Sayılı dosyası ile edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesi davası açıldığını, 5.000,00 TL'lik katılma alacağı talebini mahkemeye bildirdiklerini, dava sırasında mahkemece talebin HMK 31....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Mehir Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından mehir alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın tarafından boşanma davası ile birlikte evlenirken düzenlenen mehir senedi nedeniyle 101 adet cumhuriyet altınının aynen olmadığı taktirde bedelinin iadesi talep edilmiş, davalı-karşı davacı erkek tarafından evlenirken taraflar arasında mehir senedi düzenlenmediği iddia edilmiş olup, Küçükçekmece 6. aile mahkemesinin 2016/224 esas, 2017/408 karar, 07/06/2017 tarihli kararı ile tanık anlatımlarından bu şekilde bir mehir belgesi düzenlendiği ve 101 altın olarak belirlendiği gerekçesi ile mehir alacağı davasının kabulüne karar verildiği, davalı-karşı davacı erkeğin istinaf etmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye mahkemesi 38....
Davalı-karşı davacının bu talebi mal rejiminin tasfiyesi niteliğindedir. Mal rejimi sona ermeden tasfiyeye gidilemez. Rejim ise, evliliğin boşanma veya iptal kararıyla sona ermesi halinde buna ilişkin davanın açıldığı, ölümle sona ermesi halinde, ölüm tarihinden mal ayrılığına geçilmesi kararı verilmesi halinde ise, buna ilişkin dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer (TMK m.225). Bu hükme göre, boşanma kararı kesinleşmedikçe tasfiye talebi incelenemez. Boşanma hükmü kesinleşmediğine göre, tasfiyeye ilişkin bu talebin boşanma davasından tefrik edilmesi, boşanmanın kesinleşmesinin beklenmesi ve bundan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Bu hususun nazara alınmayarak yazılı gerekçe ile talebin kabulü hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir....
GEREKÇE : Davanın konusu, boşanmadan tefrik edilen ziynet alacağı davasıdır. Davalı erkek istinafında, kadın tarafından kendine gönderilen meblağların nereden geldiğini bilmesinin mümkün olmadığını, gönderilen paraların ortak harcamalar için kullanıldığını, bu sebeple davanın kabulü kararının hatalı olduğunu bildirmiştir....
KARAR Davacı ..., dava dilekçesinde belirtilen araç nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile şimdilik 5.000-TL alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., davanın reddini savunmuştur....
Dilekçeler teatisinde mal kaçırmaya çalışma vakıasına boşanma sebebi olarak dayanılmadığından sonuca etkili görülmediğinden eksik incelemeye yönelik kadının istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Kadının son celse vermiş olduğu beyanın içeriği dikkate alınarak feragatın yanlış alacak üzerine kurulduğuna yönelik kadının istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Birleşen dosyada tensip ile birlikte kadın adına kayıtlı araç ve taşınmaz üzerine ihtiyatı tedbir konulması ve mal rejiminin tasfiyesi davasında boşanma kararının kesinleşmiş olmasının ön şart olması nedeniyle erkeğin tefrik kararı verilmesine yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkemece tarafların maddi ve manevi tazminat talepleri hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği görülmekle, tazminatlara yönelik tarafların istinaf taleplerinin kısmen kabulüne, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine göre tarafların maddi ve manevi tazminat taleplerinin Dairece reddine karar verilmiştir....
Esas sayılı dosyasıyla boşanma, İzmir ...Aile Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasıyla boşanma nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi davası açtığı, davacının haklarının korunması için boşanma halindeki kocasının tek yetkilisi ve tek ortağı olduğu davalı şirkete kayyum atanmasına karar verilmesi talebiyle kayyum atanması ve ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebiyle açıldığı, davalı şirketin sicil dosyası örneğinin incelenmesinde davalı şirketin tek ortağının ... olduğu, davacı ile dava dışı şirket ortağı arasındaki boşanma ve mal rejimi tasfiyesi davasının mevcut olması nazara alındığında görevli mahkemenin Aile Mahkemeleri olduğu, görev hususu kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında resen incelenmesi gerektiğinden davanın HMK 114/1-c ve HMK 115/2 maddesi gereğince mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan reddine ilişkin aşağıdaki karar verilmiştir....
Somut olaya gelince; eşler, 18.10.1985 tarihinde evlenmiş, 27.01.2009 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı m. TKM 170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın m. 10, TMK m. 202). Tasfiyeye konu kooperatife 1994 tarihinde üye olunmuştur. Dava konusu taşınmaz 04.03.2009 tarihinde davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK 179.m). Yukarda açıklanan yasal düzenleme ve ilkeler uyarınca yapılan incelemede; Tüm dava dosyası kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar anlaşmalı olarak boşanmışlardır....
Somut olaya gelince; eşler, 03.06.2008 tarihinde evlenmiş, 19.12.2016 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı Yasa mad. 10, TMK mad. 202/1). Tasfiyeye konu 2537 ada 11 parselde 3 nolu bağımsız bölüm, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 04.10.2010 tarihinde satın alınarak davalı eş adına tescil edildiği anlaşılmıştır. Davalı eş taşınmazı 11.11.2014 tarihinde 3. kişiye satmış, boşanma davasından sonra 10.04.2018 tarihinde yeniden davalı adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK mad. 179)....
Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK 222. m). Değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır. Dosya incelendiğinde; tarafların 14/12/2010 tarihinde evlendikleri, kadın tarafından 23/11/2015; erkek tarafından da 15/12/2015 tarihinde karşılıklı boşanma davalarının açılmış olduğu, ayrıca kadın tarafından 23/11/2015 tarihinde Siirt Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesi'nin 2015/973 E. sayılı dosyasında mal rejiminin tasfiyesi için davası açıldığı, açılan bu davanın, tarafların karşılıklı açtığı boşanma davaları (2015/972 E.) ile birleştirilmesine karar verildiği, birleştirilen dosyanın devam eden yargılamasında 23/03/2017 tarihli duruşmada ara kararla mal rejimi davasının yeniden tefrik edilerek eldeki dosyamızın esasını aldığı anlaşılmıştır. Siirt 2.Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 23/03/2017 tarih ve 2015/972 E., 2017/177 K....