İddianın ileri sürülüş şekline göre dava edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesi kapsamında artık değere katılma alacağı ile ziynet alacağı taleplerine ilişkindir. Tasfiyeye konu taşınmazın, bedelinin tamamının ya da bir kısmının kredi ile karşılanması durumunda, kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönem, miktarı ve taksit sayısından hareketle, mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenir. 4721 sayılı TMK'nun 202/1.maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde yapılan ödemelerde, eşler lehine değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak hakları doğabilecektir. Kredi borcu ödemelerinin bir kısmının mal rejiminin devamı süresince, bir kısmının da daha sonraki tarihlerde yapılmasında, mal rejiminin geçerli olduğu dönemin sonrasına sarkan ödemeler, dava konusu taşınmazın borcu kabul edilerek tasfiye gerçekleştirilir....
-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikle davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, mehir alacağının davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, müvekkilinin kişisel ve çeyiz eşyalarının davalıdan alınarak müvekkiline teslimine, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin talep ve dava haklarının saklı tutulmasına, ziynet eşyalarının davalıdan alınarak müvekkiline aynen iadesine, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00....
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tanık beyanları, mehir senedi aslı ve tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde; tefrik edilen iş bu dava dosyasında, davacının mehir senedi ile taahhüt edilen 100 gram altının bedelinin dava tarihinden itibaren işlemiş faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ettiği, davalının ise imzasının bulunmadığı hukuki geçerlilik taşımayan mehir belgesini kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ettiği, bağışlama vaadi niteliğindeki mihri müeccel için aranan şekil şartının Türk Borçlar Kanununun 288/1. maddesinde düzenlendiği, bağışlama sözü vermenin geçerliliğinin bu sözleşmenin yazılı olması şartına bağlandığı, bağışlama sözü bağışlama sözü verene tek taraflı yükümlülük yükleyen bir sözleşme olmakla bağışlama sözünü verenin imzasını taşıması gerektiği, dosyaya ibraz edilen belgede davalının imzasının olmadığı, davalı açısından bağışlama sözü kabul edilemeyeceği gibi davalıya bağışta bulunma yükümlülüğü de yüklemeyeceği...
alacağı davasının tefrik edildiği, mahkemenin 2016/1368 E.sayılı dosyasının mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katılma alacağı davası olduğu, dava dosyası açısından derdestlik ve kesin hüküm dava şartlarının oluşmayacağı anlaşılmakla, davalı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/10/2020 NUMARASI : 2017/845 ESAS, 2020/1011 KARAR DAVA KONUSU : MAL REJİMİNİN TASFİYESİ - KATILMA ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Kocaeli 3....
, tarafların evlilik birliği içerisinde önce bir taşınmaz satın aldıklarını sonra bu taşınmazı satarak birikimleri ve bankadan kredi kullanarak Denizli İli Pamukkale İlçesi 4391 Ada 1 Nolu parsel 3 Nolu bağımsız bölüde kayıtlı taşınmazı satın aldıklarını ancak taşınmazın tapuda davalı adına tescil edildiğini taşınmazların edinilmiş mal kapsamında olduğunu, davanın belirsiz alacak davası kabul edilerek mal rejiminin tasfiyesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000- TL tazminatın dava tarihinden işleyecek faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının edinilmiş mal kapsamındaki malları 3. kişilere devretmesi kuvvetle muhtemel olduğunu, bu durumda hem istihkak kapsamında hemde mal rejiminin tasfiyesi kapmasındaki hak ve alacakların tahsilinin imkansız hale geleceğini taşınmazın 3. kişilere devrinin borçlandırıcı işlemlere konu edilmesinin engellemesi için davalının tasarruf yetkisinin kısıtlanarak ilgili tescillere işlenmesi yada ihtiyati haciz mahiyetinde...
Tefrik kararı sonrası mahkemece yapılan yargılama sonucu; davacı tarafın şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma talebi ile birlikte mal rejimi ve ziynet eşyası alacağı talebinde bulunduğu, mal rejimi ve ziynet eşyalarına ilişkin eksik harç ve gider avansının yatırılmadığı, eksik harç ve gider avansının tamamlanması için davacı vekiline ihtarda bulunulup kesin süre verildiği, aksi halde davanını açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtar edildiği ve verilen kesin süre içerisinde eksikliğin tamamlanmadığı anlaşılmakla; davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ: Mal rejiminin tasfiyesi Davacı-karşı davalı... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Aile Mahkemesi'nden verilen 19.12.2011 gün ve 552/1341 sayılı hükmün Yarıgtay'ca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili ve davalı-karşı davacı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Taraflar arasında mal rejiminin tasfiyesi kapsamında; katkı payı alacağına ilişkin görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; davanın kısmen kabulüne, 41.624,06 TL'nin dava tarihi olan 21.05.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hüküm, davacı ve davalı vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mehir aile hukukundan kaynaklandığını, aile mahkemelerinin özel yetkili olduğunu, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu, mehir senedinden kaynaklanan alacak davasıdır. İş bu davanın 2022/212 E. Sayılı dava dosyasında görülen boşanma ve ziynet alacağı davasından tefrik edildiği, davacı/k.davalı kadının yazılı olarak mehir senedinin düzenlendiğini, bu nedenle mehir senedinde belirlenen 200 gram altının aynen verilmesini aksi takdirde, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 10.000 TL değerinin yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği görülmüştür....
KARAR Davacı, davalı ile aralarındaki boşanma davasının derdest olduğunu, evlilik boyunca müşterek evin tüm ihtiyaçlarını kendisinin karşıladığını, davalının hiç bir katkısının bulunmadığını buna rağmen edinilen 12 nolu dairenin tapusunun davalı ile müşterek olarak adlarına tescil edildiğini, 2008 yılında ekonomik sıkıntı nedeni ile taşınmazın satılarak bedelinin davalı hesabına yatırıldığını ayrıca kendisine ait tüm kişisel ziynet eşyaları ile plaketlerinin de davalı yedinde kaldığını ileri sürerek, mal rejiminin tasfiyesi ile katılma alacağı, değer artış payı, atık değer ve alacakların belirlenmesine ve kişisel ziynet eşyaları, ödül ve plaketlerin aynen iadesine, fazla hakları saklı kalarak 125.000 TL.nin faizi ile ödetilmesini istemiştir....