AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/10/2022 NUMARASI : 2022/865 ESAS 2022/842 KARAR DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Eşya Alacağı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Mehir senedinde yer alan 100 gr altın mehir alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesini, müşterek haneden müvekkilinin rızası dışında davalı tarafça götürülen tüm ev eşyalarının tespiti ile davacıya aynen iadesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mehir senedinden kaynaklı eşya talebi İlk Derece Mahkemesince tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmiştir....
Dava mal rejiminin tasfiyesi istemine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/273 Esas 2018/404 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını ve kararın kesinleştiğini, tarafların ziynet eşyaları konusunda bir anlaşma yapmadıklarını, evlilik birliği süresince edinilmiş olan 34 XX 742 plakalı Hyndai İ30 marka araç, bir tekne, evlilik birliğinin kurulması sırasında takılan 10 adet bilezik (toplam 250 gram), yüzük, küpe, 3 künye, 1 yarım altın, 3 adet çeyrek altın, büyük yonca zincir olan takılar davalı tarafından bozdurularak harcandığını ve davacıya iade edilmediğini, davacının davalıdan kendisine düşen hisse oranında malların bedelini istemesine rağmen herhangi bir sonuç alamadığını, davalının mal rejiminin tasfiyesi konusunda anlaşmaya yanaşmadığını, ziynet eşyalarının bedelini ödemediğini, taraflar arasındaki edinilmiş mallara katılma rejimi TMK'nun 225/2 hükmü gereğince boşanma davasının açılmış olduğu 07/05/2018 tarihinde sona erdiğini, mal rejiminin, tasfiye nedeni ile yargılama sırasında yapılacak araştırma ve incelemeler sonucunda...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi KARAR Davada, davacı tarafından çeyiz eşyaları ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedellerinin yasal faizi ile davalıdan tahsili istendiğine, mal rejiminin tasfiyesi veya değer artış payına yönelik bir istekte bulunulmadığına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi hükmü ve Yargıtay Başkanlar Kurulunun 29.01.2007 tarih 1 sayılı kararı gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (6.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 16.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Aile Mahkemesi TARİHİ : 18/11/2014 NUMARASI : 2012/564-2014/798 Taraflar arasındaki uyuşmazlık kişisel eşya ve ziynet eşyasından kaynaklandığına ve mal rejiminin tasfiyesi istenilmediğine göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 Tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı payı Uyuşmazlık, Boşanma davasından ayrı açılan mal rejiminin tasfiyesi istemidir. Davacı evlillik sırasında alınan bir takım mallar nedeniyle mal rejiminin tasfiye edilerek dilekçesinde belirtilen ve evlilikten sonra alınan malların değerinin ½ sinin tahsilini talep etmiştir. Uyuşmazlığın bu niteliği gereği inceleme göre Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. Ancak, Yargıtay 8. Hukuk Dairesince uyuşmazlığın “boşanma davasından sonra karı koca arasında eşya davası sonucunda verilen karara ilişkin” olduğu kabul edilerek Dairemizin görevli olduğuna karar verilmiş olduğundan, görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Başkanlar Kurulu'na gönderilmek üzere Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmesine, 04.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Tüm bu açıklamalara göre, mahkemece öncelikle yapılacak iş, TBK'nun 30 vd. maddelerinde belirtilen irade fesadı hallerine dayanıldığına göre, bu husustaki iddianın ilgili hükümler çerçevesinde ve gerektiğinde taraf delilleri toplanarak hadise olarak incelenmesi, feragat beyanının dayanılan sebeplerle geçersiz olup olmadığı hususları araştırılıp, feragat beyanının dayanılan sebeplerle geçersizliğinin belirlenmesi halinde mal rejimine dayalı isteğin esasının değerlendirilmesi, aksi halde davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir. Ayrıca 4721 sayılı TMK.nun 225. maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesi hâllerinde, mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer. Yargıtay'ın ve Dairemizin uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir....
Öte yandan; tasfiyeye konu taşınmazın, bedelinin tamamının ya da bir kısmının kredi ile karşılanması durumunda, kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönemden, miktarından ve taksit sayısından hareketle mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenir. 4721 sayılı TMK'nun 202/1.maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde yapılan ödemelerde, eşler lehine değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak hakları doğabilecektir. Kredi borcu ödemelerinin bir kısmının mal rejiminin devamı süresince, bir kısmının da daha sonraki tarihlerde yapılmasında, mal rejiminin geçerli olduğu dönemin sonrasına sarkan ödemeler, dava konusu taşınmazın borcu kabul edilerek tasfiye gerçekleştirilir. Taraflar 29/05/2014 tarihinde evlenmiş, açılan boşanma davası sonucunda kararın kesinleşmesi ile tarafların 18/06/2018 tarihinde boşandıklarının nüfus kayıtlarına işlendiği görülmektedir....
Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir(4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır(TMK 179.m). Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, Asliye Hukuk Mahkemesi'ne görevsizlikle gönderilen 2012/1021 esas-2014/1226 karar sayılı dosyadaki davanın, ... plakalı aracın muvazaa nedeniyle satışının iptali isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Temyize konu eldeki dava ise, tarafların evlilik birliği içinde edinildiği ve daha sonra satıldığı iddia edilen aynı araca ilişkin mal rejiminin tasfiyesi kapsamında katılma alacağı isteğine ilişkindir. Görüldüğü üzere her iki davanın konusu birbirinden farklıdır....
Aile Mahkemesi'nde devam eden boşanma davasının feragat nedeniyle reddine karar verilip, karar da kesinleşmiş olduğundan, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 225. maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesiyle sona erer. Yargıtay'ın ve Dairemizin sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir. Başka bir anlatımla, şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel (istenebilir) hale gelmesi gerekir, bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir....