı olmuştur. .//.. O halde; temyiz edenin sıfatı dikkate alınarak ziynet eşyalarının dava tarihindeki değerleri dikkate alınarak aynen iadesinin mümkün olmaması halinde davalıdan alınacak ziynet bedelinin tespit edilmesi, ondan sonra ziynet eşyaları hakkında bir karar verilmesi gerekmektedir....
A.. ile olan evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açmış oldukları boşanma davasının kabul edildiğini,davalıların 07/10/1988 tarihli mehir senedinde belirtilen ziynet ve ev eşyalarını müvekkiline hibe ettiklerini, bu nedenle mülkiyeti müvekkiline ait olan eşyaların aynen iadesine,aynen iadesi mümkün değil ise boşanma tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte 9.550,00 TL değerindeki bedelin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili cevap dilekçesinde mehir senedinde yazılı altınları davacının evi terk ederken beraberinde götürdüğünü, eşya bedellerinin fahiş olduğunu belirterek, davacının altın ve mehir senedinde yazılı eşyalarla ilgili davasının reddini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Aile Mahkemesi'nin 2020/728 Esas Sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde 21/09/2021 tarihinde tarafların boşanmasına karar verildiğini, boşanma davasında verilen kararın davalı tarafça temyiz kanun yoluna başvurulması nedeniyle henüz kesinleşmediğini, taraflar arasında 18.08.2000 yılında yapılan imam nikahı sırasında 22 ayar 160 gram altın miktarı yazılı çeyiz (mehir) senedi orada bulunan şahitler huzurunda imzalanarak müvekkiline verildiğini, söz konusu senedin 7. maddesinde mehir olarak belirlenen 22 ayar 160 gram altın miktarının yazılı olarak bulunduğunu, davalı tarafından taahhüt edilen 22 ayar 160 gram altın müvekkiline ödenmediğini, çeyiz (mehir) senedi yazılı delil başlangıcı olduğunu, senede karşı senetle ispat kuralı gereğince, davalının davaya konu mehir senedinde yazılı ziynet eşyasına ilişkin taahhüdü yerine getirdiklerini yazılı delille kanıtlaması gerektiğini, 18.08.2000 tarihli çeyiz (mehir) senedinin 7. maddesinde belirtilen davalı tarafından taahhüt edilip ödenmeyen...
Mahkemece davacı-karşı davalının düğünde takılan ziynet alacağına ilişkin istemin kısmen kabulüne, 100 gr mehir alacağına ilişkin talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, davalının ailesinin gönderdiği iddia edilen 100 gr altın yönünden davasının reddine karar verilmiştir. Davacı-karşı davalı kadın dava dilekçesinde, ziynet eşyasının aynen, olmadığında bedelinin tarafına verilmesine talep etmiştir. Talep edilen ziynetlerin cins, nevi ve miktarı açıklattırılmadan (HMK m.31) eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacı ile davalı Mehmet Ali evlenirken mehir senedi düzenlendiği, senedin davalı İbrahim tarafından kefil sıfatı ile imzalandığı, senedin mehri muaccel senet olup, davacının da kabulünde olduğu üzere senetteki ziynet ve eşyaların eksiksiz olarak alınmak sureti ile davacıya teslim edildiği, tarafların davalı İbrahim ile aynı evde oturdukları, dolayısıyla mehir eşyalarının da bu evde kullanıldığı, her ne kadar ziynet eşyaları yönünden davanın reddine karar verilmiş ise de, taraflar arasında Konya 4.Aile Mahkemesinin 2018/440 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasında davalı Mehmet Ali'nin mahkemeye verdiği 10/07/2019 tarihli dilekçesinde, ziynet eşyalarının davacının rızası ile satıldığının belirtildiği, dolayısıyla ziynet eşyalarının davalı tarafça harcandığının sabit olduğu, her ne kadar bu dilekçede satılan ziynet eşyaları yerine yenisinin alındığı belirtilmiş ise de, Dairemiz istinaf incelemesine konu dosyanın cevap dilekçesinde...
Cevap dilekçesi: Davalı T4 vekili cevap dilekçesinde özetle; mehir senedindeki 100 gramın eksiksiz olarak alındığını, ziynet eşyalarının davacı da olduğu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı T8 vekili cevap dilekçesinde özetle; davada davalı sıfatının olmadığını, 100 gram mehir altının davacıya eksiksiz olarak takıldığını, bağıştan rücu edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; 1- Davacının ziynet alacağı talebinin KABULÜ İLE; -22 ayar, 32 gram bilezikten mütevellit ziynet eşyasının davalılar tarafından davacıya aynen iadesine, aynen iade mümkün olmadığı takdirde davacı tarafça talep edilen 6.500,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, 2- Mehir senedinde yer alan çeyiz eşyası - ev eşyalarının davacıya teslim edildiği anlaşıldığından bu hususta KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA karar verilmiştir....
Davalı erkek vekili ikinci cevap dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki iddialarını tekrarla sadece şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasının kabulüne, ziynet ve maddi taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı kadın vekili 06.11.2019 tarihli ıslah dilekçe ile; bilezikler yönünden 20.000,00 TL olan taleplerini 51.000,00 TL'ye, yüzük yönünden 500,00 TL olan taleplerini 780,00 TL ıslah ettiklerini belirterek ziynet alacağı yönünden 51.780,00 TL ziynet alacağının yasal faiziyle birlikte hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Boşanmaya ilişkin hükmün kesinleşmiş olduğu anlaşılmakla bu hususta KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, Davacının yoksulluk nafakası talebinin reddine, Davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, Davacının ziynet alacağına ilişkin davasının reddine, Davacının mehir alacağına ilişkin davasının kısmen kabul kısmen reddi ile, 80 gram mehir alacağı karşılığı 20.080,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine," karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın; kusur belirlemesi, ziynet eşyası talebinin reddi, mehir eşyasının miktarı ile yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddi yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı koca; mehir alacağı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....