Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece işin esasına geçilerek taraflara delillerini sunmaları için süre verilmesi, sunulduğu takdirde toplanılması ve hasıl olacak sonuca göre karar vermek gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı kadın ve yanında bulunan müşterek çocuk 2014 doğumlu ... yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....

    Bu açıklamalar karşısında mahkemece davanın reddine karar verilmiş olmasında tapu iptali ve tescil isteği bakımından bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Terditli olarak istenen değer artış payı ve katılma alacağı isteğine gelince; az yukarıda da açıklandığı gibi mal rejiminin tasfiyesi sonunda davacının davalıdan değer artış payı ve katılma alacağı istemesi mümkündür. Ancak taraflar arasında görülen ve 07.04.2008 tarihinde kesinleşen Kahramanmaraş Aile Mahkemesi'nin 2007/1314 Esas 2008/252 Karar sayılı dava dosyasında 04.03.2008 tarihli yargılama oturumunda davacı Mehmet ve davalı Funda'nın karşılıklı olarak birbirlerinden boşanma nedeni ile nafaka, maddi ve manevi tazminat, yargılama gideri ve vekalet ücreti istemediklerini ayrıca herhangi bir eşya ve başkaca alacakla ilgili haklarından feragat ettiklerini ifade ettikleri ve bu hususun mahkeme karan gerekçesi ile hüküm kısmında yer aldığı görülmektedir. ....

      Gerçekleşen bu duruma göre, kadının boşanma davasının konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına ve davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama gideri ile vekalet ücreti konusunda karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. 4- Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m, 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....

        Asliye Hukuk Mahkemesi'ne görevsizlikle gelen dava hakkında 2015/175 Esas ve 2016/62 sayılı Karar ile, davacı tarafından davalı aleyhine açılan davada 4721 sayılı TMK hükümleri uyarınca, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili, olmadığı takdirde evlilik birliği içinde edinilen malların tasfiyesi ile katkı, katılım ve artık değer alacağının davalıdan tahsili talep edilmesine rağmen, davacı vekilinin 02/04/2014 tarihli ıslah dilekçesi ile dava konusu taşınmazın bağıştan rücu nedenine dayalı olarak tapu kaydının iptali ve davacı adına tescilini, olmadığı takdirde katkı ve katılım payı alacağının davalıdan tahsilini talep ettiği, 02/04/2014 tarihli ıslah dilekçesi......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, boşanma davasının TMK m. 161'den kabul edilmemesi, kusur belirlemesi, manevi tazminatın miktarı, maddi tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi, ortak çocuklar lehine hükmedilen tedbir ile iştirak nafakalarının miktarı ve vekalet ücreti yönünden; davalı erkek tarafından ise, manevi tazminat ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın öncelikle zina (TMK m. 161), kabul edilmediği takdirde evlilik birliğinin sarsılması sebeplerine (TMK m. 166/1) dayalı olarak boşanma talebinde bulunmuş, mahkemece erkeğin başka bir kadınla yaşadığı duygusal ilişkinin güven sarsıcı boyutta olduğu zina boyutuna varmadığı gerekçesiyle kadının zina hukuki sebebine dayalı olarak boşanma talebinin reddine...

            İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı-karşı ve birleşen davalı koca, kusur belirlemesi, hayata kast, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış nedeniyle TMK 162. Maddeye dayalı boşanma davasının reddi, haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle TMK 163. maddeye dayalı dava ve zina nedeniyle boşanma ile ilgili karar verilmemesi, kadının karşı ve birleşen davası, tazminat isteklerinin reddi ve velayet yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı-karşı ve birleşen davacı kadın, kusur belirlemesi, kocanın kabul edilen davası, iştirak ve yoksulluk nafakasının miktarı, tazminat isteklerinin reddi yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....

            nun 162. ve 166/1- 2 maddesi uyarınca, erkek tarafından TMK.'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davalarına ilişkindir. Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; tarafların, 23/06/2017 tarihinde resmi olarak evlendikleri, bu evliliklerinden müşterek çocuklarının olmadığı, davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından TMK.'nun 162 ve TMK.'...

            Mahkemece, hatalı kusur belirlemesine göre davacı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin (TMK m. 174/1-2) reddi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. 3-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından; davanın kabulü ile lehine hükmedilmeyen tedbir nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....

                Bu halde tarafların karşılıklı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir. Açıklanan sebeple usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak her iki boşanma davasının çekişmeli boşanma davası olarak sürdürülüp gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz sebeplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 27.04.2017 (Per.)...

                  UYAP Entegrasyonu