Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Eve 700.000,00TL ve üzeri bedelle müşteri çıktığı anda davalı Pınar Bediz satışa muvafakat edeceğini ve aile konutu şerhini tapu kaydından kaldırmayı kabul ve taahhüt eder" düzenlemesine yer verdikleri, mahkeme kararının 7. maddesinde dava dilekçesi ekinde bulunan 04/09/2020 tarihli anlaşmalı protokolünün tasdikine ve kararın eki sayılmasına karar verildiği, taraflar arasındaki evlilik birliğinin boşanma ile sona erdiği dolayısıyla aile konutu şerhi bulunan taşınmazın aile konutu vasfının kalmadığı, taraflar arasında düzenlenen ve infaz kabiliyeti bulunmayan boşanma protokolü ile taşınmazın aile konutu vasfının devam ettirilmesinin hukuken mümkün olmadığı, bu nedenlerle HMK 355. maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucu ilk derece mahkemesinin olay ve hukuki değerlendirilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1- b-1. maddesi gereğince...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; zina sebebine dayalı boşanma davası, tazminatlar ve nafakaların miktarı yönünden, davalı erkek tarafından ise; tamamına yönelik olarak temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 26.04.2016 günü tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın zina (TMK m. 161) ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166/1) sebebiyle boşanma davası açmıştır....

    Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesi'nin 05.04.2013 tarih, 2011/325 Esas-2013/297 Karar sayılı zina nedeniyle boşanma ilamına göre, tarafların TMK'nun 161. maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiş olduğundan aynı Kanunun 236/2. maddesi uyarınca değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerekir. Bu hususun göz ardı edilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan kararın bozulması gerekmiştir....

      Davalı/ davacı kadın vekili; erkeğin davasının reddi ve talepleri doğrultusunda kendi davasının kabulü gerektiği, müşterek çocuk ve kendi lehine hükmedilen nafakaların miktarı ile tazminatların miktarı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Asıl dava; davacı/ davalı erkek tarafından açılmış TMK nun 166/1 nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Birleşen dava; davalı/ davacı kadın tarafından açılmış TMK nun 166/1 nedenine dayalı boşanma ve fer'ileri istemine ilişkindir. İstinaf aşamasında yapılan incelemede; davalı/ davacı kadın vekili tarafından 13/12/2021 tarihinde boşanma ve mal paylaşımı davası açıldığı, davanın Antalya 9. Aile Mahkemesinin 2021/869 esas sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğü ve halen derdest olduğu anlaşılmıştır. Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir....

      Davalı/ davacı kadın vekili; erkeğin davasının reddi ve talepleri doğrultusunda kendi davasının kabulü gerektiği, müşterek çocuk ve kendi lehine hükmedilen nafakaların miktarı ile tazminatların miktarı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Asıl dava; davacı/ davalı erkek tarafından açılmış TMK nun 166/1 nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Birleşen dava; davalı/ davacı kadın tarafından açılmış TMK nun 166/1 nedenine dayalı boşanma ve fer'ileri istemine ilişkindir. İstinaf aşamasında yapılan incelemede; davalı/ davacı kadın vekili tarafından 13/12/2021 tarihinde boşanma ve mal paylaşımı davası açıldığı, davanın Antalya 9. Aile Mahkemesinin 2021/869 esas sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğü ve halen derdest olduğu anlaşılmıştır. Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir....

      Davalı - karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; Davacı kadının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin 2017 yılında Avanos'ta trafik kazası geçirmesi nedeni ile sağ bacağının kesildiğini, davacı kadının bu durumda iken müvekkilini Ömer Şahin isimli kişi ile aldattığını, asıl davanın reddine karşı davalarının kabulü ile 300.000 TL maddi, 300.000 TL manevi tazminata hükmedilerek zina sebebi ile tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece Mahkemesi tarafından boşanma talebi bakımından yabancı mahkeme kararının kesinleşerek icra edildiği görülmekle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, erkeğin Maddi ve manevi tazminat talepleri bakımından TMK md.161 uyarınca ispat edilemeyen zina nedenli boşanma davasının ferilerine yönelik davanın reddine şeklinde karar verildiği görülmüştür....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/737 ESAS DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; davacı kadın boşanma davası ile birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00- TL lik katılma alacağı davasına konu evlilik birliği içerisinde edinilmiş olan iki araba ve bir ev üzerine ihtiyati tedbir konulmasına ve katılma alacağı miktarının bilirkişi incelemesinde belirlenecek bedel üzerinden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; zina hukuksal nedenine dayalı olarak boşanma kararı verilmemesi yönünden, davalı erkek tarafından ise; tümüne yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, öncelikle zina (TMK m.161), mümkün olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) hukuksal sebeplerine dayalı olarak boşanma talebinde bulunmuş mahkemece kadının zina (TMK m.161) hukuksal sebebine dayalı boşanma talebinin reddine, Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca ise davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere; davalı erkeğin sadakatsizlik eyleminin sabit olduğu anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunun 161. madde koşulları oluşmuştur....

        Davalı (erkek) vekili istinaf dilekçesinde, mahkeme kararının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, mahkemece kusur belirlemesinin yanlış yapıldığını, davalının başka bir kadınla yaşadığı ve haysiyetsiz hayat sürdüğüne dair bir delil elde edilemediğini, boşanma kararını istinaf etmediklerini, bu yönden kararın kesinleştirilmesini istediklerini, tarafların 30 yıldır fiilen ayrı yaşadıklarını, tarafların yetmişli yaşları aşmış insanlar olduğunu, bu nedenle belirlenen tazminat miktarını ödemesinin mümkün olmadığını, tarafların birikimleri ile aldıkları gayrimenkulleri çocuklarının üzerine devrettiklerini, davalının üzerine kayıtlı malvarlığı ve emekli maaşı dışında gelirinin olmadığını belirterek kararının boşanma dışındaki nafaka ve tazminatlar yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, TMK 166/1.maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma ve mal rejimi nedeniyle alacak davasıdır....

        İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı/ davalı erkek vekili; asıl davanın reddi, karşı dava ve birleşen davanın kabulü olmak üzere hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı/ davacı kadın vekili hükmün; lehine hükmolunan nafaka ve tazminatların miktarlarının talepleri doğrultusunda arttırılması gerektiği yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; davacı/ davalı erkek tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve katılma alacağı istemine ilişkindir. Karşı dava; davalı/ davacı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. Birleşen dava; davalı/ davacı kadın tarafından açılmış önlem nafakası istemine ilişkindir....

        UYAP Entegrasyonu