Mahkemece; "Dava TMK'nın 164.maddesinde düzenlenen terk hukuksal nedenine dayalı boşanma davasıdır. TMK'nın 164.maddesine göre "(1)Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine hakim veya noter tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise; terk edilen eş, boşanma davası açabilir. Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır. (2) Davaya hakkı olan eşin istemi üzerine hakim veya noter , esası incelemeden yapacağı ihtarda terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiği ve dönmemesi halinde doğacak sonuçlar hakkında uyarıda bulunur. Bu ihtar gerektiğinde ilan yoluyla yapılır....
DAVA KONUSU : Boşanma (Terk Nedeniyle) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı Vekili Dava Dilekçesinde Özetle: Davalı eş, 2012 yılından bu yana müvekkilimden haksız yere ve kendi rızasına dayalı ayrı yaşamasına rağmen müvekkilinden Kumru İcra Dairesinin 2015/110 E....
Mahkemece davacı erkeğin açtığı boşanma davasında; davacı erkeğin 14.02.2016 tarihinde ölümü nedeniyle evlilik birliğinin ölüm ile sona erdiği bu nedenle boşanma davası konusuz kaldığından boşanma konusunda karar verilmesine yer olmadığına, davalı kadının da TMK 181/2 maddesi uyarınca kusurlu olmadığının tespitine karar verilmiş, kararın davacı erkek mirasçıları tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 06.10.2020 tarih 2020/3076 Esas 2020/4484 Karar sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiş, davacı mirasçıları tarafından süresi içerisinde karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Dosyanın yeniden yapılan incelemesinde, davacı erkeğin TMK'nun 164. maddesine dayalı olarak boşanma davası açtığı, dava dilekçesinin konu bölümünde ve içeriğinde bunu açıkça yazdığı, davacı vekilinin de 09.12.2015 tarihli duruşmada da davanın terk nedeniyle boşanma davası olduğunu beyan ettiği anlaşılmaktadır. Buna göre; dava TMK 164. maddesine dayalı terk nedeniyle açılan boşanma davasıdır....
Dosya içerisindeki Gönen Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/401 E.-2008/553 K. sayılı ilamının incelenmesinde; Davacı eş koca (......,) tarafından davalı eş kadın (.....,) aleyhine terk nedeniyle boşanma davası açılmış, yargılama sonucunda mahkemece davalıya çekilen eve dön ihtarnamesinde davalının dönmesi istenen adresin (konutun) oturmaya elverişli olmadığı, hukuka uygun konut olarak hazırlanmadığı, ihtarın geçersiz olduğundan terk nedeniyle boşanma davası şartları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Somut olayda, eldeki dava reddedilen boşanma davasından sonra açılmıştır. Davalı kocanın açtığı boşanma davası reddedilmiş olmakla davalı (koca) kusurlu duruma düşmüş olup, bu durumda evlilik birliğini kurma görevi davalıya (kocaya) düşer....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından; kusur belirlemesi, velayet, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası ve manevi tazminat talebinin reddi yönünden, davalı kadın tarafından ise, tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, tarafların terk hukuki sebebi ile boşanmalarına karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı erkeğin davalı kadını kovmak suretiyle terke zorladığı anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunun 164. maddesi gereğince boşanma davası açma hakkı, terkedilen eşe aittir. Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan eş de terk etmiş sayılır ve terk nedeniyle dava açamaz (YHGK 04/11/2009, 2009/2-402, 2009/484)....
Terk edilen kadın olup, TMK.nun 164.maddesi gereğince boşanma davası açma hakkı terk edilen eşe aittir. Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan eş de terk etmiş sayılır ve terk nedeniyle dava açamaz. (YHGK 04/11/2009, 2009/2- 402, 2009/484) Bu itibarla; mahkemece, davacı karşı davalı erkeğin terk hukuki nedenine dayalı boşanma davasının ve ayrı yaşamda haklı olan kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı karşı davalı erkeğin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir. Karşı dava yönünden yapılan istinaf incelemesinde; Dava; evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davası niteliğindedir....
(Muhalif) KARŞI OY YAZISI Eşini ortak konutu terk etmeye zorlayan eş terk sebebiyle boşanma davası açamaz (TMK.md.164/1 Kanun metni, Hukuk Genel Kurulunun 04.11.2009, ....sayılı kararı). Davanın bu sebeple reddi gerekir. .......
"Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır” (TMK m. 164/1). Somut olayda da terk edilen, davacı-karşı davalı erkek değil davalı-karşı davacı kadındır. Çünkü davalı-karşı davacı kadın ortak konutu terk etmeye zorlanmıştır. Davacı-karşı davalının terk nedeniyle boşanma davası açma hakkı bulunmamaktadır. (Hukuk Genel Kurulunun 13.03.2015 gün ve 2013/2-1688 E, 2015/1032 K. sayılı ilamı) Mevcut duruma göre, davacı-karşı davalı tam kusurlu, davalı kusursuzdur. Davalı-karşı davacının karşılık boşanma davası açması hakkın kötüye kullanılması (TMK m. 2) niteliğinde değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı koca cevap dilekçesi verdiği halde gerekçeli kararda davaya cevap vermediğinin yazılmış olmasının sonuca etkili bulunmamasına, davacı kadının 15.09.2011 tarihli dava dilekçesinde; "evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle Türk Medeni Kanunu 166/1. maddesi uyarınca boşanma kararı verilmesinin" talep edildiği, dilekçede parantez içinde yazılı "terk nedeni ile boşanma" ifadesinin, davalı eşin iki yıldan beri evi terkettiğini, birlik görevlerini yerine getirmediğine yönelik açıklamaları içerdiği, terk hukuksal nedenine dayalı bir boşanma davasının bulunmadığının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle...
19/06/2017 tarihinde ihtar talebinde bulunduğu anlaşılmakla TMK'nun 164. madde koşullarının oluşmadığı gibi, aynı davada terk ve evlilik birliğinin sarsılması nedenlerine dayalı boşanma davasının birlikte açılamayacağı, zira davacı, ihtar isteğinde bulunmakla, o tarihten önceki olayları hoşgörü ile karşılamış, aile birliğinin temelli sarsıntıya uğramadığını, ortak hayatın çekilebilir olduğunu kabul etmiş sayıldığı, affedilen ve hoşgörü ile karşılanan olaylara dayanılarak da TMK'nun 166/1- 2. maddesi uyarınca boşanma kararı verilemeyeceği, eşi ile geçinemediğini, birlikte yaşamlarının artık imkansız olduğunu ileri sürerek boşanmak isteyen kişinin, ortak hayatı devam ettirmek üzere eşine ihtarda bulunması da iyiniyetle bağdaşmayacağı gerekçesiyle davacının terk nedeniyle TMK'nun 164. maddesi ve evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle TMK'nun 166/1. maddesi uyarınca açılan boşanma davasının reddine, müşterek çocuk yararına dava tarihinden hükmün kesinleşmesi tarihine kadar geçerli olmak üzere...