Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Katkı Payı Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, erkek lehine hükmedilen manevi tazminat ile reddedilen tazminat ve nafaka talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı kadın vekili 08/06/2016 tarihli karar duruşmasında mal rejiminin tasfiyesi ve ziynet alacağına ilişkin davalarını atiye bıraktıklarını beyan etmiştir. 6100 sayılı HMK'nunda davanın atiye bırakılması şeklinde hukuki bir kurum düzenlenmemiş olup, davalı-karşı...

    Dava; mal rejiminin tasfiyesi istemine ilişkindir....

    Davacı kadın tarafından mahkemenin sözkonusu değerlendirmesinin hatalı olduğu, ziynet eşyasına ilişkin taleplerinin mal rejiminin tasfiyesine yönelik taleplerinden bağımsız olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulduğu görülmüştür. Bilindiği üzere; tarafların evlilik birliği içinde edinilmiş malların tasfiyesine yönelik talepleri hakkında açılan davanın görülebilmesi için mal rejiminin sona ermesi eş söyleyişle boşanma davasının kesinleşmesi gerekir. Ancak kişisel malların (örneğin ziynet eşyalarının) aynen iadesi veya bedellerinin tahsiline yönelik açılacak davalarda bu kural yani mal rejiminin sona ermesine ilişkin önkoşul geçerli değildir. Eşya iadesi veya bedelinin tahsiline yönelik davalar mal rejiminin tasfiyesine yönelik davalardan sayılmadığından dolayı mal rejimi sona ermeden önce de bu davalar açılıp esası incelenebilir....

    Aile Mahkemesinin 2017/627 Esas sayılı dosyası ile 09/08/2017 tarihinde boşanma davası açtığını, bu tarihte davacı tarafça kasada olduğu iddia edilen ziynet eşyalarının kolaylıkla alınabilecek iken davacı tarafın 17/08/2017 tarihinden müvekkili tarafından altınların kasadan alındığını iddia ederek asılsız ithamda bulunduğunu, ziynet eşyalarının kasada olduğu iddialarının gerçek dışı olduğunu, kasadan alındığı iddia edilen 17/08/2017 tarihinden sonra tarafların çekişmeli boşanma davasını anlaşmalı olarak bitirdiklerini, anlaşmalı boşanma için görüşme sırasında taraflar arasında ziynet eşyalarına ilişkin herhangi bir anlaşmazlığın olmadığını, davacının ziynet eşyalarını müvekkili tarafın alındığı iddiasının inandırıcılıktan uzak olduğunu, nakit paranın ziynet eşyası olarak sayılmadığını, bu nedenle nakit para talebinin de yerinde olmadığını, ziynet eşyaları evlendikten sonra davacıya teslim edildiğinden davacının tasarrufuna bırakıldığından açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejiminin tasfiyesi ... ile ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine dair ... 2....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/12/2021 NUMARASI : 2020/101 ESAS, 2021/828 KARAR DAVA KONUSU : ZİYNET EŞYASI ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2006 tarihinde evlendiklerini, müşterek 2 çocuklarının bulunduğunu, davacının müvekkile, düğünde takılan hediyelik altın ve ziynet eşyaları(14 adet bilezik -4tanesi 25grlık, 10 tanesi 15grlık-,4 adet künye ve 1 adet gerdanlık) davalı tarafından, davalıya ait olan dükkanın üzerine ev yaptırmak gerekçesiyle talep edildiğini, müvekkilinin davalı ve ailesi tarafından elinden alındığını, düğünde takılan ziynet eşyalarının iadesine karar verilmesini talep etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejimin Tasfiyesi ve Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen mal rejiminin tasfiyesiyle ilgili "davanın açılmamış sayılmasına" dair olan hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı, boşanma davasıyla birlikle "mal rejiminin tasfiyesini" de talep etmiş, bununla ilgili ayrıca harç da yatırmıştır. Mahkemece, 24.06.2014 tarihinde tarafların boşanmalarına karar verilmiş, aynı kararla "mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine" karar verilmiş, bilahare, bu talep hakkında aynı esas üzerinden "davacının bir aylık sürede tefrik işlemlerini yapmak üzere başvuruda bulunmadığı" gerekçesiyle 27.10.2014 tarihinde verilen ek kararla davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....

        ASLİYE (AİLE)HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/06/2018 NUMARASI : 2017/97 ESAS, 2018/592 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA-ZİYNET EŞYASI ALACAĞI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı-davacı kadın tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile yaklaşık 10 aydır evli olduğunu, müşterek çocuklarının olmadığını, kaçarak evlendiklerini, aralarındaki sorunlar nedeniyle kavga ettiklerini, düzelir umuduyla düğün yaptıklarını ancak ailelerinin de birbirlerine uyum sağlayamayıp düğün günü kavga yapıp ayrıldıklarını, aralarında şiddetli geçimsizlik bulunduğunu, evlilik birliğini devam ettirme durum ve ihtimali kalmadığını belirterek...

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 23/06/2020 NUMARASI : 2019/702 ESAS, 2020/271 KARAR DAVA KONUSU : ZİYNET EŞYASI ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında şiddetli geçimsizlik bulunduğunu, mahkememizin 2018/15 esas sayılı dosyasında boşanma davasının bulunduğunu, düğünde takılan bir adet 2.500 TL değerinde altın bilezik, bir adet 1.000 TL değerinde künye, 1 adet 2.000 TL altın kelepçenin bozdurularak davalıya ait arabanın masraflarının ödendiğini belirterek, ziynet eşyalarının aynen davacıya iadesine veya bedelinin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

        "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın 14.09.2015 tarihinde evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma ve mal rejiminin tasfiyesi talepli dava açmış, 10.11.2015 tarihli dilekçeyle davadan feragat etmiş, mahkemece feragat nedeniyle boşanma ve mal paylaşımı davalarının reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı tarafça mal rejiminin tasfiyesi davasının feragat sebebiyle reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile temyiz edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesi davası, ancak evlilik birliğinin boşanma ile sona ermesiyle görülebilir hale gelir. Davacı kadın tarafından açılan boşanma davasından feragat edildiğinden, evlilik birliğinin devam ettiğinin, diğer bir deyimle eşler arasındaki mal rejiminin sona ermediğinin kabulü gerekir (TMK m. 225)....

          UYAP Entegrasyonu